CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, ortak basın toplatısında Gara'da şehit edilen Türk vatandaşlarını siyasi malzeme haline getirmeye kalkarak "Başarısızlığın faturasının talimatı verene kesilmesi gerek. Şu ana kadar 5 sorunun cevabını almış değilim. Bunun cevabını hala bekliyorum. " açıklamasında bulundu. DESTİCİ ÜSTÜNE BAS BASA KILIÇDAROĞLU'NUN YANINDA CEVAP VERDİ Destici ise Kılıçdaroğlu'ndan sonra açıklama yaparak Kılıçdaroğlu'nun sözlerine yanıt verdi. Terörle mücadele hepimizin ortak meselesi. Bu meselede en önemli sorumluluğumuz bir siyasetçi olarak bir ve beraber hareket etmektir. Asıl hedef alınması gereken evlatlarımızı kahpece öldüren terör örgütüdür. Kınanması gereken PKK’dır. Bu üzüntülü hadisede bile gördük ki PKK’nın Meclis’teki uzantısı HDP bunu kınamaktan geri durdu. Bazen ağzımızdan sehven bazı ifadeler çıkabilir bunun peşine düşüldüğü zaman bizim aleyhimize de kullanılabilir. "BİRBİRİMİZİ SUÇLAMAK YERİNE..." O yüzden burada daha hassas davranmak gerekir. Birbirimizi suçlamak yerine bir milletçe terörle mücadele nasıl veririz bunu konuşmak lazım. Terörün finansının kesilmesi ki; burada hemfikiriz. Terörle mücadele konusunda terörü destekleyenler neredeyse bununla mücadele edilmesi gerekiyor. Biz BBP olarak bu konudaki duruşumuz çok açık. Aynı şekilde Cumhur İttifakı’ndaki konumumuzu da koruyoruz. TERÖR ÖRGÜTÜNE KARŞI ORTAK BİR TAVIR SERGİLENMELİ Sınır dışı harekatlarımız en son Gara operasyonuna da baktığımız zaman bizim kahramanlarımızın bir mağarada tutulduğu öğreniliyor ve buraya bir operasyon düzenleniyor. Operasyonun amacı kahramanlarımızı sağ salim kurtarmaktır. Önemli olan niyettir. Onlar şehit olmadan alınmak istenmiştir. Ama burada önemli olan niyettir. Bu niyetle bu operasyon yapılmıştır. Burada terör örgütlerine karşı ortak bir tavır sergilememize inanıyorum. Bence bu tartışmalar artık sona ermelidir. Ziyaretimizin bir nedeni yeni anayasa bir nedeni de bu ortak bir duruş için gayret ediyoruz. HA PKK HA HDP, HA KARAYILAN HA PERVİN BULDAN Bazı sorular kamuoyu önünde sorulur. Bazı sorular da kapalı bir şekilde sorulur. İki bakanımız PKK'nın uzantısı HDP'nin olduğu Meclis'te ne kadar bilgilendirebilecekler? Ha Kandil'deki Karayılan ha Meclis sıralarında oturan kara çıyan, ha Duran Kalkan ha Pervin Buldan... Bu tartışmaları ileri taşımanın iyi sonuçları olmayacağını düşünüyorum. Bizim oturup konuşup birliğe ihtiyacımız var. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Terör nereden, kimden, nasıl gelirse gelsin Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan bütün yurttaşların teröre karşı ortak tavır takınmaları gerekir. Türkiye Cumhuriyet Devleti'nin üzerinde hesapları olan bütün terör örgütlerine karşıyız" dedi. Destici, bugün ki ziyaretin ana sebebinin yeni anayasa konusu olduğunu söyleyerek, "Biliyorsunuz Sayın Cumhurbaşkanımız Türkiye'nin artık yeni bir anayasa yapması gerektiğini noktasında bir çağrıda da bulundu. Biz bu çağrıyı olumlu ve samimi bulduğumuzu ifade ettik. Herkesin kırmızı çizgileri olabilir, bizim de kırmızı çizgilerimiz var. Kırmızı çizgileri öne koymanın şahsen doğru olmadığını ifade ediyorum. Önyargısız olmamız gerektiğini ifade ediyorum. Burada önemli olanın bir araya gelip konuşabilmek olduğunu ifade ediyorum. Bu, partilerimiz arasındaki siyasi gerilimi de düşürecektir. Toplumsal uzlaşma mutabakatına katkı sağlayacaktır. CHP'nin Türkiye'de yeni bir anayasa yapılacaksa bu çalışmalara katkı vermesi, bu çalışmaların içerisinde olması çok kıymetli ve değerlidir. Biz arzu ederiz ki tüm siyasi partilerimiz bunun içerisinde olsun. Siyasi partileri ziyaretlerimiz devam edecek" dedi. 'TERÖR ÖRGÜTÜNÜN REKLAMINI YAPMAK ZORUNDA DEĞİLİZ' Kılıçdaroğlu ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Gara operasyonu nedeniyle 5 soru sorduğunu anımsatarak, "Şehitlerimiz hepimizin şehidi. Bölücü terör örgütünü hep beraber kınamalıyız. Ayrıca terör nereden, kimden, nasıl gelirse gelsin Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan bütün yurttaşların teröre karşı ortak tavır takınmaları gerekir. Bölücü terör örgütüne karşı yapılması ve söylenmesi gereken her şey söylenmiştir, Cumhuriyet Halk Partisi tarafından söylenmiştir. Açarsınız Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesini 'bölücü terör örgütü' der. Biz de aynı şeyi kullanıyoruz. Milli Savunma Bakanlığı 'bölücü terör örgütü' der, aynı şeyi biz de kullanıyoruz. Biz bir terör örgütünün reklamını yapmak zorunda değiliz. Türkiye Cumhuriyet Devleti'nin üzerinde hesapları olan bütün terör örgütlerine karşıyız" diye konuştu. 