Gazeteci Fazıl Duygun sosyal meday hesabından “CHP +İP+SP müttefiki HDPKK'lı teröristler bu gün 2 Mehmetçiğimizi daha şehid etti. Azgın muhalefetse milleti darbeyle tehdit ediyor.” paylaşımını yaptı.

İYİ Parti Milli Güvenlik Politikaları Başkanı ve İzmir Milletvekili Aytun Çıray, Gazeteci Fazıl Duygun’u etiketleyerek  “Serbest bırakılan FETÖ'cüler, FETÖ borsaları ve FETÖ kpyacılarının oluşması nedeni ile şehitlerin iki elleri bunları yapanların yakasında olacak.” 

Bunun üzerine Gazeteci Fazıl Duygun sosyal paylaşım sitesi twitter’dan “15 Temmuz tiyatrodur diyen ilk kişi sen misin?” diye sordu.

Paylaşımına “Aytun Çıray, Yıldıray Çiçek senin cemayüz-ül evvelini yazmış. FETÖ dahil, her yere sığınmışsın?” diye devam ederek MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin basın danışmanı Yıldıray Çiçek’in kişisel sitesindeki yazısının ekran görüntülerini ekledi.

İYİ Parti Milli Güvenlik Politikaları Başkanı ve İzmir Milletvekili Aytun Çıray ise Gazeteci Fazıl Duygun cevap olarak “Üslûbunuzu ayıplıyorum Ben size değil, andığınız şehitlerimizin ruhlarını muazzep edenlere gönderme yaptım. Devleti iyi bilirim. 36 yaşında devletin en üst düzey bürokratlarından oldum. Başbakanlık'ta da uzun yıllar görev yaptım FETÖ Komisyon üyesi olarak raporlarımız da devlette” dedi.

Çıray, paylaşım dizinde şu ifadeleri kullandı “Bu da kalkışmadan sonraki söyleşimden: Sayın Dündar, 15 Temmuz darbe görünümlü işgal senaryosudur. ...habis şebeke kazanıp, Türkiye 16 Temmuz sabahına tamamen öz ve kabuk değiştirmiş bir başka ülke olarak uyanacaktı. ..milletin ferasetiyle iç savaşın eşiğinden dönülmüş olmasıdır. Siz üzülmeyin, 600 yıllık imparatorluk 100 yıllık cumhuriyet birikimi olan devlet, kimin ne olduğunu bilir. Hiçbir kâğıt kaybolmaz. Yani.. FETÖ ve benzeri dinbazlar vız gelir tırıs gider. Sevgiler.” 

YILDIRAY ÇİÇEK’İN YAZISINDA NELER VAR?

1 Kasım 2017’de yildiraycicek.com’da Yıldıray Çiçek’in “FETÖ Çırasına Bak Sen!” başlıklı yazısında İYİ Parti’li Aytun Çıray’ın CHP’den İYİ Partiye geçiş süreci ve, daha önceki siyasi hayatına atıfların yanı sıra Aytun Çıray’ın “15 Temmuz tiyatrodur” ilk kişi olduğu anlatılmış.

Yazının ilgili kısmında şu ifadelere yer verilmiş “Yine bir başka konuda, Aytun Çıray'ın 15 Temmuz darbe girişimini sulandırmak için çabalara girmesidir.

CHP'nin "15 Temmuz darbe girişimi tiyatrodur" algısını başlatan ise Aytun Çıray'a gönderilen sahte FETÖ mektubudur. Aytun Çıray bu mektubu savcılığa vererek bu manada gündem başlamıştır.

"15 Temmuz bir tiyatrodur..-Darbe öncesinde işin medya planlaması MİT tarafından yapılmıştır..

-Adil Öksüz MİT elemanıdır..-Bu gerçeği CHP'nin kamuoyuna duyuracağına inanıyorum..” içerikli mektubun Aytun Çıray'a gelmesi ve onun tarafından algı için kullanılması da onun üzerindeki şüpheleri artırmaktadır.

