Hiranur Vakfı’nın kurucu başkanının kızını 6 yaşındayken evlendirmesi ve yıllarca cinsel istismara maruz kalmasında İsmailağa Cemaati’ni koruyan bir yazı yazan Hürriyet gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi’nin FETÖ elebaşı Gülen’i Türkiye’ye çağırdığı yazısı yeniden gündem oldu. Yazıyı gündeme taşıyan gazeteci Zafer Arapkirli, “Sicil dedin de… HÜRRİYET'İN ABDÜL'Ü, kız çocuğunun 6 yaşında evlendirilmesi olayı ile ilgili yorumunda şöyle diyor: "...Bu olayı gündem yapanların siciline bakınca kuşkularım artmaya başladı..." dedi.

İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın Kurucu Başkanı Yusuf Ziya Gümüşel’in kızını 6 yaşındayken 29 yaşında bir müridiyle evlendirmesi ve cinsel istismar skandalının ardından sosyal medyada başlayan troll kampanyasında İsmailağa Cemaati’ni koruyan paylaşımlar yapıldı. Hürriyet gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi ise 6 yaşındaki çocuğa cinsel istismarı yapanları değil olayı ortaya çıkaranları hedef alan bir yazı kaleme aldı. Cinsel istismar mağduru H.G.K’nın kardeşlerinin açıklamalarından sonra kafasının karıştığını belirten Selvi, bugünkü köşe yazısında ise “Ayrıca bu olayı gündem yapanların siciline bakınca kuşkularım artmaya başladı” diye yazdı.

ARAPKİRLİ, SELVİ'NİN GÜLEN'E ÇAĞRI YAPAN YAZISINI YENİDEN GÜNDEME GETİRDİ

Abdulkadir Selvi’nin Hürriyet gazetesindeki skandal yazısı sonrası dikkat çeken bir ayrıntı yeniden gündem oldu. Gazeteci Zafer Arapkirli, Selvi’nin Yeni Şafak gazetesinde FETÖ elebaşı Gülen’e çağrı yaptığı yazısını paylaştı. Arapkirli, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Sicil dedin de… HÜRRİYET'İN ABDÜL'Ü, kız çocuğunun 6 yaşında evlendirilmesi olayı ile ilgili yorumunda şöyle diyor: "...Bu olayı gündem yapanların siciline bakınca kuşkularım artmaya başladı..." dedi.

Zafer Arapkirli, Abdulkadir Selvi'nin sicilini açtı

Selvi’nin 2013 yılında Yeni Şafak’ta yayınlanan “Hocam Türkiye’ye dön artık” başlıklı yazısında şu ifadeler yer aldı:

Bilin ki dershane tartışması giderek farklı mecralara taşıyor.

Arabuluculuk yapabilecek olan insanlar da bir mekanizma tarafından kısa sürede tasfiye ediliyor.

Bir güç iki tarafı kavga ettirmek için, elinden gelen her şeyi yapıyor.

Adım adım üzerimize doğru gelen dehşetli tehlikeyi görüyoruz.

Sizin de gördüğünüzden eminim.

Haddime değil ama bu yara daha fazla enfekte olmadan bir mekanizma oluşturulabilir.

İsmi istismar konusu yapılmasın ama çözüm süreci gibi bir şey.

İsmini siz koyun.

Bu konuda uluslararası bir unvanı olan, nükleer görüşmelerde görev yapmış, çözüm sürecinin önemli ismi MİT Müsteşarı Hakan Fidan olabilir.

7 Şubat"tan dolayı Hakan Fidan ismi üzerinde bir çekinceniz olursa, şu ya da bu olur demek bana düşmez. Siyasi, bürokrat ya da bir gönül adamı.

Onu siz belirlersiniz.

Benim tek derdim bu işten cemaatin de AK Parti"nin de daha fazla zarar görmemesi.

Aslında birçok hamiyet sahibi gibi benim gönlümden geçen ne biliyor musunuz?

Memleket denilince gözlerinizin dolduğunu biliyorum.

Ağlamaktan gözlerinizin şiştiği, "Her gün sırtımdan bir hançer yiyorum" diye hayıflandığınız şu günlerde, Peygamberimiz"in vefatından sonra Hazret-i Ebubekir"in gösterdiği dirayete benzer bir şekilde dönüp başımıza gelseniz hocam.

Sizin orada olmanız bazı komplo teorilerine de yataklık ediyor.

Ne olur hocam, gün bu gün. İş şirazesinden çıkmak üzere. Türkiye"ye dönün artık.

Editör: Yadigar Hanım