Barış Pınarı Harekâtı’nı yapan Mehmetçiklerimize

Besmeleyi çekip serden geçenler,

Şehâdet aşkıyla bâde içenler,

Cihat deryâsına yelken açanlar,

Ay-Yıldızlı bir aşk ile yürüsün;

“Âmin!” deyin, Allah Türk’ü korusun.

Sefer emri geldi, haydi Bismillâh,

Mehmetçik “Ni’mel ceyş”[1]*, ordu “Cündullâh”[2],

Yardımcınız olsun Hazreti Allah…

Bedir’deki “üç bin melek”[3] yürüsün;

“Âmin!” deyin, Allah Türk’ü korusun.

Kanımız fedâdır, devlete, dîne,

Döndü îman ile millet kendine,

Bize “kefen biçmek” kimin haddine,

“Kırk çatal yürekli” erler yürüsün;

“Âmin!” deyin, Allah Türk’ü korusun.

Yolumuzda rehber Kur’ân diyenler;

“Hubbü’l-vatan mine’l-îman”[4]* diyenler,

Bu can, bu vatana kurban diyenler;

Ölümü öldüren gençler yürüsün;

“Âmin!” deyin, Allah Türk’ü korusun.

Dünya bilir savaş Türk’e düğündür,

Cennete götüren kutlu bir gündür,

Elbette şehâdet candan üstündür…

Ehl-i küfre “Dur!” diyenler yürüsün;

“Âmin!” deyin, Allah Türk’ü korusun…

Tarihimiz her dem şâhittir buna,

Türk evlâdı sâhip çıkar yurduna,

“Dîn ü devlet mülk ü millet” uğruna,

Can veren şehitler kalkıp yürüsün;

“Âmin!” deyin, Allah Türk’ü korusun.

Ezmek için zâlimlerin başını,

Silmek için mazlumun gözyaşını,

Arap’ı, Türkmen’i, Kürt gardaşını,

Kurtarmaya ant içenler yürüsün;

“Âmin!” deyin, Allah Türk’ü korusun.

Söksün şafak, gün ağarsın sabaha,

“Mîsâk-ı Millî”miz[5]* hasret felâha

Sırada Kerkük var, Musul var daha,

Kahramanlar bu ülküyle yürüsün;

“Âmin!” deyin, Allah Türk’ü korusun.

Göstersin yiğitler Türk’ü dünyaya,

Mührümüz vurulsun, Güneş’e, Ay’a,

“Fetih Sûresi”yle “Kızıl Elma”ya;

Vuslat için Alperenler yürüsün,

“Âmin!” deyin Allah Türk’ü korusun…

13 Ekim 2019

Dr. Mehmet GÜNEŞ

****

[1]* “İstanbul Fetheden bahtiyâr asker, güzel, asker”; Hadîs-i Şerif; “Le tüftehanne’l Konstatiniyye feleni’mel emîrü emîrühâ veleni’mel ceyş zâlike’l ceyş ” (İstanbul mutlaka fethedilecektir. Onu fetheden komutan ne güzel komutan ve onu fetheden asker ne güzel askerdir.) Ahmed b. Hanbel, Müsned, IV, 335; Buharî, et-Tarihu’l-Kebir, I, 81; et-Tarihu’s-Sağîr, I, 306; el-Bezzâr, el-Müsned, el-Müsned, c. II, s. 308; Taberani, el-Mu’cemu’l-Kebir, II, 38; Hakim, Müstedrek, IV, 422; Heysemî, Mecmeu’z-Zevâid, VI, 219.

[2] * “Allah’ın Ordusu”

[3] “And olsun, sizler güçsüz olduğunuz hâlde Allâh size Bedir’de yardım etmişti. Allâh’tan sakının ki, O’na şükretmiş olasınız. O zaman Sen mü’minlere; «Rabbinizin, indirilmiş üç bin melek ile yardım etmesi size yetmez mi?» diyordun. Evet, sabreder ve (Allah’tan) korkarsanız, onlar ansızın üzerinize gelseler, Rabbiniz size nişanlı nişanlı beş bin melekle yardım eder.” (Âl-i İmrân, 123-125)

[4] * “Vatan sevgisi îmandandır.” Hadîs-i Şerif; Aliyyu’l-Kârî; el-Esrâru’l-Merfûa, 189-191, Hadis Nu:164; Keşfu’l-Hafâ, I, 345; İmâm-ı Rabbânî, Mektûbât, 155. Mektup

[5] *“Milli Yemin”, Bu Millî Yemin’in hazırlanmasına Erzurum ve Sivas kongrelerinde başlanmış olup, Kurtuluş Savaşı’nın siyâsî manifestosu olan 6 maddelik bir bildiridir. Osmanlı Devleti’nin parlamentosu olan Meclis-i Mebûsan’ın son toplantısında devletin ve milletin geleceği için Mîsâk-i Millî, 28 Ocak 1920’de kabul edilmiş ve 17 Şubat 1920’de halka açıklanmış, bu onaydan bir ay sonra ise İstanbul İngilizler tarafından işgâl edilmiştir. Misak-ı Milli’nin sınırları içinde Batı Trakya, Halep, Kerkük ve Musul’da bulunmaktadır.