15 Temmuz ile ilgili bu propagandanın merkezi FETÖ'dür.

Sonradan CHP'de bu propagandaya dört elle sarılarak 15 Temmuz şehitlerinin kemiklerini sızlatmıştır.

Aytun Çıray'ın bu manada her taşın altında çıkması da "Kripto simalar" tarifini doğrulamaktadır.

Aytun Çıray'ın CHP gibi Ana muhalefet durumundaki bir partiyi bırakıp, Fethullah Gülen'in "Onu koruyun. Ona sahip çıkın" dediği Meral Akşener'in partisine geçmesi hep soru işaretidir.

CHP'de yıllardır peşinde olduğu milletvekilliği sıfatını kazanmış, CHP içinde güçlenmiş ama bir daha milletvekili seçilemeyeceği İYİ Parti'ye Aytun Çıray gibi makam sevdalısı birisi geçtiyse herkes bunu sorgulamalıdır.

Aytun Çıray, MHP kıyamete kadar varolacaktır.

Bakalım senin sonun ne olacak?

Artık FETÖ çıraları bu ülkede yanmayacak Aytun Çıray…

Farkında değil misin?”

İşte o Yazı;

“FETÖ ÇIRASINA BAK SEN!”

DYP, ANAP, Demokrat Parti, CHP ve sonunda İP…

Gezip dolaştığı ve en son kapağı attığı partiler bunlar…

Sağdan- sola savrula savrula geziyor.

Fikir omurgası olmadığı gibi, CHP'ye ve CHP'den de ideolojisi olmayan İYİ partiye de görevli gönderildiği anlaşılmaktadır.

Kimden bahsettiğimizi siyasi gündemi takip eden herkes anlamıştır.

İYİ Parti Genel Sekreteri Aytun Çıray…

Adam koltuğuna oturur oturmaz, verdiği röportajdaki ilk sataştığı parti MHP olmuştur. MHP için diyor ki: MHP diye bir parti artık yok

***

İki gündür sosyal medyada yemediği küfür ve hakaret herhalde kalmamıştır.

İYİ parti Genel Sekreterliğine iyi bir başlangıç yaptı anlayacağınız !

İYİ'liğin değil, KÖTÜ'lüğün anası olmak için çaba veren Meral Akşener'de herhalde Aytun Çıray'ın düştüğü bu halden oldukça memnundur.

Çünkü onun tek derdi, 3 dönem milletvekili olduğu halde, sırf son seçimde aday yapılmadığı MHP'den intikam almak için, bunun gibi türlerin ipini bırakmıştır.

İpi bırakılan Aytun Çıray'da Meral Akşener'in gözüne girmek için koltuğuna oturur oturmaz ilk MHP'ye sataşmıştır.

Aynı röportaj içinde CHP'yi soruyorlar "Ben CHP ile ilgili bir şey söylemek istemiyorum." diye cevap veriyor. 4 yıldır HDP ile nasıl yol yürüdüğünüzü, terör örgütü PKK için nasıl alan açmaya çalıştığınızı anlatsana Aytun Çıray…

CHP söz konusu olunca niçin dilin lal oluyor?

Aytun Çıray bu konuda konuşamaz çünkü CHP'nin PKK'yı ve HDP'yi masumlaştırma propagandasında kendisi de figüran olarak rol alıyordu.

"Daha biz bu ülkeye Önder Apo'nun heykellerini dikeceğiz" ve "Kürdistan'ı kuracağız" diyen PKK'lı Selahattin Demirtaş için "Demirtaş'ın bu ülkenin birliği bütünlüğü, demokrasisi, özgürlüğü ve insanımızın kardeşliği için düşüncelerini dikkatle dinleyeceğim" diyen Aytun Çıray, MHP'ye "MHP diye bir parti artık yok" sataşıyorsa burada gerçekten büyük bir siyasi alçaklık ve kahpelik vardır.

Aslında bunları çıldırtan MHP'nin Türkiye'deki özgül ağırlığı, otoritesi, taviz vermez ve aşılmaz bir güç olmasıdır.

