En az 200 yıldır devam eden gelenekçi - yenilikçi tartışmasını, bizler bir türlü rasyonel hale getiremedik.

Egemenlik hakkımızı kendimiz kullanmak yerine, başkalarının kullanmasına izin verdik.

Bir nevi kişilik fahişeliği yaptık.

Demokrasi ve Hukuk yerine, Ortadoğu’nun bedevi zihniyetine teslim olduk.

Toplumu, Demokrasi ve Hukuk yolu ile aşa ve işe kavuşturmak yerine, kişiliğimizi esir alan, düşünce fahişeliğini, toplum egemenliği yerine, Ortadoğu egemenliğine bıraktık.

Kişilik fahişeliği öyle boyutlara ulaştı ki, yönetme erkini siyasi fahişeliğe devrettik.

Siyasi fahişelik basın fahişeliği ile işbirliği yapıp, toplum egemenlik hakkını başka gruplara bıraktı.

Artık kişilik fahişeliğini öyle benimsedik ki, siyasi ve basın fahişeliği ile işbirliği yapmaktan bırakın utanmayı, toplumda statü elde etmek için ön koşul gördük.

Bilgi çağında artık bu kavgayı bırakıp Demokrasi ve Hukuk Devleti olmak için çaba sarf etmemizin zamanı geldi ve geçiyor.