Hakkı Öznur: Cemaat devleti gizlice kuşatmış ve ele geçirmeye çalışmıştır
Şehit Lider Muhsin Yazıcıoğlu’nun dava ve yol arkadaşı, Ülkücü fikir ve siyaset adamı, araştırmacı-yazar Hakkı Öznur, 15 Temmuz kalkışmasının 9 yıl dönümü dolayısıyla, AKP-Cemaat ilişkisini ve çatışmasını ele alan son derece önemli bir makale kaleme aldı.
Öznur Tarihe Makalede. Millet Ve Demokrasi Düşmanı Hain Kalkışmacıları, Kalkışmanın Merkezinde Yer Alan , “gizli Ajandası” Olan Cemaati, Cemaatin Güç Zehirlenmesini, Devleti Ele Geçirme Stratejisini, Cemaat –akp İlişkilerini, Akp’nin En Büyük Müttefiki, Gayriresmi Ortağı Cemaatin Kumpaslarını, Akp’nin, Cemaat’e Verdiği Her Türlü Desteği, Zaman Gazetesinin Yaş Pastasını Kimin, Kimlerle Kestiğini, Akp Genel Başkanı Ve Kadrolarının Cemaat Medyasında, Kumpas Davalarına Nasıl Destek Verdiğini, Akp Genel Başkanı Ve Akp Yöneticilerinin Cemaat Ve Fethullah Gülen Övgülerini, Kumpasçı Savcılara Verdikleri Desteği, Kumpasların Baş Organizatörü Sözde Savcı Zekeriya Öz’e Gönderilen Mercedes’i, Pensilvanya’yı Yol Yapan Akp’li Bakanları, Milletvekillerini, Belediye Başkanlarını Hain Kalkışma İçin “allah’ın Bize Büyük Bir Lütfu ,15 Temmuz Projeydi Bize Yaradı” Diyenleri, 15 Temmuz’u Fırsata Çevirip, Parti Devleti Kurmaya Çalışanları, Tek Adam Rejimi, Ucube Sistemi İnşa Edenleri Saray Vesayetini, Parti Vesayetini Tarihe Not Düşerek, Tek, Tek Anlatıyor..
Hakkı Öznur’un Tarihi Öneme Sahip 15 Temmuz Hain Kalkışmasını Ele Alan Yazısının Tam Metni:
Cemaat Tsk’ya Yerleşirken, Kilit Mevkileri Ele Geçirirken, Genelkurmay Başkanları, Komuta Kademeleri, Alayı İzlemiş Ve Seyretmiştir
Tsk İçinde Gülenist Klik, Sistem İçinde Bir İktidar Momenti Yakalamış Ve Bu Momenti Akp Hükümetiyle 10 Yıl Boyunca Koalisyon Kurarak Değerlendirmiştir. Gülenistler, Tsk’da Ordulaşırken, Kilit Noktaları Ele Geçirirken Devlet, Hükümetler, İstihbarat Kurumları Seyretmiş, Cemaat, Cemaat Olmaktan Çıkmış, Ordulaşmıştır. Tsk İçindeki Kadrolarıyla Kalkışmanın İçinde Yer Almıştır.
Yargı, Yargıtay Ve Hsyk, Cemaate Teslim Edilmeseydi, Kumpas Davaları Yaşanmazdı. Kumpaslarla Görevinden Edilen Askerlerin Yerine Gülenist Askerler Gelmese, 15 Temmuz Kalkışması Yaşanamazdı. Türkiye’de Devletin Tüm Stratejik Kurumlarına Sızan, Devletin Gizli Bilgi Ve Belgelerine Ulaşan, Paralel Bir Yapılanmaya Giden Cemaat Tsk İçinde Çok Özel Ve Çok Gizli Bir Örgütlenmeye Gidip Cemaat Cuntası Oluşturduğu Yaşananlardan Bellidir. Gülen Cemaati Adeta Kendi Kurmay Kademesini Tsk’da Oluşturmayı Başarmıştır.