2007 seçimlerinden itibaren "MHP'nin oy oranı en fazla %3-4, MHP barajı geçemez" diye propaganda yapan alçak bir güruh peydah olmuştu. MHP bu alçaklara rağmen 2007, 2011, 2015 (Haziran ve Kasım)seçimlerinde hep TBMM'nde olmayı başardı. Bu propagandayı yapan hangi alçak olursa olsun, MHP bundan sonra da yine TBMM'nde olacaktır. Bu propagandayı yapanların akıbetini hep gördük.

İlginçtir bunu en çok yapan ve bunun için MHP'ye kumpaslar kuranlarda hep FETÖ mensuplarıydı.

Aytun Çıray bu alçaklardan oldukça etkilenmiş görünmekte ve bu açıklamalarıyla onların safına düşmüştür.

İYİ Partililerin propagandası da aylardır zaten bu şekildedir.

İYİ Partiyi kuranların tamamı zaten 1 Kasım seçimlerinde MHP'ye "barajı geçmesin" diye oy vermeyenler olduğu gibi, CHP'ye oy veren ve oradan milletvekili olmuş olan Aytun Çıray'dan mı adamlık bekleyeceğiz?

MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin "MHP diye bir parti artık yok" diyebilecek kadar cüret ve küstahlık gösteren kripto simaların, karaktersiz fırıldakların, parti değiştirirken dillerinin ayarını da kaçırmaları kendilerini kurtarmaya yetmeyecektir.

Yeni ve ısmarlama koltuklarına ısınmaya çalışan köhne, dönme ve siyasi tortuların çıra gibi yanacağı zaman elbet gelecektir." şeklindeki tarifi üzerine yorum bile yapmak anlamsızdır. Çünkü herşeyin özeti bu cümleler içindedir.

MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli "Kripto simalar" deyince aklıma geldi.

Aytun Çıray'da da buram buram FETÖ'cülük kokmaktadır.

Şimdi tekrar başa dönelim. Aytun Çıray, CHP içinde güçlü konuma gelmişken, Kemal Kılıçdaroğlu'na çok yakınken niçin bir meçhule yola çıkan ve FETÖ'cülerin oy toplama merkezi olacağı bilinen İYİ Parti'ye geçer ki?

Ya Aytun Çıray'ın yeni görev yeri oraya çıkmıştır ya da Kemal Kılıçdaroğlu İYİ Parti'yi kontrol etmek için onu oraya göndermiştir.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 2013 yılında Washington ziyareti yapmıştı. CHP Genel Başkanı Kemal KILIÇDAROĞLU ve yanındaki heyet FETÖ'nün temsilcileriyle kahvaltıda buluşmuştu. Dönemin CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu "Kahvaltı konusunda değişik çevrelerin rahatsızlık duyacağı muhakkak. Bunu biz kimseden gizlemedik. Bunun yapılacağını açıkça söyledik. Gittiğimiz yer, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının da kurumu. Faaliyetleri hakkında farklı değerlendirmeleriniz olabilir. CHP, herkesin partisiyse, biz bütün vatandaşlarımıza erişmek ve ulaşmak durumundayız. Onun için nasıl diğer Türk kuruluşlarıyla görüşüyorsak, bunlarla da görüştük." diye FETÖ ile yaptıkları toplantıyı anlatmıştı. Bu görüşmelerde Aytun Çıray'da CHP heyeti içindeydi.

Yine bir başka konu da, FETÖ'den tutuklanan Kavuklar Grup Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Kavuk'un seçimlerde Aytun Çıray'ın finansörlüğünü yaptığı iddiaları tüm İzmir'in gündemi olmasıdır. Geçmişte de Anavatan Partisi'nden Aytun Çıray 2. sıradan, Abdullah Kavuk 4. sıradan İzmir milletvekili adayı olmuşlardı. Yani anlayacağınız FETÖ'den tutuklanan Abdullah Kavuk ile çok yakın dostluğu vardır.

