Yazar ve öğretmen Metin Kondel sosyal medya hesabından medya patronu Acun Ilıcalı hakkında çok konuşulacak iddialarda bulundu.Muhabirlikten medya devi olmaya uzanan hikayenin aslında nasıl gerçekleştiğine dair bir takım noktalara değinen Kondel; 'Bir ekip kurup kokaini Türkiye'de satıyordu'dedi.İşte o İddialar;

90’larda üniversite talebesiyken Acun’u TV ekranlarında toy bir muhabir olarak izliyorduk. En büyük marifeti topçu Alpay ile yaptığı aptal röportajlardı. Sonra Acun büyüdü, büyüdü akıl almaz servetlere ulaştı. Milletin algısında hep “çok düzgün, çok efendi çocuk” kaldı.

Sıradan bir magazin muhabiri bir televizyon kanalı alacak kadar parayı nasıl kazandı, diye hiçbir savcı sormadı. Bir gazeteci nasıl bir mesleki başarı gösterdi ki, ada satın alabiliyor, gençleri oraya davet edip barbarlar gibi yarıştırıp eğlenebiliyor?

Nasıl bir meziyeti var ki cumhurbaşkanının makamında ağırlanıyor? Bir gazeteci nasıl bir servet biriktirmiş ki Fenerbahçe kulübünün yönetiminde bir şeyler olabiliyor? Yetmiyor İngiltere’den futbol kulübü satın alabiliyor. Yani Acun petro-dolar Arap şeyhleriyle yarışıyor.

Biz onca okumuş yazmışlığımıza rağmen sürünürken Acun halkın gözünde başarılı bir gazeteciydi! Çünkü baştaki kraliçe arılar için çalışıyordu. Servetinin miktarı tahmin edilemiyordu.

İşin içyüzü şuydu. Acun Latin Amerika ülkelerindeki karnavallardaki orospuları baldır bacak görüntüleyip reyting için koşarken uyuşturucu işinin ne kadar karlı bir şey olduğunu keşfetti. Ve Dominik Cumhuriyeti’nde kokain işine başladı.

Bir ekip kurdu, kokain sarıp Türkiye başta olmak üzere her yere satıyordu. Elde ettiği muazzam serveti de politikacıların himayesinde aklıyordu. Dikkat çekmemek ve halkın sempatisini kazanmak için de satın altığı adada gençleri ilkel şartlarda yarıştırıyor bundan keyif alıyordu.

İşte o uyuşturucu ticaretinin kokusunu ülkedeki milliyetçi kalıplı yapılar ve siyasetçilerin yakınları da aldılar. Geleceği parlak bir siyasetçi olan gerçek ülkücü Sinan Ateş bu kirli yapıyı kuyruğundan yakaladı. Tam deşifre etme aşamasındayken de katledildi.

Dağ gibi yiğidimiz bu uğurda şehit edildi. Diğerlerine de devletçilik oynamak kaldı. Ezcümle devletin uyuşturucu ticaretiyle zenginleşmesine gözü yumduğu acul bir gazeteci ülkedeki en büyük siyasî cinayetlerden birinin işlenmesine sebep oldu.

Devrilen domino taşları gibi, devlet, gazeteci, kokain, siyaset, mafya babaları, uyuşturucu çeteleri ve idealist bir ülkücü gibi birbirini devirdi. Olan da o yavrukurda oldu.Ekran Alıntısı-11

Editör: Fatih Savuk