Görgülü'nün haberinden satır başları:

İlk yapılandırma yüzde 6.5 faiz ile yapılmıştı

Raporda firma ile kredi ilişkisinin 5 Nisan 2018 tarihinde başladığı belirtilerek, 700 milyon dolar şirket satın alma proje kredisi ve 100 milyon dolar da işletme kredisi olarak toplam 800 milyon dolarlık bir kredi sağlandığı belirtildi. Rapora göre 700 milyon dolar tutarındaki yatırım kredisinin yüzde 6.5 faiz oranı ile 2 yıl anapara ödemesiz, anapara ödemesiz dönemde faiz ödemeli toplam 10 yıl vadeli olarak verildiği, işletme sermayesi kredilerinin limitinin ise 2018 yılında alınan iki farklı yönetim kurulu kararıyla 250 milyon dolara çıkartıldığı vurgulandı.

Kredi kullanımı öncesinde “zarar ediyor” uyarısı yapılmış

Firmaya yönelik 30 Mart 2018 tarihinde hazırlanan raporda toplam memzuç riskinin 1.3 milyar TL ve limit doluluk düzeyinin yüzde 30 seviyesinde olduğu, banka payının yüzde 0 olduğu, 2015 yılı sonu itibarıyla 1.3 milyar TL olan öz kaynakların 2017 yılı sonu itibarıyla 700 milyon TL’ye gerilediği, grubun faaliyet kârı dahi elde edemediği ve sırasıyla 2015 yılında 131 milyon TL, 2016 yılında 86 milyon TL ve 2017 yılında 264 milyon TL dönem net zararı edildiği tespit edildiği hatırlatıldı. 2019 yılındaki raporlarda da firmanın memzuç riskinin 5.2 milyar TL’ye ulaştığı ve 2018 yılını 3.1 milyar TL’lik dönem net zararıyla kapattığı hatırlatıldı. Sayıştay raporunda geri ödemede yaşanan sorunlar nedeniyle kredinin yeniden yapılandırıldığı vurgulandı. Sayıştay raporuna göre 17 Mart 2021 tarihinde hazırlanan başka bir raporda şu tespitler yer aldı:

Öz kaynakları tamamen yitirildi

“Firma ile ilgili olarak; memzuç riskinin 6,7 milyar TL olduğu ve tamamının Bankaya ait olduğu, 06/2020-01/2021 döneminde toplamı 27 milyon TL olan 8 adet faiz tahakkuk kaydının bulunduğu, 2020 yılında yalnızca 7.6 milyon TL satış hasılatı elde edilebildiği, dönemin 2.3 milyar TL dönem net zararıyla kapatıldığı, öz kaynakların tamamen yitirilerek 6.5 milyar TL tutarındaki zararın yabancı kaynaklara sirayet ettiği, dahil olunan risk grubunun ise; memzuç riskinin 6,9 milyar TL’ye ve Banka payının yüzde 97,5’e yükseldiği, 2017 yılı başında 22 olan çalışılan finansal kuruluş sayısının 10’a düştüğü, 03/2020-01/2021 döneminde toplamı 32 milyon TL’yi bulan 11 adet faiz tahakkuk kaydının bulunduğu, 2020 yılı sonu itibarıyla 2 milyar TL tutarındaki kısa vadeli yabancı kaynakların 1,6 milyar TL tutarındaki net satış hasılatının üzerinde belirdiği, 2020 yılının 1,6 milyar TL net satış hasılatına rağmen 2,5 milyar TL dönem net zararı ile kapatıldığı, birikmiş zararların etkisiyle öz kaynakların tamamen yitirilerek 9,7 milyar TL tutarındaki zararın yabancı kaynaklara sirayet ettiği görülmüştür.”

Toplam risk 14.6 milyar TL’ye ulaştı

Firma ile 22 Şubat 2022 tarihinde imzalanan yeni sözleşme ile 895.6 milyon dolarlık tutarın yüzde 4 faiz oranı ile 14 yıl vadeli olarak yeniden yapılandırıldığı ifade edildi. Firma ile ilgili toplam memzuç riskinin ise 14.6 milyar TL’ye ulaştığı limit doluluk oranının da yüzde 100’e yaklaştığı vurgulandı. Demirören’le ilgili aynı zamanda “öz kaynakların tamamen yitirildiği ve çok yüksek tutarlardaki birikmiş zararlarının yabancı kaynaklara sirayet ettiği, yıllık satış rakamlarıyla kısa vadeli yabancı kaynaklarını dahi ödemekten çok uzak olduğu ve sürdürülemez bir finansman yükü altında olduğu” ifadesi de kullanıldı. Raporda, bankanın Demirören’le ilgili herhangi bir girişimde bulunmadığına da dikkat çekilerek şöyle denildi:

Banka tarafından herhangi bir girişimde bulunulmadı

“Kredi kullanım koşullarında öngörülen; 3 yıl içerisinde Firmanın/Grup firmalarının sermaye yapısının 150 milyon ABD doları nakdi sermaye ile güçlendirmesi, bu sermaye şartının gerçekleştirilmemesi durumunda Banka Yönetim Kurulunun uygun göreceği gerçek/tüzel kişi/kişilerin yine Banka Yönetim Kurulunun uygun göreceği oranda, Firmaya veya iştiraklerine ortak edilebileceği konusu Firma ile yapılan sözleşmeye eklenmiş olmasına ve bu süre dolmuş olmasına rağmen Banka tarafından herhangi bir girişimde bulunulmayarak kullandırım ve yapılandırma koşullarına uyulmadığı. Kullandırım ve yapılandırma kapsamında oluşturulan kredi ödeme planlarına uygun hareket etmediği, yapılandırmalar kapsamında geri alım hakkı verilmek üzere yapılan varlık-borç takası yoluyla elde edilen tahsilatlar dışında herhangi bir anapara, faiz veya komisyon tahsilatı yapılamadığı, kredilerin teminatlara başvurulmaksızın tahsil edilemediği…” Raporda yine iki farklı yapılandırmada kredi faizlerinin bir kez yüzde 6.5’tan yüzde 6’ya, bir kez de yüzde 6’dan yüzde 4’e düşürüldüğü ancak bu süreçte teminatların nakde çevrilmesi dışında tahsilat sağlanamadığı ifade edildi.

Editör: Bumin Kağan Muti