Cemaat, Tsk’da Görevli Örgüt Üyelerinden Kadro Oluşturarak, Ordu’da Cemaat Cuntası Hazırlamıştır. Tsk İçerisinde Yer Alan Mensuplarıyla Kalkışmada Kilit Bir Rol Oynamıştır. Cemaat Mensupları Tsk’da Ordulaşırken, Kilit Noktaları Ele Geçirirken Devlet, Hükümetler, İstihbarat Kurumları Seyretmiş, Cemaat, Cemaat Olmaktan Çıkmış, Ordulaşmıştır. Tsk İçindeki Kadrolarıyla Kalkışmanın İçinde Yer Almıştır. Cumhurbaşkanı, Genelkurmay Başkanı, Kuvvet Komutanları, En Üstte Kim Varsa Hepsinin Yaverleri Gülenist Çıktı. Genelkurmay Karargâhının Kalbine Kadar Girmişler, Yaverleri, Özel Kalemleri, Kalkışmasının İçinde Yer Almışlardır
Türk Silahlı Kuvvetleri İçindeki Gülenist Yapılanma Endişe Verici Boyutlara Ulaşmasını Görmelerine Rağmen Komuta Kademesi Seyretmiştir. Gülenist Yapı Kadrolarını General Ve Amiral Yapmak, Tsk’nin Üst Yönetimini Ele Geçirmek İçin Soruşturma Ve Davalar Açtırmıştır. Bu Örgütten Olmayan Albay, Amiral Ve General Kadrosunu Tasfiye Etmişti. Gülenist Yapı Mensuplarını Albay Ve General Kadrolarına Terfi Ettirilmiş Ve Bu Yolla Önleri Açılmıştır.
Cemaatin, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde (tsk) Kalkışma Girişiminde Bulanacak Kadar Yapılanmasının Sorumlusu Tsk Komuta Kademesidir. Tsk’de Sayısal Varlığını Her Yıl Artıran Cemaat, Gücünü Artırmak Amacıyla “kumpas”lar Kurarken Onlara Dokunulmazlık Zırhı Giydiren 23 Yıldır Ülkeyi Yöneten Siyasal İktidarda Bu İhanetin Baş Sorumlusudur.
Türk Milliyetçisi, Subayların Tasfiye Edilmesiyle Birlikte Ordu İçinde Cemaatin Önü Açılmıştır. Tsk’da Türk Milliyetçisi Subaylar Küreselci, Amerikancı/ Nato’cu Yapı Tarafından Tasfiye Edilirken, Gülenist Cuntayı Ve Ortaklarını Koruyan, Kollayan Siyasal İktidardır.
15 Temmuz Kalkışmasında Tsk’da Cuntalar, Kriptolar, Klikler Cirit Atarken, Ordunun Kalbine Girilmişken, Komuta Kademesi Çok Önceden Görülen Ve Herkesin Gördüğü Cuntaları, Hep Seyretmiş, Seyirci Kalmış Ve Sonunda Bu Hain Kalkışma Yaşanmıştır.
Devlet Kurumlarını Cemaate Teslim Eden Akp İle , Güç Zehirlenmesi Yaşayan Cemaat Arasında Güç Ve İktidar Çatışması Yaşandı
Vatanına, Milletine, Devletine, Demokrasiye Bağlı, Cemaat Mensubu Olmayan Kişilerin, Devlet Kurumlarından Tasfiyesinden Sorumlu Olan Akp İktidarıdır. Cemaat Ne İstediyse Akp Onu Yaptı. Tasfiye Edilenlerin Yerine Cemaat Mensubu İsimler Geldi.
Gün Geldi, Devran Değişti. Akp’nin, Özellikle De Erdoğan’ın Mutlak İktidara Giden Yolda Cemaatin Desteğine İhtiyacı Kalmadı. Erdoğan’a Göre Koalisyon Ortağı Fazla Güçlenmiş, Devlet İçinde Güçlü Bir Duruma Gelmişti. Akp Hükümetine Göre Cemaat, Güç Zehirlenmesi Yaşıyordu. Aynı Şeyleri, Cemaat De Erdoğan Ve Hükümet İçin Söylüyordu.
Eylül 2011'de Oslo'da Yapılan Görüşmelerin Sızdırılması, 26 Ocak 2012'de Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un Gözaltına Alınması, Ardından 7 Şubat Mit Krizi Ve Başbakan Erdoğan'ın Mart 2012'de Dershanelerin Kapatılacağını Açıklamasıyla Akp-cemaat Savaşı Başlamıştır.
