TİP Genel Başkanı Erkan Baş, 1 Ekim Pazar günü Hatay'dan Ankara'ya yürümeye başlamıştı.

Yürüyüşle ilgili; "Başta Hatay milletvekilimiz Can Atalay olmak üzere, hapis cezaları onanan tüm Gezi tutsakları nezdinde emekçi halkımızın özgürlüğüne dönük yargı darbesini kabul etmiyorum. 

Özgürlük için, 1 Ekim günü Hatay'dan Ankara'ya doğru ilk adımımı atacağım. Yalnız olmadığımı, olmadığımızı biliyorum. Saray da öğrenecek!" ifadelerini kullanmıştı.

Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Ahmet Şık yürüyüş sırasında;

“Akbelen’de ormanların katledilmesinin, derelerin, göllerin kurutulmasının da bundan bir farkı yok. Hepsi birbiriyle ilişkili.” Söylemlerinde bulundu.

 Türkiye İşçi Partisi (TİP), aralarında TİP Milletvekili Can Atalay’ın da bulunduğu Gezi tutuklularının tahliye edilmemesine karşı Hatay’dan Ankara’ya yürüyüşünü 1 Ekim günü başlattı.

Türkiye İşçi Partisi İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, "Son kritik seçimden sonra bir moralsizlik, umutsuzluk hali belirdi muhalefette. En azından bu ülkede düzen içi muhalefet olanlardan bir umut olmadığını bu yürüyüşte görsünler istiyoruz. Bizim derdimiz biraz da üzerine ölü toprağı serpilmiş muhalefete can suyu verebilmek, bütün istediğimiz bu. Adalet, özgürlük dediğimiz şey bugün herkes için elzem" dedi.

Türkiye İşçi Partisi TİP Milletvekili Can Atalay’ın da bulunduğu Gezi tutuklularının tahliye edilmemesine karşı "Hatay halkı vekilini istiyor", "Gezi tutsakları onurumuzdur" sloganları atılarak Hatay'dan Ankara'ya yürüyüş başlamıştı.

Yürüyüşe Katılanlar; Atalay'ın annesi Şükran Atalay, babası Mustafa Atalay, amcası Abdurrahman Atalay ile aile üyeleri katılmasının yanı sıra Yeşil Sol Parti (YSP), Emek Partisi (EMEP), Emekçi Hareket Partisi (EHP), Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) siyasi parti milletvekilleri ve temsilcileri de katıldı.

Can Atalay'ın babası Mustafa Atalay, Can Atalay'ın yolladığı bir mesajı okuyarak ardından Adalet Bakanlığı'na çağrıda bulundu.

TİP İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil ise konuşmasında;

"Bir çözüme ulaşacağını düşünsek de düşünmesek de biz bunu yapacağız. Çünkü biz bu sarayın yargısı eliyle insanların özgürlüklerine çökülmesine ülkenin Anayasası'nın, kanunlarının bir hukuk devleti olmaktan tamamen çıkartılmasına karşı yürüyüyoruz. Can'ı orada tutmalarının en küçük hukuki bir gerekçesi yok Mine'nin, Çiğdem'in, Osman'ın ve onlar gibi sadece Gezi bağlantılı değil, tamamen siyasi sebeplerle padişaha karşı çıktığı için saray yargısı tarafından esir tutulan, özgürlükleri ellerinden alınan herkes için yapıyoruz bu yürüyüşü." Dedi.

Editör: Buse Ceren Balta