Bursa’da 23 yıl önce köftecilik yapan Orhan Çiftçi’nin dondurmadan esinlenip özel bir tatlı yapma arayışına girmesiyle ortaya ’duvalı tatlı’ çıktı.

İlginç ismi ve hafif lezzetiyle büyük ilgi gören tatlı günde bin adet üretilip Türkiye’nin dört bir yanına satılıyor. Tatlının tarifini ise baba-oğuldan başka 20 yıllık usta dahil kimse bilmiyor.

Bursa'nın Orhangazi ilçesinde 1989 yılında küçük bir köfteci dükkanı açan Orhan Çiftçi, dondurmadan esinlenerek kendilerine özel bir tatlı yapmak istedi.

Eşiyle birlikte deneme yanılma yöntemiyle sütlü tatlı üzerine yoğunlaşan Çiftçi, kendine has süt tatlısı üreterek, müşterilerine sunmaya başladı.

Müşterilerin günden güne daha fazla ilgi gösterdiği tatlının tarifi ise 21 yıl sır gibi saklandı. 20 yıldır işletmenin mutfağında çalışan usta aşçının dahi tarifini bilmediği tatlının hikayesini anlatan, babasından görevi devralan işletmeci İrfan Çiftçi, "Tatlıyı şu an babam ve ben yapıyoruz. Ustamız bile içerisinde ne oluğunu bilmiyor" dedi.

İrfan Çiftçi tatlının tarifini soranlara ise "Biz de unuttuk" yanıtını verdiğini söyledi. Her gün binlerce 'duvalı tatlı' kargoyla Türkiye'nin dört bir yanına gönderiliyor.

Tatlının, müşteri ve babasının arasında geçen bir espriden dolayı adının "Dualı" olarak kaldığını ve ünlendiğini, sonradan isminin değiştiğini anlatan Çiftçi, şöyle konuştu:

"Biz tarifi kimseyle paylaşmıyoruz. 21 yıl önce müşterilerden biri, babam tatlıyı yaparken mutfağa giriyor. 'Abi seni yakaladım' diyor, babam da espriyi sever, ocağın altını kapatıp başlıyor kazanın karşısında dua etmeye. Müşteri, 'Abi ne yapıyorsun?' diyor. Babam da 'Tatlının duasını okuyorum' diyor. Müşterimiz buna inanıyor."

"O zamanlar masalarımızda kartlar vardı, müşteriler yorumlarını yazıp bırakıyorlardı. Müşterimiz bu kartlara 'Dualı tatlıyı yemeden sakın gitmeyin' yazdı. Her gören merak etti ve tadına baktı. Böylece dualı tatlı olarak ün yaptı. Gelen yemek istedi, duyan adresine talep etti. Tatlıya tescili 'dua' adına alamadık, araya 'v' koyduk 'Duvalı tatlı' oldu. 2004 yılında bu isimle tatlımızı tescillettik."

’TARİFİNİ UNUTUYORUZ’

Müşterilerin yorumları ile lezzeti bulduklarını belirten İrfan Çiftçi, "Formülü ilk olarak babam ve annem buldu. Tarifini bilen yok. Yaptıktan sonra unutuyorlar" dedi ve ekledi:

"Müşterilerin tatlı ile ilgili tepkisi her zaman bizi gururlandırdı. Bugüne kadar olumsuz yorum hiç almadık. Çok az bir kesimde biri diyor ki bu tavuk göğsü, biri diyor ki bu sahlep, sahlepli bir şey yapmışsınız. Bir başkası da muhallebi."

Kaynak: Hürriyet

Editör: TE Bilişim