Güç Zehirlenmesi Yaşayan Cemaat Akp’ye Şah Çekti. 17 -25aralık Sonrası Hükümeti Sarsan, Dört Bakanın İstifasına Yol Açan Rüşvet Ve Yolsuzluk Operasyonları, Akp İle Cemaatin Arasını Açmıştır. Akp İle Gülenist Hareketin Ortaklığının Bitişi, Akp İktidarının Yolsuzluklarının Ortaya Çıkmasıyla Olmuştur.
Akp Hükümeti Tarafından Küresel Komplonun “iş Birlikçisi” Denilen, O Savcılar, O Polis Şefleri, 17-25 Aralık Gününe Kadar Akp Hükümetinin Yere Göğe Sığdıramadığı Kahramanlardı. Ve Şimdi, Gülenistlerin Kötü Siciline Dikkat Çekenlerin Hepsi, 17 Aralık Öncesi Cemaatin Ve Fethullah Gülen’in En Büyük Savunucularıydı.
17-25 Aralık Miladı, Akp’nin Kirli Çamaşırlarının Ortağı Tarafından Ortaya Dökülmesinin Ve Ortaklığın Bozulmasının Tarihidir. Akp İle Cemaat, Biri Diğerini “kendine Karşı Komplo Kurmakla, Darbe Yapmakla” Diğeri İse “yolsuzluğa Batmakla” Suçluyordu. Akp Ve Cemaat Arasındaki Uyuşmazlık, Tsk İçindeki ‘cemaat’ Mensuplarının Da Yer Aldığı Kanlı Bir Kalkışma Girişimiyle Sonuçlanmış Oldu.
Erdoğan Ve Akp’liler Yıllarca Hizmet Hareketi Dedikleri ‘cemaat’ İçin, “paralel Devlet Yapılanması” (pdy) Dediler. Paralel Yapı Sıfatı, 17/25 Aralık 2013, Fetö Yakıştırması İse 15 Temmuz 2016 Sonrasına Aittir. 17-25 Aralık Sonrası Cemaat Kadrolarının Özellikle Yargı Ve Polis Kadrolarından Ayıklanmaya Başlamasıyla Akp- Cemaat İktidar Çatışması Başladı.
Cemaatin, Bu Savaşı Kazanması Zaten Mümkün Değildi. Cemaat Akp Ye Değil, Devlete ,devletimize Yenildi. Kadim Devlet Anlayışımız Paralel Yapılara, Yapılanmalara Asla İzin Vermez. 15 Temmuz Kalkışması, Devletin Kayıtlarına Artık “pdy” Diye Giren Gülenizmin, Akp’ye Son Bir ‘hizmet’i De Denilebilir.
Cemaat’in Önünü Açan Akp İktidarı Olmuştur
Ey Akp Hükümeti;
Akp’nin Kuruluş Sürecinde Pensilvanya’ya Giden Fethullah Gülen’den Destek Ve Dua İsteyen Sizdiniz!
Cemaat Devleti Ele Geçirmeye Kalkarken İzin Veren Sizdiniz!
Cemaatle Birlikte Kumpaslar Kuran, Operasyonlar Yapan, Güle Oynaya Ülkeyi Yöneten Sizdiniz!
“bir Emrin Var Mı Hocam? Bize Düşen Bir Şey Varsa Söyle Yerine Getirelim” Diyen Sizdiniz!
Hemen Her Olayda “acaba Pensilvanya Ne Der, O Ne Düşünüyor?” Diyen Sizdiniz!
Yargı’yı, Emniyet’i, Tsk’yı Ve Birçok Askeri Ve Sivil Kurumları Anahtar Teslimi Gülenistlere Teslim Eden Sizdiniz!
Sahte Delillerle, Komplolarla, Kumpaslarla Tsk'yı Çete Gibi Gösteren, Yargı Yoluyla Onlara Hapislere Attıran Malum Yapının Destekçisi, Sizdiniz!
Parsel Parsel Arsaları, Hem De İmar Kanunlarında Haksız Değişiklikler Yaparak Cemaate Teslim Eden, Sizdiniz!
“cemaat Dünyanın 167 Ülkesinde Türkiye’yi Tanıtıyor” Diyen Sizdiniz!
Zaman Gazetesinin Pastasını Her Yıl Törenle Kesen, Cemaat Medyasını Sık Sık Ziyaret Eden, Onları Yurtdışına Özel Uçaklarla, Devlet Uçaklarıyla Gezdiren, Sizdiniz!
