UHULET VE SUHULETLE BEKLEMEK…
Güzel Türkçemizde yerinde okkalı ifadeler bulunmakta, bunlardan biri de uhulet ve suhuletle beklemektir. Anlamı sessiz ve sakin bir şekilde, yumuşaklıkla beklemek şeklindedir. MHP’de kongre kararı ile taraflar netleşti. Bu taraflardan biri statükoyu devam ettirmek isteyen Genel merkez ve onun ilginç bir şekilde destekçisi kesilen havuz medyası, diğeri de değişimin adayları.
Bu taraflar an itibariyle birbirlerine keskin dillerle bazen hakarete varan yüklenmeler yapmakta ve kırıcı, itici cümleler ile politika yürütmekteler. Bir aday hariç o da ilk gün kardeşlik hukukunu gözeten Sayın Meral Akşener’dir. Akşener karar günü bürosundaki açıklamalar dışında sosyal medya dâhil hiç bir açıklama yapmadı yani uhulet ve suhulet içerisinde, hatta diğer üç adayın sırayla çıktığı TV programına dahi katılmadı. Katılmama nedeni yukarıda anlatılanlar.
Heyecanlı bazı adaylar da yok değil, genel merkezi hadi anlarız gülünç argümanlara dayanan söylemleri var. Bunlar üzerine bir kelam etmeye bile değmez. Ancak bazı adaylar hem genel merkeze karşı siyaset yaparken, hem de diğer adaylara dönük “devşirme adaylar var”, “benim adıma çekilir”, “ben hep buradaydım”, “ekrandan kimse korkmasın”, “partiyi başkalaştırma” gibi cümleler kuruyorlar, unutmayın sayın adaylar; sarf ettiğiniz bu cümleler ileride karşınıza çıkar ve üzülürsünüz…
Akşener Ne Yapıyor…
Meral Akşener tabandan gelen ülkücü katmanlarla görüşüyor, Yusufiyelilerle istişare yapıyor ve projelerini hazırlıyor. Yakın zamanda bir manifesto ile çıkışını yapacak, heyecanını televizyonlara değil halka yansıtacak il gezilerini planlıyor ve asla bazıları gibi “ben ve ben, sadece ben” demiyor, “çok heyecanlanıp çok hesap yapmıyor”, “Sayın Devlet Bahçeli üzerinden kırıcı bir siyaset yapmıyor” herkesi dinliyor, herkese değer veriyor.
Özetle Abla yapacağı büyük atılıma hazırlanıyor. Bunu da ülkücü hareketin çok değerli yetişmiş kadroları ile ortak akıl zemininde yapacak. Ayrıca Türkiye’nin bütün sorunlarına vakıf; eğitim, sağlık, ekonomi, terör gibi temel sorunlara dönük özgün projeleri bulunmakta. Fikirlere değer veriyor, uzlaşmacı ve tam demokratik, tartışmaya açık bir üslubu ile liderliğini izleyenlerine hissettiriyor..
Bir öneride adayların destekçilerine, Ankara’da çeşitli yerlerde sabahtan akşama kadar aynı şeyleri konuşup, siyasi dedikodular yapmak yerine kendi apartmanlarında, sokaklarında, mahallelerinde ÖNCE PARTİYİ sonra da adaylarını tanıtsınlar, projelerini anlatsınlar, hareketlerini dört duvar içinde dört kişiye değil geniş halk yığınlarına anlatsınlar, eski vekiller de seçim bölgelerine gitsinler, oralarda kendi adaylarını ve projelerini halka aktarsınlar. Böylece yatay bir iletişim bağlamı ve bir mobilizasyon oluşur.
Bu arada eyyamcılar da artık meydana çıksınlar, taraflarını belli etsinler. Kongre dediniz alın size kongre, daha neyi bekliyorsunuz? İlk tur sonucunu mu?
