Devlet kademelerinde kadroya geçmek isteyen taşeron işçiler için kadro süreci başladı.

Başvuru süresi 11 Ocak'ta sona erdi. Çalışma Bakanı Jülide Sarıeroğlu, taşeron işçide kadroya geçişlerin 90 gün olduğunu söylemişti.

AKP hükümeti 696 no’lu KHK ile kamuda çalışan taşeron işçilerin kadroya geçirileceği “müjdesini” verdi. 15 yılı aşan iktidarı boyunca kamuda ve özelde taşeron, güvencesiz çalışmayı adeta kural haline getiren AKP hükümetinin bu “müjdesinin” bir göz boyamadan ve büyük bir ikiyüzlülükten ibaret olduğu en başından belliydi. Öncelikle, düzenlemenin yasayla yapılmak yerine KHK ile yapılmasının tercih edilmesi hükümetin ikiyüzlülüğünü daha başından ortaya koymaktaydı.

KHK ile yapılan düzenlemede kamuda çalışan 900 binden fazla taşeron işçinin neredeyse yarısı kapsam dışı bırakılmaktaydı. Yemekhane işçileri, karayolu çalışanları, belediye ve il özel idaresi personeli, Kamu İktisadi Teşebbüsü işçileri gibi yüz binlerce taşeron işçisi düzenlemenin dışında bırakılırken, emekli olduğu halde çalışmaya devam etmek zorunda olan işçiler ve “güvenlik soruşturmasından geçemeyen” eski hükümlüler de hükümetin “kadro müjdesiyle” işlerinden ediliyorlar.

Başından itibaren büyük belirsizliklerle ilerleyen düzenlemede fiyaskolar bunlarla sınırlı değil.

Taşeron işçiler kadroya geçiş sınavlarında birçok yerde keyfi ve işleriyle alakasız sorulara maruz bırakıldılar. İşçi alımını düzenleyen komisyonlar, kimi yerlerde bu sınavları bir siyasi baskı mekanizmasına dönüştürürken, “hükümete yakın olmadığını” düşündükleri işçileri bu sınavlarda elediler.

İYİ Parti Denizli yönetim kurulu üyesi bir hanımın eşi bu kadro mağdurların biri.

Whatsapp hattımızdan bize ulaşan ve eşinin AKP'li Denizli Belediyesinde güvenlik görevlisi olarak 7 yıldır çalıştığını söyleyen İYİ Parti Denizli yönetim kurulu üyesi hanım, kendisinin İYİ Parti'de görev aldığı için eşinin hiç bir gerekçe gösterilmeden işine son verildiğini iddia etti.

Eşinin KHK ile taşeron işçilerin kamuda sürekli işçi kadrosunda istihdam edilmesi yasasından  faydalandığını, listelerde adının geçtiğini söyledi.

Hiç bir gerekçe göstermeden eşinin işten çıkartıldığını, hiç bir yetkiliye ulaşamadığını belirtti.

İYİ Parti İl Yöneticisi "Bu işten asla vazgeçmeyeceğim, işin peşini bırakmayacağım, biz sustukça bu durumlar devam edecek. Pes etmeyeceğim" dedi.

Öte yandan, AKP'li Belediye yetkilileri ise hiç soruya cevap vermezken, işten çıkartılan ve 7 yıldır çalışan İYİ Parti Denizli yönetim kurulu üyesi hanımın eşinin kıdem tazminatı ve diğer haklarının ne olduğu sorusuna ise "Biz sadece sigortaya bildirimde bulunduk, bilmiyoruz" dediler.

Editör: TE Bilişim