25 Ocak 2012 Günü Ankara’da, Zaman Gazetesinin 25.yıl Pastasını Şimdi Yurtdışında Olan Ekrem Dumanlı İle Beraber Kesen Akp Genel Başkanı Erdoğan’dır.
Devletin Harim-i İsmetine (kozmik Odaya) Girilmesine İzin Veren Sizdiniz Siz!
Ergenekon Vb. Dâvâlarda Hâkimlik, Savcılık Yapan, İtibar Suikastı Yapan Sizdiniz !
“bu Kutlu Yolda, Hoca Efendi'nin Yeri Başımızın Üstüdür” Mesajını Atanlar Akp Yöneticileri Değil Miydi?
“sınav Sorularının Çalındığını Söyleyenler Şerefsizdir” Diyen Akp’li Bakan Ve Parti Yöneticileri Değil Miydi?
Fethullah Gülen 2013 Yılında Ameliyat Olduğunda Türkiye’den Uçağa Atlayıp Pensilvanya’ya Gidenler Arasında Akp’liler Başı Çekiyordu.
Fethullah Gülen’den Bir Küçük Hediye Alıp, Onu Türkiye’de Zevkle Kendilerinden Geçerek Anlatan Ve Karşılığında Gülen’in Maliyecilerine Korkunç Paraları Döken, Sayan Sizdiniz!
Fethullah Gülen İle Görüşmeye Gitmeyeni Yadırgayan, Onlara Kem Gözlerle Bakan Sizdiniz!
Pensilvanya’nın Tespit Ettiği İsimleri Milletvekili Ve Bakan Yapan Sizdiniz!
Pensilvanya’ya Giden Birçok Büyükşehrin Ve Bazı İllerin Belediye Başkanları Sizin Mensubunuzdu!
“fethullah Gülen Hoca Efendi, Belki De Son 1000 Yılın En Büyük Türk Büyüklerinden Birisidir” Diyen Sizdiniz!
Pensilvanya’nın Tespit Ettiği İsimleri Milletvekili Ve Bakan Yapan Sizdiniz! Milletvekili Olmak İçin Cemaatten Yardım İsteyen Sizin Mensuplarımızdır!
‘sıla Hasreti’ Deyip, Gülen Öykünmeleri Yapan, Gülen’i Amerika’dan Türkiye’ye Davet Eden Sizdiniz!
Fethullah Gülen’e "geçmiş Olsun" Dileğinde Bulunanlar İçin Yayınlanan İki Sayfalık Teşekkür İlanında Listenin Başında Olan Sizdiniz! Sizlerdiniz!
Fethullah Gülen’den Davet Bekleyip, Koşa Koşa Onun Elini Öpmeye Giden, Sizdiniz! Sizin Kadrolarınızdır!
Çok Sayıda Akp’li Bakan, Milletvekili, Partili Fethullah Gülen İle Pensilvanya’da Görüşmüş Ve Dönüşte De Yaptıkları Ziyareti Anlata Anlata Bitirememişlerdir.
17-25 Aralık Sürecinde Cemaat İle Arayı Düzeltmek İçin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Ve Başbakan Erdoğan Arabulucu Olarak Zaman Gazetesinin Kurucu Yayın Yönetmeni Fehmi Koru İle Gülen’e Mesaj Göndermedi Mi?
Fehmi Koru, 22 Aralık 2013 Günü, Fethullah Gülen İle Pensilvanya’da Görüşüp, Ondan Aldığı Islak İmzalı Mektubu Gül’e İletmedi Mi? Fethullah Gülen’in Web Sitesi Herkul’de O Mektubun İçeriği Ve Ayrıntıları Yayınlanmadı Mı?
Cemaatle İlgili, "bizler De Bu Yapıya Tüm Siyasiler Gibi İyi Niyetle Destek Olduk. Açık Konuşuyorum Ben De Şahsen Pek Çok Görüşüne Katılmasam Da Bunlara Yardımcı Oldum" Diyen Akp Genel Başkanı Erdoğan’dır.
Başbakanlığı Döneminde En 20 Kez Samanyolu Tv’ye Konuk Olan Erdoğan’dır. Abdullah Gül, Cemil Çiçek, Bülent Arınç, Köksal Toptan, Bekir Bozdağ, Melih Gökçek Vb.leri Onlarca Bakan, Milletvekili, Belediye Başkanı Defalarca Cemaatin Televizyonlarına Çıkmadılar Mı? Gazete Ve Dergilerine Röportaj Vermediler Mi?
