Yeniçağ yazarı Arslan Bulut, “Virüse karşı Türk çözümü...” başlığıyla kaleme aldığı yazısında dikkat çeken yorum yaptı. Bulut’un yazısının tamamı şu şekilde: Bütün Türkiye'de, kalabalık caddelerde ve meydanlarda sigara içme yasağı getirildi. Yasağa uymayanlara Kabahatler Kanunu ve Hıfzıssıhha Kanunu kapsamında işlem yapılıyor.. Ülke genelinde sigara içme yasağına uymayanlara kesilecek para cezası 900 Lira olarak belirlendi. Maske takmayanlara da aynı ceza kesiliyor. İçişleri Bakanlığı'nın 6-13 Kasım tarihleri arasındaki Covid-19 ile mücadele önlemleri denetimlerinde, yani bir haftada, maske kuralına uymayan 40 bin 857 kişiye ceza kesildi. Anadolu Ajansı'nın haberine göre, 6-13 Kasım tarihleri arasında yapılan kapsamlı denetimlerde ayrıca 991 şehir içi ve şehirlerarası toplu ulaşım aracı ile ticari taksi de seferden men edildi. Yine 36 bin 873 işyeri tedbirlere uymadığı için uyarıldı, 107 iş yeri faaliyetten men edildi. 40 bin 857 kişiye kesilen ceza toplamı, 36 milyon 771 bin 300 lira… Bu rakamın içinde iş yerlerine kesilen cezalar yok. Sadece maskeden haftada 40 milyon liraya yakın bir gelir elde ediliyor. Ayda 120 milyon eder… Sigara yasağına uymayanlara da ceza kesilmeye başlandı. Ayda bir milyon kişiye ceza kesilse 900 milyon eder. Maske cezasıyla birlikte gelir 1 milyar lirayı geçer! *** "Ekonomide reform" dedikleri böyle bir şey olsa gerek! Tabii, böyle ekonomiye de böyle "hukuk reformu" yakışır! Salgına karşı para cezası hukuku! Diğer taraftan maske takmak, bütün dünyada her ne kadar salgına karşı birinci tedbir olarak düşünülse de ağızdan verilen karbondioksitin yeniden solunması sebebiyle akciğerlere zarar veriyor... Sigara da aynı iş yapıyor. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, "Koronavirüs döneminin en büyük belası sigara… Sigaraya kesinlikle ara vermek kendi sağlığımız için gerekli. Akciğeri dinamitleyen neresi? Sigara. COVID'in en önemli sevdalısı neresi? Akciğer. Oradan giriyor. Oradan bütün solunumu molunumu her şeyi alt üst ediyor. Hep söylerim ya; kuru ve sulu, bunlardan kurtulmak lazım." dedi ama maskenin akciğere verdiği zararı hesap eden, ölçen var mı? "Salgının tsunamiye döndüğü" bir dönemde maskenin zararlarını çoğunluğun önemseyeceğini zannetmiyorum ama gerçek bu… O halde bir an önce virüse karşı çare bulmak gerekir… Bu çare aşı olamaz… Çünkü virüs mutasyon geçirdikçe aşı da etkisiz kalacaktır. Virüsü yok edecek ama insan vücuduna, akciğerlere zarar vermeyecek, solunum yoluyla da alınabilecek bir madde var üstelik… Aşılar da güven vermiyor zaten… "Türkler aşı buldu" diye bayram ediliyor ama işin arkasında Bill Gates var! *** 6 Mayıs 2020'de bu sütunda açıkladım; Türk araştırmacılar, koronavirüsü etkisiz hale getirdi. Koronavirüs bulaşmış çok sayıda tıp doktoru, gıda takviyesi ürünü olarak üretilen bu maddeyi kullanarak iyileşti… Araştırmayı yapan CARMED şirketinin başkanı Kaptan Mustafa Can, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a yazdığı mektupta, "Korona virüsün sebep olduğu enflamatuar süreci yönetmede karvakrolden yararlanabileceğimizi düşünüyoruz. Ayrıca Avrupa'da kekik drogları geleneksel kullanıma tabiidir. Tamamen milli olarak Türkiye'de üretilen Vacrol Softjel adlı bir gıda takviyesi Covid-19(+) hastalarına destek amaçlı olarak verildi. Yaklaşık beş gün gibi kısa bir sürede hastalarda iyileşme gözlendi. Korona virüse karşı bu ürünün hem koruyucu olarak hem de tedavide kullanılmasını istiyoruz. Türkiye'yi dünya liderliğine, oyun kuruculuğuna taşıyacak bu ürünün, ortodoks tıbbına mağlup olmadan İbn-i Sina anlayışı doğrultusunda hastalara ve ön cephede savaşan sağlık personelimize ulaşmasına yardım etmenizi istiyoruz." demişti… Aradan 6 ay 10 gün geçti... Henüz bir cevap verilmedi...