Adana'da 15 Temmuz şehitlerimizin olduğu, başka şehitlerimizin de olduğu 79 mezar tahrip edildi. Bu alçaklığı yapanların ortaya çıkarılması için çalışmalar sürüyor. Bugün grup toplantıları vardı. Sayın Kılıçdaroğlu'nu esnafa, öğretmenlere yönelik dışlayıcı bir dil kullanmamalarını söylemiştik. Oy vermezseniz iki elimiz yakanızdadır gibilerinden konuştu. Bu şekilde öğretmenleri ve esnafa yönelik bu kadar kolay bir şekilde bu sözleri sarf etmesi yanlış. Uyarılarımıza rağmen devam ediyor. Demek ki bilerek yapıyor. Esnafı hedef gösteren ifadeleri kullanması şaşırtıcı. "SONUÇTA BU İNSANLARI ÖLÜMDEN KURTARDIK" Suriye'den kaçan insanlar Türkiye'ye sığındı. Türkiye, mazlumların sığınağı olduğunu bir kez daha gösterdi ve ölümden kaçan bu insanlara sahip çıktı. Tarih boyunca yaptığımız, ölümden kaçan insanlara, mazlumlara sığınak olduğumuzu bir kez daha göstermek istedik. Biz bu insanlara kucak açmasaydık hepsi öldürülecekti. Sonuçta bu insanları ölümden kurtardık. Fransa'nın kuzeyinde bir göçmen kampında insanlar, donmamak için elbiselerini yakıyor. Bu onların ayıbıdır. Bize yakışmaz, milletimiz buna izin vermez. Bunun nesini eleştireceksin. Yunan adalarında insanlar gayriinsani yaşam koşullarında yaşıyorlar. Yunan güvenlik güçleri göçmenlerin botlarını şişliyor. Ne yapsaydı bu insanlar? Yunanistan ve Fransa'daki gibi zulüm mü görseydi? Biz bu insanlara sahip çıktık. Bu insanlara Türkiye'nin sahip çıkmasının eleştirilmesi sağlıklı değil. Bunun sonu ırkçılığa, nefret politikasına varır. BERAT ALBAYRAK TARTIŞMASI Maalesef Kılıçdaroğlu yine aile değerleri üzerinden siyaset yapmaya devam ediyor. Eski Hazine ve Maliye Bakanımız Berat Albayrak'tan bahsederken aile yapısına değinmek yanlış. Siyasi açıdan tabi ki de eleştirebilirsiniz. Ancak aile ilişkileri üzerinden yaparsanız bu durum gayriahlaki bir tutumdur. Politik tartışma yerine meselenin içine aileyi karıştırıyorlar. Temiz bir dil kullanma çağrımızı reddediyorlar.