Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, İstanbul’da gerçekleştirilen "İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Ödül Töreni"ne video konferans yöntemiyle bağlandı. Türkiye’nin madencilikte marka ülkelerden biri olması için yürüttüğü başarılı çalışmalar nedeniyle İstanbul Maden İhracatçıları Birliğini tebrik eden Bakan Dönmez, ödül kazanan firmaların başarılarının devamını diledi.

"MAPEG’İN KURULUŞ ÇALIŞMALARINI TAMAMLADIK"

2018’i enerjide pek çok ilkin hayata geçirildiği bir yıl olarak geride bırakıldığını ifade eden Dönmez, Akkuyu Nükleer Santral, TANAP, 81 ile doğalgaz arzı, Akdeniz’de derin deniz sondajı gibi Türkiye’nin enerji tarihine altın harflerle yazılacak yatırımların altına imza atıldığını anımsattı. 2018’in madencilik sektörü açısından da önemli bir yıl olduğunu dile getiren Dönmez, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün (MAPEG) kuruluş çalışmalarının tamamlandığını belirterek, "MAPEG’i daha etkin ve verimli bir organizasyon yapısına kavuşturmak için, performans odaklı, şeffaf, süratli ve öngörülebilir bir anlayışla reorganize ettik. İş süreçlerini analiz ederek yeniden düzenledik. İşlemlerin yavaşlamasına neden olan bürokratik süreçleri ortadan kaldırdık. MAPEG’in sunduğu hizmetlerin önemli bir kısmı artık dijital ortamda sunuluyor. Böylece MAPEG’i piyasanın taleplerini ve gelişimini karşılama noktasında proaktif bir kimliğe kavuşturduk" şeklinde konuştu.

"E-MADEN PROJESİNDE SONA GELİNDİ"

Madencilik sektöründe süreçlerin dijitalleşmesinin, işlemlerin daha hızlı yürümesi adına oldukça önemli olduğuna işaret eden Dönmez, geçtiğimiz yıl başlatılan e-maden projesinde de sona gelindiğini kaydederek, "Yüzde 95’ler civarındayız. Cumhurbaşkanımızın açıkladığı İkinci 100 Günlük Eylem Planı çerçevesinde sistemi tamamen devreye alacağız. Maden sahalarına ilk müracaat işlemleri, ruhsatlandırılması, ihaleler, madenin aranması ve işletilmesine yönelik faaliyetlerin tamamı artık web ve mobil üzerinden yapılacak. Diğer yandan 2017 yılında kurduğumuz UMREK’in CRIRSCO’ya üyeliğini tamamladık ve UMREK kodumuzu aldık. Böylece maden sahalarımızda yapılan arama ve işletme faaliyetlerine ait sondaj, analiz, test ve her türlü çalışma verisi artık uluslararası standartlarda ve tüm dünyada geçerli UMREK kodu ile raporlanacak. İşçilerimizin daha güvenli ortamda çalışması için madenlerimizi barındırdığı tehlike büyüklüklerine göre sınıflara ayırdık. Daha önce yılda bir kez denetlenen sahalardaki denetim sayısını ve sıklığını artırdık. 2018 yılında 8.088 ruhsat sahasına denk gelen 11 bin 95 ocağı denetleyerek bugüne kadarki en yüksek denetim sayısına ulaştık. Güvenli madencilik için 2.500 maden sahasının faaliyetlerini geçici olarak durdurduk. İnşallah 2023’e geldiğimizde yılda 14 bin sahanın denetimini gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Hedefimiz sıfır iş kazası. Bu konuda denetimlerimizi daha sık ve aralıksız sürdürmeye devam edeceğiz. Madencilik sektöründe büyük bir potansiyele sahibiz. Ancak bu potansiyelden ticari olarak tam anlamıyla faydalanamıyoruz. Bugün madencilik gayri safi yurt içi hasılamızın yaklaşık yüzde 1’ini oluşturuyor. Ancak büyüyen, gelişen Türkiye’ye bu rakam elbette yetmez. Bu rakamı kısa vadede önce yüzde 2’ler seviyesine, ardından da gelişmiş ülkelerdeki yüzde 5 ve üstü seviyeye çıkarmamız gerekiyor" değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: iha