Washington Post: Suriye'de iç savaş riski
Washington Post gazetesi, Suriye'nin geçici Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara'nın zorlu bir siyasi dönemden geçtiğini ve yabancı İslamcı militanlar ile radikal grupların baskısıyla karşı karşıya kalabileceğini öne sürdü. Gazetenin haberine göre, Şara'yı iktidara getiren bu gruplar, onun ABD, Türkiye ve Batı ülkeleriyle işbirliği yapması ve şeriat hukukunu uygulamaması nedeniyle karşıt bir tutum sergileyebilirler.
Haberde, Suriye'nin yeniden iç savaşa sürüklenebileceği belirtilerek, Ahmed el-Şara'nın iktidara gelmesinde önemli rol oynayan Beşar Esad karşıtı yabancı İslamcı grupların varlığının ciddi bir siyasi sınav oluşturduğu vurgulandı. Bu muhaliflerin, geçmişte Esad'ı devirerek Şara'yı iktidara getirmelerine rağmen, şimdi onun siyasi varlığını tehdit edebileceği ifade edildi. Hayat Tahrir el-Şam (HTŞ) liderliğindeki birçok İslamcı muhalif grubun, IŞİD gibi terör örgütleri ve diğer radikal fraksiyonlarla bağlantılı olduğu ve Şara'ya sıkıntı çıkarabileceği belirtildi.
Haberde ayrıca, bu gruplardan bazılarının mart ayında Suriye kıyısındaki Alevilere yönelik katliamlara karıştığı ve en az 1300 kişinin öldürüldüğü bilgisi yer aldı. Suriye'deki Hristiyan ve Dürzi topluluklarının da iktidar değişiminden bu yana kanlı mezhepsel şiddetle karşı karşıya kaldığı kaydedildi. Washington Post, en radikal yabancı İslamcıların öfkelerini Şara'ya yöneltmesinin nedeninin, Şara'nın şeriat hukukunu uygulamaması olduğunu iddia etti. Bu militanların Avrupa ve Orta Asya'dan gelerek Beşar Esad yönetiminin devrilmesine katkı sağladığı, ancak şu anda ülkede kalmalarının iç istikrarı tehdit ettiği ve uluslararası destek arayışlarını zorlaştırdığı belirtildi. ABD'nin, Suriye'ye uygulanan yaptırımların hafifletilmesi için bu yabancı militanların ülkeden çıkarılmasını şart koştuğu, ancak Şara'nın bu militanları yeni orduya entegre etmeye çalıştığı ve kamuoyundan uzak tutmaya çabaladığı aktarıldı. Bu durum, hem Batı hükümetlerinin endişelerini artırırken hem de militanlar arasında hoşnutsuzluğa yol açıyor. Bazı sert çizgideki militanlar, Şara'yı şeriat hukukunu uygulamamakla ve Batılı güçlerle işbirliği yapmakla suçluyor. Şara'nın ABD ve Türkiye ile işbirliği yaparak Suriye'deki radikal gruplara karşı adımlar atmasının da bu grupların Şara ve hükümeti hedef almasının bir diğer gerekçesi olduğu iddia edildi. ABD Başkanı Donald Trump'ın Şara ile yaptığı görüşmede, çoğu Esad döneminde uygulanmaya başlanan yaptırımların kaldırıldığını açıkladığı ve Şara'nın bu kararı tarihi ve cesur bir karar olarak nitelendirdiği hatırlatıldı. Ancak Trump ve Şara görüşmesinden kısa bir süre sonra Selefi cihatçılığın önde gelen ideologlarından Ebu Muhammed el-Makdisi, Şara'yı “kafir” ilan eden bir fetva yayımladı. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio da Suriye'deki istikrarsızlığa dikkat çekerek, ülkenin IŞİD ve diğer cihatçı grupların oyun alanına dönüştüğünü ve haftalar içinde çökme ve tam ölçekli bir iç savaşa sürüklenme ihtimaline dikkat çekti.
Kaynak:ANKA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.