'KİMSEYE HAKARET ETMEDİM' Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin birliğinden ve bütünlüğünden yana olduklarını belirterek, şunları kaydetti: "Sayın Erdoğan'ın beni eleştirmesini onun açısından anlayışla karşılıyoruz. Ben ne yaptım arkadaşlar? 5 soru sordum. Kimseye hakaret ettim mi? Hayır. Kimseye kötü söz söyledim mi? Hayır. Kimseye ağır bir ifade de bulundum mu? Hayır. Sokaktaki vatandaşın sorulmasını istediği 5 soruyu sordum. 5 soruya cevap istedim. Bir başarısızlık var. Başarısızlığı da ben söylemiyorum onu da Erdoğan söylüyor. 'Gittik başarısız olduk' diyor. Başarısız olduysanız bunun bir sorumlusunun olması lazım. Aklı olan herkes bilir ki, burada ciddi bir başarısızlık vardır. Bunu dillendiren de Sayın Erdoğan'dır. O zaman bu başarısızlığın faturasını bana değil, başarısızlığın faturasını talimatı verene çıkarması lazım. 5 sorunun cevabını almış değilim. 5 sorunun cevabını Sayın Erdoğan'dan yine bekliyorum. Hakarete gerek yok. 16 şehidimizin hakkını ve hukukunu hayatımın son anına kadar savunacağım." Süleyman Soylu'nun açıklamasına yanıt Kılıçdaroğlu: Sarayın memurları benim muhattabım değil ona cevap vermeyi doğru bulmuyorum. Gara taziye mesajı Kılıçdaroğlu: Şehitlerimiz hepimizin. Bölücü terör örgütünü hep beraber kınamalıyız. Ayrıca terör nereden, nasıl gelirse gelsin Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşanan bütün yurttaşların ortak tavır almaları gerekir. Bölücü terör örgütüne söylenmesi gereken ne varsa CHP tarafından söylenmiştir. Biz bir terör örgütünün reklamını yapmak zorunda değiliz. Türkiye'nin birliği ve bütünlüğünden yanayız. Sayın Erdoğan'ın beni eleştirmesini onun açısından anlayışla karşılıyorum. Çünkü verilemeyecek hesabı var. Ben 5 soru sordum. Bir başarısızlık var, başarısızlığı da Erdoğan söylüyor. Bunun bir sorumlusunun olması lazım. Bütün dünyada, bütün tek adam rejimlerinde bunun bir sorumlusunun olması lazım. Kim diye sordum. Meksika'da ayrı Türkiye'de ayrı dil kullanamazsınız. Ben kalkıp ordumuzu mu eleştireceğim, TSK'yı mı eleştireceğim? Siyaset talimat vermiş onlar da gereğini yapmıştır. En tepedeki Erdoğan değil mi? Sorumlu odur. Erdoğan'ın kullandığı dili kullansaydım kim bilir neler olmuştu? 13 vatandaşımıza 'esir' diyor. Siz ne zamandır terör örgütünü meşru olarak görüyorsunuz? Terör örgütü mensupları rehin alıyorlar, rehin lafını kullanmıyor esir diyor. Ben esir desem kim bilir neler olmuştu. Acaba Erdoğan'a destek verenler, "Siz esir lafını kullanamazsınız" dedi mi? demedi. 17 Şubat Erdoğan açıklama yaptı. Bu soruyu sağduyu sahibi bütün vatandaşlarıma sormak isterim. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Devletini beceriksizdir, başarısızlıktır diye suçlayan ikinci bir cumhurbaşkanı oldu mu? Devleti yöneten kim, Kemal Kılıçdaroğlu ise ben o sorumluluğu alırım ve istifa ederim. Ciddi bir başarısızlık vardır. Bunun faturası bana değil, talimatı verene çıkarması lazım. Operasyon yapıyorsunuz, 16 şehit veriyorsunuz rehineler de kurtulmuyor. Bunu da başarı diye yutturmaya çalışıyorsunuz. Ben 5 tane soru sordum millet adına, bu sorulardan neden bu kadar alındılar onu da anlamadım. Hala da cevabını almış değilim. Hakarete gerek yok cevabı hala bekliyorum. AKAR VE SOYLU'NUN BİLGİLENDİRMESİ Bu soruların yanıtlarını hala alamadığım için. İster Erdoğan ister onun yetkilendirdiği biri verir. 5.5 yıldır rehin tutuyordu bölücü terör örgütü, ne yaptınız siz bilmek istiyorum. Siz İstanbul seçimleri öncesi bölücü terör örgütünün liderinden mektup istediniz. Bu rehineler için neden destek mektubu istemediniz? Daha önce de oldu bunlar ve bu insanlar sağ geldiler. Soruların cevaplarını istiyorum hakaretler yağmur gibi geliyor. Ne yaparlarsa yapsınlar inandığım yoldan dönmeyeceğim, 13 şehidimizin hakkını hayatımın sonuna kadar savunacağım.