Milletin Adamı Yiğit Lider ,şehit Muhsin Yazıcıoğlu Ve Dava Arkadaşlarının Şehit Düştüğü, Suikaste “kaza” Diyen, Sahte Deliller Üreten, Davayı Karartmaya Çalışan Dönemin Bürokratlarını Koruyan, Keş Dağlarına Hiç Gelmeyen, ”kumarhane Ekonomisinin” Özel Elemanlarından, Kumarhaneleri Mesken Edinmiş , Oğullarının Gemiciklerine Yardım Eden Gemiciklere Ve Lüks Otellere Merakı İle Bilinen Binali Yıldırım Ulaştırma Bakanı’yken, Fetö Çatı Davasında Tutuklu Olan Hidayet Karaca’nın Evine Giderek Birlikte Kahvaltı Yapmışlardır.
“rabbimden Af Diliyorum. Milletimden Özür Diliyorum” Diyerek Kendinizi Sıyıramazsınız
Erdoğan Ve Gülen, Defalarca Birbirlerine Geçmiş Olsun Mesajları Gönderip, Telefonda Konuşmuşlardır. Fethullah Gülen, Kastamonu'da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Koruma Konvoyuna Yapılan Saldırı İle İlgili Olarak, 6 Mayıs 2011 Günü Gazeteye, Taziye Ve Geçmiş Olsun İlanı Vermişti.
Fethullah Gülen, Mit Krizinin Yaşandığı Sıcak Günlerde, 12 Şubat 2012 Günü Yayınladığı Mesajla, İkinci Kez Operasyon Geçiren Başbakan Tayyip Erdoğan'a Acil Şifalar Dilemişti. Fethullah Gülen Hastaneye Yattığında, Kendisini Arayıp Geçmiş Olsun Dileklerinde Bulunanlar Arasında Akp Genel Başkanı Erdoğan Da Vardır. Erdoğan, 21 Ekim 2013 Günü Sabiha Gökçen Havalimanı'nda Bulunduğu Sırada, Gülen'i Telefonla Arayarak Kendisine Geçmiş Olsun Dileğinde Bulunmuştu.
2012 Yılında Yapılan Ve Gülenist Hareketin En Önemli Kollarından Biri Olan Şimdi Çoğu Yurtdışına Çıkan, Kaçan, Tuskon Kongresinde Gülenci Tuskon Mensuplarına Erdoğan Şu Övgüleri Yapmıştır:
“siz, Arkanıza Karanlık Güç Odaklarını Almadınız. Siz Arkanıza Mafyayı, Çeteleri, Cuntaları Almadınız. Siz, Arkanıza Galata Bankerlerini Almadınız. Siz Arkanıza Hazineyi, Siz Arkanıza Kamu Bankalarının Kaynaklarını Almadınız. Siz İdeolojiyle Yürümediniz. Siz Dayatmalara, Baskılara, Engellere Boyun Eğmediniz. Siz Arkanıza Sadece Ve Sadece Milleti Aldınız. Siz, Arkanıza Milleti Aldığınız İçin, Milletle Yürüdüğünüz İçin Büyüksünüz Ve Bu Ülkeyi Büyütüyorsunuz.”
Paralel Yapı Sıfatı, 17/25 Aralık 2013, Fetö Yakıştırması İse 15 Temmuz 2016 Sonrasına Aittir. Kalkışma Girişimi Sonrasında Erdoğan, Bu Tarihi Suç Miladı Saydı. Bu Tarihten Önceki Yılları, Süreçleri Yok Saydı. Erdoğan ‘kandırıldıklarını’ Söyledi, Hatta Rabbinden Ve Halkından Af Diledi.
Akp Genel Başkanı Erdoğan, 15 Temmuz Kalkışmasına İlişkin Olarak 4 Ağustos 2016 Günü Oda Ve Borsa Başkanlarıyla Yaptığı Toplantıda , Ardından Din Şurası’nda Ve Muhtarların Huzurunda, “dün Söyledim... Rabbimden Af Diliyorum, Milletimden Özür Diliyorum, Dedim. Çünkü Burada Hata Yapmışız... İyi Niyetimizin Kurbanı Olduk, Bunu Da İfade Etmem Lazım. Bu Olay Olmamış Olsaydı Bunların Üzerine Bu Şekilde Gidemeyecektik.” İfadelerini Kullanmıştır.
