Zafer Partisi Genel Başkanı Özdağ başta olmak üzere parti yönetiminde bulunan isimler, vatan toprağı Hatay’a Suriyeliler alınırken, kendilerinin parti programına katılmak istemelerine rağmen şehre alınmamalarını eleştirirken, Hatay Valisi rahmi Doğan’ı da istifaya çağırdı.
Hatay girişinde uzun süre bekleyen Zafer Partililer, sosyal medya hesaplarından yaptıkları açıklamalarda şu ifadelere yer verdi:
Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ:, “Bizim #Hatay'a girişimizi "Anayasa'yı çiğneyerek yasaklayan" Hatay Valisi, şimdi de bulunduğumuz noktaya gelmek isteyen vatandaşları engelliyor! Hatay Valisi, bizi zorlama! Ya devletin valisi gibi davran ya da devletin sana emanet edilen koltuğundan derhal kalkıp istifa et!
Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Dr Lütfü Şahsuvaroğlu:
“Bütün Türkleri Hatay'a çağırıyorum. Bütün ülküdaşlarımı... Hatay bizim haberimiz olmadan devir teslim mi yapıldı? HATAY'A GİDİYORUZ.”
Siyasi İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Yücel: “Suriyelilerin yolunu kesemeyenler Türk yurdunda Türk milletinin vekili Türk evladı @umitozdag’ın yolunu kesiyor… Yazın bunu bir kenara, gün gelecek bunların hepsinin hesabı sorulacak..!”
Siyaset Akademisi ve Konferanslardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Kihtir: “Bugün sabah saat 09:30’dan beri buradayız. Adana kongremizi yaptıktan sonra Hatay sınırında alıkonulduk. Şu anda benzin istasyonundayız. Hatay’da yolumuza devam etmek istiyoruz. Burası Hatay, sene 2022. Bu topraklar bundan tam 800 yıl önce Süleyman Şah tarafından fethedilmiş topraklar. Buralar Süleyman Şan’ın toprağı. Ve biz 2022 yılında bu şehre atla değil, otobüsle giremiyoruz. Bu çok acı bir durum. Türk ulusunun geldiği vahim durum. Serbest dolaşım hakkımız engellendi. Çok üzgünüz. Ama Zafer Partisi Türk halkının gerçeği. Zafer Partisi yalanı bozdu. Artık Türkiye’de ‘hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır’ olgusuyla Hatay’dan başlayarak artık Türk halkı tarafından bilinen gerçekleri ekonomik ve demografik durumu, kendisine misafir, ensar diye söylenen, aslında ne ensar ne misafir olan bu uluslararası projeyi deşifre etti. Zafer Partisi Türkiye’nin tek umudur. Türk halkı artık uyanıyor, Zafer Partisi’ne güveniyor. Zafer Partisi geliyor, kutlu olsun.”
Kadın, Aile ve Çocuk Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sevda Özbek: “Zafer Partisi olarak tüm Türkiye’de kongrelerimiz devam ediyor. Adana ve Mersin kongrelerimizi yaptık. Bugün Adana’dan Hatay’a doğru yola çıktık. Fakat yolda jandarmalar tarafından durdurularak alıkonulduk. Aslında biz diğer il ziyaretlerimiz gibi Hatay’da da ziyaret yapacaktık. İl teşkilatımızı ziyaret ederek, çayımızı, kahvemizi içecektik. Aynı zamanda sınıra giderek, orada bir farkındalık oluşturmak istemiştik. Amacımız kötü bir eylem yapmak, vatandaşlara zarar vermek değil, bilim, birlik, barış için Atatürk çizgisinde kurulan partimizin kongre süreçlerini ilerletmek ve sınır güvenliğine dikkat çekmekti. Biliyorsunuz Suriyeliler bize sürekli faşist, ırkçı diyorlar. Asla ırkçı değiliz. Biz Suriyelileri çok seviyoruz. Ve herkes vatanında güzel diyoruz. 365 gün içerisinde Zafer Partisi iktidarında Suriyelilerin vatanlarına güvenli bir şekilde dönmeleri için elimizden geleni yapmak istiyoruz. Biz Suriyelileri gerçekten çok seviyoruz. Fakat bugünkü durum asla kabul edilemez. Hukuka aykırı. Dolayısıyla tüm vatandaşlarımızı bu konuda bilgilendirmek bizim görevimiz”
Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Aslan Yaman: “Yaklaşık olarak 4 saattir burada bekliyoruz. Sebep? Türkiye Cumhuriyeti’nin bir iline Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşları sokulmadı da o yüzden. Bu aleni bir şekilde seyahat hürriyeti başta olmak üzere kişisel hak ve hürriyetlerin korunmasına yönelik bir engelleme girişimidir. Sayın Hatay Valisi bu konuda talimat aldığını söylüyor. Anayasa’nın 137. Maddesini kendisine hatırlatıyorum. Anayasa’nın 137. Maddesi kanunsuz emri düzenler. Kanunsuz emri yerine getirenler ve bir de bunu üstelik kamu gücünü kullanarak yerine getirenler, 3 yıldan 6 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. Özgürlük, seyahat özgürlükleri, kişinin şahsına bağlı hürriyetlerdir, asla önlenemez. Olmayana erge metoduyla bir suç isnat edilemez. Alınan kararın bir tek gerekçesi olabilirdi. O da kamu düzenin bozulmasına yönelik. Siz gökyüzündeki yıldıznameye mi baktınız da kamu düzeninin bozulacağına dair bir hükme, kanaate vardınız. Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner Sayın Valim.”
