Haber Global'da Jülide Ateş'in hazırlayıp sunduğu 40 programına katılan Haluk Kırcı, çok çarpıcı açıklamalarda bulundu.

1980 öncesi sağ sol çatışmalarının göbeğinde olan isimlerdendi Haluk Kırcı. Ankara Bahçelievler'de 5 TİP'linin öldürülmesinin sanıkları arasındaydı.

Yakalandı ancak emniyetten firar etti.

Gıyabında yargılanıp idama çarptırıldı.

Yakalandı ancak Abdullah Çatlı'nın yaptığı pazarlık sonucunda idamdan kurtulduğu ileri sürüldü.

Mehmet Ağar'ın şahitliğinde evlendi, 28 Şubat'a gidilen süreçte meydana gelen Susurluk kazası sırasında Abdullah Çatlı'ya ulaşan ilk isimlerdendi.

O gün bugündür çözülemeyen kayıp çantayı da ilk dillendiren isimdi.

Kırcı, Ateş'in yönelttiği Abdullah Çatlı yaşıyor mu?

Bahçelievler katliamından dolayı pişman mı?

Nasıl firar etti? sorularına açıklık getirirken, Kayıp Susurluk Çantası olarak da bilinen muamma hakkında ilk kez "Ben icat ettim" dedi.

Bahçelievler katliamını neden gerçekleştirdiniz?
Bu çok uzun bir hikayedir. Sanki bu ülkede tek bir tane katliam yaşanmış, başka hiçbir şey olmamış gibi insanlara yedirilmeye çalışılıyor. Biz oraya katliam yapmak için gitmedik. Bizim 1 gün önce Ankara'da 2 tane arkadaşımızı öldürmüşlerdi. Bunun intikamı için gittik. Orada 5 kişi değil 2 kişi yaşıyordu. O zamanki İşçi Partisi
şimdiki değil bu yanlış anlaşılmasın. O zaman partinin başında Behice Boran vardı. Bana göre Sovyetlerin beşinci gücüydü. Türkiye'de gizlileştirilmiş Komünist partiydi. Katliama giderseniz elinizde makinalar olur. Bizim elimizde 2 tabanca vardı. Biz o şekilde gitmedik. Türkiye'de tek katliam Bahçelievler olmadı. Bunu sağ
da yaptı sol da yaptı.

Bahçelievler katliamını gerçekleştirdiğinize pişman mısınız?

Ben şahsi olarak hiçbir şekilde iç dünyamda bunun sıkıntısını yaşamıyorum. Çünkü ben gerçekçi bir adamım. O günün ideolojik kavgaları bizi oraya sürükledi. Bir realite var. Bu çağın algoritmasıyla o olaylara bakamazsınız. İki bin den fazla ülkücü şehit oldu. Bizi ideolojik çağın kurbanları yaptılar. Pişmanım desem ne çözülecek. Bizim kavgamız insanları öldürmek olmadı. Sizi suç işlemeye kim teşvik etti? Beni kimse etkilemedi. Ben buna inandım. İnanmış insan atomdan daha tehlikeli. Ülkede bir komünist işgalin olabileceğine inanmıştım. Ben değerlerimin ortadan
kaldırılacağına inandım. Ben katil değilim. Ben vahşi bir insan değilim. Kızıma gelmeden belki bana şunu sorarsınız diye "Ben nasıl bir babayım" diye sordum. Kızım bana, "Aşırı rahat, iyi bir babasın" dedi. İnsanların algılayamadığı şu, ideolojik çağın getirdikleri bunlardı. Ben Türk İslam Kültürü'nden gelen neyin ne olduğunu bilen biriyim. Ben kendimi cephedeki asker gibi hissediyordum.