Akp Genel Başkanı Erdoğan En Son 14 Temmuz Çarşamba Günkü Akp Grup Toplantısında Bir Kez Daha, “ Evet, Açık Söylüyorum, Aldandık” Diyerek Devlet Kayıtlarına “fetö” Diyerek Geçen Cemaat İle Olan İlişkilerini İtiraf Etmiştir.
Ergenekon Davasında Savcı Oldular, Cemaatin Savcılarına, Hakimlerine Övgüler Dizdiler
Akp Genel Başkanı Erdoğan, Ergenekon, Balyoz, Oda Tv. Vb. Davalarda İçeri Alınan, Şimdi, “kumpas Kurbanı Dediği” Asker Ve Sivillerle İlgili: “durup Dururken Yoldan Geçeni Almıyorlar” Diyerek Operasyonlara Açık Destek Vermişti..
Erdoğan, 16 Temmuz 2008 Günü, Ergenekon Davasında “hukuksuzluklar Var, Kumpaslar Var” Diyen Kesimlerin Eleştirilerine Karşı Çıkarak Savcı Öz Gibi Cemaat Savcılarına Sahip Çıkmış, “iddia Makamı Millet Adına Oradadır. Eğer Bu Anlamda Savcılıksa, Evet Savcıyım” Diye Yanıt Vermişti.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Başbakanlığı Döneminde Ergenekon Soruşturmasını Yürüten Firari Savcı Zekeriya Öz’ü 14 Yıl Önce Öve Öve Bitirememişti. Kendisine Zırhlı Aracını Vermişti. 17-25 Aralık Süreci Akp İle Cemaatin Yollarını Ayırmıştır. Cemaatin Savcısı Öz, İhraç Edilmişti.. Erdoğan, Başbakanlığı Döneminde Ergenekon Davasını Yürüten Zekeriya Öz’e Yöneltilen Eleştirilere, “italya’da Temiz Eller Olduğu Zaman İtalya’yı Türkiye’ye Örnek Gösterenler Lütfen Şu Anda Da Türkiye’de Temiz Eller Operasyonunu Yapanlara Saygı Duysunlar, Saygı Duysunlar…” İfadelerini Kullanmıştı.
Gazete Arşivleri Duruyor. Kütüphanelere Gitmeye Gerek Yok. İsteyen İnternetten Gazete Arşivlerine Girse Kim Ne Demiş, Her Şeyi Görür. Ergenekon Soruşturmasının Savcısı, Kumpasçı Zekeriya Öz Ve Diğerleri Haklarında Yakalama Kararı Çıkınca Kaçmışlardır.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Da Dalga Dalga Gelen Ergenekon Operasyonlarının Gölgesinde, Cemaatin Haftalık Yayın Organı Aksiyon Dergisine Verdiği Söyleşide; Düzmece Delil Ve Gizli Tanıklarla Yürütülen Ergenekon Ve Balyoz Davalarında Verilen Kararlara Destek Vermiş, Özel Görevli Yargıç Ve Savcıları Övmüş; “onlara Bütün Türkiye’nin Demokrasi Adına Büyük Bir Borcu Var” Demişti.
Yine Bülent Arınç, O Dönem Bir Televizyon Programında “türkiye İyi Bir Noktaya Gidiyor. Bu Sıkıntılar, Sancılar Bir Taraftan Doğum Sancısıdır. Bir Taraftan Da Bağırsakların Temizlenmesidir” Demişti. Cnn Türk Kanalında 23 Nisan 2016 Cumartesi Günü Yayınlanan Güne Merhaba Adlı Programda Ergenekon Davası İçin 8 Yıl Önce “türkiye Bağırsaklarını Temizliyor” Diyen Bülent Arınç, 23 Nisan 2016 Günü Yargıtay'ın Ergenekon Davasında Hükmü Bozmasını, İyi Bir Karar Olarak Değerlendirdi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Haklarında Yakalama Kararı Bulunan Ve Yurt Dışına Kaçan Eski Savcılar, Zekeriya Öz Ve Celal Kara'nın "bana Kaçacak Diyen İhanet Şebekesinin Mensupları Birer İkişer Kaçmaya Başladı" Dedi. "bunlarla İlgili, Kırmızı Bültenler Hepsi Devreye Girecek" Diyen Erdoğan, "bunlar Da Yaka Paça Buraya Gelip, Yaptıklarının Hesabını Verecekler" İfadesini Kullandı.