Yine bir başka konuda, Aytun Çıray'ın 15 Temmuz darbe girişimini sulandırmak için çabalara girmesidir.

CHP'nin "15 Temmuz darbe girişimi tiyatrodur" algısını başlatan ise Aytun Çıray'a gönderilen sahte FETÖ mektubudur. Aytun Çıray bu mektubu savcılığa vererek bu manada gündem başlamıştır.

"15 Temmuz bir tiyatrodur..-Darbe öncesinde işin medya planlaması MİT tarafından yapılmıştır..

-Adil Öksüz MİT elemanıdır..-Bu gerçeği CHP'nin kamuoyuna duyuracağına inanıyorum..” içerikli mektubun Aytun Çıray'a gelmesi ve onun tarafından algı için kullanılması da onun üzerindeki şüpheleri artırmaktadır.

15 Temmuz ile ilgili bu propagandanın merkezi FETÖ'dür.

Sonradan CHP'de bu propagandaya dört elle sarılarak 15 Temmuz şehitlerinin kemiklerini sızlatmıştır.

Aytun Çıray'ın bu manada her taşın altında çıkması da "Kripto simalar" tarifini doğrulamaktadır.

Aytun Çıray'ın CHP gibi Ana muhalefet durumundaki bir partiyi bırakıp, Fethullah Gülen'in "Onu koruyun. Ona sahip çıkın" dediği Meral Akşener'in partisine geçmesi hep soru işaretidir.

CHP'de yıllardır peşinde olduğu milletvekilliği sıfatını kazanmış, CHP içinde güçlenmiş ama bir daha milletvekili seçilemeyeceği İYİ Parti'ye Aytun Çıray gibi makam sevdalısı birisi geçtiyse herkes bunu sorgulamalıdır.

Aytun Çıray, MHP kıyamete kadar varolacaktır.

Bakalım senin sonun ne olacak?

Artık FETÖ çıraları bu ülkede yanmayacak Aytun Çıray…

Farkında değil misin?

Fazıl Duygun kimdir?

1968'de Adana'da dünyaya geldi.. Adana Erkek Lisesi’nden mezun oldu. Daha sonra ODTÜ ve ardından İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde eğitim gördü.

Gazeteciliğe 1989'da “Bizim Ocak” dergisinde başladı. 1991 yılından itibaren, Haftalık Taraf dergisi Ankara Muhabirliği yaptı. Ak Zuhur, Akıncı Yolu, Tahkim, Bediiyyat ve Akademya dergilerinde, yazar ve tercüman olarak çalıştı.

Röportajlar başta olmak üzere, Siyasi, İktisadî ve akademik çözümlemeler tarzında yazılar kaleme aldı. 1996-1999 seneleri arasında İstanbul Doğal Gaz Dağıtım A.Ş’de (İGDAŞ) tercüman olarak görev yaptı. 2000'li yıllardan itibaren, fiili sorumluluğunu üstlendiği Haberci, Yeni Nizam, Beklenen Nizam, Aylık ve Baran dergilerinde sorumlu yazıişleri müdürü, editör veya haber müdürü olarak görev yaptı.

2012 yılında, 2 ay kaldığı Venezuella/Caracas’ta ise, Tatiana Villages (ANTV), Venezuela Devlet Radyosu (RNV) Radio Nationalle de Venezuela (Venezuela Milli Radyosu), Tele-Sur radyo, Alba Raido gibi ülkenin önde gelen tv ve radyo programlarında canlı yayınlara konuk oldu. Lübnan, Suriye, Kırgızistan, Azerbaycan, Rusya, vs. Türkiye ve bölgenin önde gelen gazeteci, fikir, siyaset, iktisat ve sanat adamlarıyla röportajlar yaptı. 16 yıldır devam etmekte olan bu röportajları 5 cilt halinde yayınlamak üzere kitaplaştırmaya başlamıştır.

Fazıl Duygun

Editör: TE Bilişim