MHP Lideri Devlet Bahçeli "Ülkü ve ülke sevdalısı olan, davalarının gözü kara yiğitleri olarak bilinen mesela Alaattin Çakıcı, mesela Kürşat Yılmaz, 100 bin ülkücünün imzasıyla aday gösterilseydi, bu kahramanlarımız için de cezaevinden çıkarılmaları için bir kampanya yapılacak mıydı?" demiş ve infaz yasasının temelleri atılmıştı.

Bu kapsamda Alâaddin Çakıcı, 20 yıllık cezasının büyük bir bölümünü yattığı halde 5 ay gibi kısa bir süre kala tahliye edilmişti.

AK Parti Afyon Milletvekili ve TBMM Anayasa Komisyonu Başkanvekili Ali Özkaya, yeni infaz düzenlemesine ilişkin açıklamalarda bulunmuştu.

Özkaya, “Kürşat Yılmaz, 32 yıl cezaevinde kalacak, hiç yararlanmıyor. Alâaddin Çakıcı, yaklaşık 20 yıldır cezaevinde infaz indirimi ile beş ay önce tahliye oldu" demişti.

Öte yandan Kürşat Yılmaz 16.04.2020’de bir mesaj yayınlamış mesajda “Soran olursa söylersiniz, Kürşad Yılmaz ülkücüdür. Gençliğinde öyleydi. Öyle de yaşadı. Taviz vermedi ve eğilmedi. Değişen bir şey yoktur. Son 16 yılı dört duvar arasında geçen ömrüme, sığan en büyük şeref Ülkücülüğümdür” ifadelerini kullanmıştı.

KÜRŞAT YILMAZ NE KADAR CEZA ALDI

Suç örgütü lideri olduğu gerekçesiyle 66 yıl hapis cezasına çarptırılan Kürşat Yılmaz’ın Yargıtay'dan dönen davasında, mütalaasını açıklayan savcı Yılmaz'ın "Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve nitelikli yağmaya teşebbüs" suçlarından 30 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasını istemişti.

İTİRAZI REDDEDİLDİ

MHP'nin ilk taslaklar olarak vermiş olduğu teklif de sözü geçen 5 yıl infaz indirimi geçerli olsaydı Kürşat Yılmaz sadece bundan faydalanabilirdi. Kürşat Yılmaz 32 yıllık cezanın 21 yılını yatmış olacaktı. Bu sebepten dolayı açık cezaevine geçme şansı olacaktı ve bu çıkan infaz yasasından bir nebze olsun faydalanacaktı.

MHP’nin taslak metni bul edilmediği için yapılan Açık cezaevine geçme müracaatı kabul edilmedi. Kabul edilse idi, Açık cezaevine geçtiğinden dolayı cezasının bir kısmı ertelenmiş olacaktı.

Son günlerde basında yer alan ve Kürşat Yılmaz ve Alaattin Çakıcı adı üzerinden yapılan tartışmalar bu iki vatan sevdalısının aslında infaz yasasından tam anlamıyla faydalanmış olmadığını da göstermiş oldu.

KÜRŞAT YILMAZ DOSYASI FETÖ KUMPAS DOSYASIDIR

Kürşat Yılmaz dosyası tam anlamıyla FÖTÖ’nün kurduğu bir kumpas dosyasıdır. Kürşat Yılmaz bunu duruşmalarında defalarca dile getirmiş olmasına ve mahkemeye 2006 yılında tam 16 sayfalık dilekçe vermiş olmasına rağmen, ne mahkeme heyeti nede başka bir merci bu konuda kılını dahi kıpırdatmamıştır.

FETÖ’nün kurguladığı kumpasların ilki Nuh Mete Yüksel’e yapılan kaset kumpası diğeri ise Kürşat Yılmaz'a kurulan çete kumpasıdır.

Kürşat Yılmaz 2006'da Cumhuriyet Başsavcılığı’na, o dönemin Başbakanlığına, o dönemin Cumhurbaşkanlığına, MİT müsteşarlığına 16 sayfalık bir mektup gönderiyor. Mektupta Fethullahçı yapılanmanın Hrant Dink’e yapılmamsı istene bir suikast ve yine başka birkaç eylem istiyor.

Kürşat Yılmaz bu eylemleri kabul etmediği için kendisine bu kumpas kuruluyor.

Bu konu hakkında bilgi sahibi uzmanlardan aldığımız bilgiye göre “Kürşat Yılmaz” çetesi diye yargılanan insanlardan, evinin çatısını tamir eden adamdan parasını aldı, almadı görüşmelerinden dolayı, çatı tamircisi çete üyesi kabul ediliyor.

Sekiz veya 10 gasp eyleminden söz ediliyor. Ama bu gasp eylemlerinin hiç biri gerçekleşmediği gibi sadece “teşebbüs” olarak nitelendiriliyor.

Hatta bu gasp olayları sebebiyle Kürşat Yılmaz, bir duruşma sırasına mahkeme başkanına “Efendim siz beni rezil etmeye mi çalışıyorsunuz? Benim adım Kürşat Yılmaz, öyle bir İddia olabilir mi? Ben nasıl bir çeteyim ki hiçbir eylemi gerçekleştirememişim. Ve hepsi teşebbüste kalmış. Siz beni ya cinayetten yargılarsınız ya da gasptan yargılarsanız”

Öte yandan Kürşat Yılmaz Çete davasından dolayı el koyulmuş, hiçbir silahın olmaması ise ayrı bir garip durum olarak karşımıza çıkıyor.

KÜRŞAT YILMAZ “FETÖ'NÜN İLK MAĞDURUYUM”

İstanbul 1.Ağır Ceza Mahkemesi'nde 14’üncü celsesi görülen duruşmada Kürşat Yılmaz bir söz alarak şunları söylemişti “Fetullahçı Terör Örgütü’nün ilk mağdurlarındanım. Avukatım Osman Beniz, 17-25 Aralık kumpaslarından sonra Adalet Bakanlığı’nda bulunduğu esnada yanında diğer görevliler benim FETÖ’nün ilk mağduru olduğumu belirtmişlerdir. Ben gerçekten suçsuzum. 15 yıldır içerdeyim” demişti.

FETÖ kumpasına uğrayan Kürşat Yılmaz suçsuzdur! Gereken indirim değil, yargılanmanın yenilenmesidir.

DAVANIN GEÇMİŞİ

Kürşat Yılmaz, işadamı Korkmaz Yiğit, şarkıcılar İbrahim Tatlıses ve Alişan ile manken Tuğba Özay gibi ünlü isimlerin yargılandığı çete davası 19 Ocak 2010 tarihinde karara bağlanmıştı. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, Kürşat Yılmaz’ı “Çıkar amaçlı suç örgütü kurmak ve yönetmek”, “Nitelikli yağma”, “Tehdit”, “Kasten adam yaralama” , “Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmak” suçlarından toplam 66 yıl 3 ay 15 gün hapis cezasına çarptırmıştı. İş adamı Korkmaz Yiğit, “Yağmaya teşebbüs ve örgüte yardım etmek” suçlarından, manken Tuğba Özay ise “Örgüte üye olmak ve emniyet teşkilatını alenen aşağılamak” suçlarından beraat etmişti. Şarkıcı İbrahim Tatlıses ve Alişan ise “Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” suçundan 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılmış, ancak cezaları ertelenmişti. Yargıtay 6. Ceza Dairesi, 2011 yılında yerel mahkemenin verdiği kararı kısmen onamış, kısmen de bozmuştu. Bozulan sanıklar yönünden dava yeniden görülmeye başlanmıştı.

Editör: TE Bilişim