Eroin 1898 de alman kimyager Felix Hoffmann tarafından geliştirilmiştir.Bayer firması bu uyuşturucuyu ağrılar ve uykusuzluğu gideren insana huzur veren bir ilaç olarak piyasaya sürmüştür. Madde kısa sürede yayıldı ve 10 binlerce bağımlı yarattı. Tehlike daha önce farkedilmişti ama bayer 15 yıl daha satmaya devam etti. Üretimine ancak 1913 yılında son verdi. Bu tarihten sonra eroinin üretimi yasa dışı yollarla yapıldı.1913'te şanghayda yapılan bir anlaşma ile eroinin ham maddesi afyon ile türevlerinin hammadesine sınırlamalar getirdi. En önemli ihraç ürünlerinden biri afyon Osmanlı Devleti anlaşmayı imzalamamıştı. 1. Dünya Savaşı'nda yasadışı gruplar eronin üretimini durdurmak zorunda kalmıştı. Hammade ihtiyacını Hindistan ve Türkiye'den karşılayan yasadışı eroin piyasası savaşın bitimiyle birlikte yeniden faliyete geçti. Türkiyede 62 il de afyon üretiliyor, yüzbinlerce kişi geçimini burdan sağlıyordu. Türkiye Cumhuriyetin ilanından sonrada afyon ticaretinin sınırlayan uluslararası sözleşmelere katılmadı.1926 yılında bir grup Japon ve Türk girişimci afyonu işleyip ihraç edecek bir fabrika kurmak başvurusunda bulundu. Başvuru kabul edilince kurulan şirket bugün taksimde gezi parkının olduğu Mecidiye Kışlasında eroin ve morfin üretimine başladı. Fabrikanın Japon ortaklarının, Japon mafyası Lucky Luciano ile bağlantıları ilerleyen yıllarda anlaşılacaktı. istanbul'da ki ikinci eroin fabrikası 1929 da Eyüp'te 3. fabrika aynı yıl Kuzguncukta kuruldu. Gazeteci Cengiz Erdinç Overdose Türkiye adlı kitabında 3 fabrikanın toplam kapasitesinin aylık 2 buçuk ton olduğunu aktarıyor.Üretilen eroin gemilere başka ürün olarak yerleştirip ihraç ediliyordu.İlginç bir şekilde fabrikalar faliyete geçtiğinde Türkiye'nin afyon ihtiyacı %40 azalmıştı.Çünkü işlenen Afyon yurtdışına yasa dışı yollarla gönderildiği için ihracat rakamlarına yansımıyordu. Eroini yurtdışına pazarlayan bazı şirketlerin Amarikadaki en büyük mafya grubu Lucky Luciano' nun organizasyonunda yer aldığı da çok sonra ortaya çıkıcaktı. Lucky Luciano nun adamları Türkiye'den aldıkları eroni Küba üzerinden Amerika'ya sokuyordu.Bu arada Türkiye'deki eroin bağımlılığıda artıyordu.Tedavi altına alına ilk eroinmanlar ise,eroin fabrikasında çalışan içiler oldu.Akıl hastanesinin başhekimi Mansar Osman, yaparken koklamaya mecbur oldukları eroin tozu yüzünden bağımlı oluyorlar diyordu. Batı ülkelerinde sık sık Türkiye'den gelen eroinlerin yakalanması ile Dünya'da baskılar artıyordu.Uzun süre eroin ihracı iddialarını reddeden Türkiye ,1933 yılında uluslararası sözleşmeyi imzalamayı kabul etti. Böylece eroin fabrikaları kapatıldı. Fabrikalar kapatıldıktan sonra eroin üretimi gizlice evlerde yapılmaya devam etti.Gazetelerin eroin fabrikası dediği çok sayıda eve operasyon yapıldı ve yüzlerce kişi yakalandı.Fakat cezalar caydırıcı değildi.1957 de eroin üretenlere idam cezası verilmeye başlanana kadar İstanbul, evlerdeki üretimle Dünya'nın önemli eroin tedarik merkezlerinden biri olmayı sürdürdü.