Akp Hükümeti, Bu Davanın Savcısı Oldu, Alkışlayıcısı Oldu, Destekçisi Oldu. Hatta Yargı Ve Emniyete “vurabildiğiniz Kadar Vurun” Dediler, “ezebildiğiniz Kadar Ezin” Dediler.
Hatta Bülent Arınç’ın İfade Ettiği Gibi Ergenekon Davaları Devam Ederken “bu Bir Doğum Sancısıdır, Türkiye Bağırsaklarını Temizliyor” Dediler. O Kumpas Davaları, Akp Hükümeti Döneminde Açıldı. Polisler Ve Savcılar, Akp Hükümetinin Bilgisi Dahilinde Operasyonlar Yaptılar. 7,5 Yıl Süren Ergenekon Sürecinde Akp İktidarı Öz’ü “kahraman” Olarak Göstermişler “bu Ülkede Bir Gün Zekeriya Öz’ün Heykeli Dikilecektir” Demişlerdir.
Akp’nin Yaptığı İkiyüzlülüktür. O Davalar, Akp Hükümeti Döneminde Açıldı. Polisler Ve Savcılar, Akp Hükümetinin Bilgisi Dahilinde Operasyonlar Yaptılar. Şimdi Cemaati Suçlayarak “bizim Haberimiz Yoktu, Onlar Yaptı” Demeleri Siyasi Ahlaksızlıktır. Son 12 Yıldır, “haşhaşi, Çete Reisi, Alim Müsveddesi, İçi Boş Vaiz, Sahte Veli, Yalancı Peygamber, Paralel Devletin Başı, İsrail Uşağı, Maşa, Abd’de Esir, Kaset Şantajcısı Ve Tele Kulakçı Casuslar, Darbeciler, Tuzluklar, Paralel Çete, Fetö/pdy” Daha Neler Neler…
Bu Tür İfadelerle Yıllarca İç İçe Oldukları, Birlikte Her Türlü İşi Yaptıkları, Beraber Kumpasları Gerçekleştirdikleri Cemaat Ve Cemaat Mensuplarına Suçlamalarda Bulundular. Cemaate Ve Onun Liderine Övgü Dolu İfadeler Kullananlar, Araları İktidar Çatışması Yüzünden Açılınca Her Türlü Yakıştırmayı Yaptılar.
Zaman Gazetesinin Yaş Pastasını Erdoğan Kesti
Zaman Gazetesinin 25 Ocak 2012 Yılında Yapılan Ankara’daki 25’inci Yıl Kutlamasında Yaş Günü Pastası Başında Başbakan, Bugünün Cumhurbaşkanı Olan Erdoğan Vardı. Erdoğan Şimdi Firari Olan Ekrem Dumanlı İle Pasta Kesiyordu.
Yurt Dışına Kaçan, Kapatılan Zaman Gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, 17-25 Aralık Sürecine Kadar Erdoğan Ve Ekibinin En Yakınında Olan Gazetecilerdendi. Erdoğan İle Yakın Bir Hukukları Vardı. Erdoğan’ın Başbakanlığı Döneminde Tam 21 Kez Başbakan’ın Uçağına Binmiş Ve Onunla Uzun Yolculuklar Yapmış, Söyleşilerde Bulunmuş Bir Kişidir.
Kapatılan Zaman Gazetesini Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bundan 14 Yıl Önce ‘ateşlerde Açan Bir Çiçek’ Olarak Tanımlamıştı. Zaman Gazetesinin 25. Yıl Kutlamasına Katılan Dönemin Başbakanı Erdoğan, Zaman Gazetesinin Yaş Günü Pastasını Da Kesmişti. Erdoğan, Resepsiyonda Bir Konuşma Yaparak, ‘zaman Gazetesi Tarihî Dönüşüm Süreçlerinde Önemli Bir Rol Oynamış’ Diyordu.
35 Farklı Ülkede, 10 Farklı Dilde Yayın Yapan Zaman’ı Görmekten Çok Büyük Bir Gurur Duyduğunu Kaydeden Erdoğan, 1986’dan Bu Yana Emek Veren Herkesi Tebrik Ettiğini Söylemiş Ve Zaman’ı, ‘ateşlerde Açan Bir Çiçek’ Olarak Tanımlamıştı. Dönemin Başbakanı İle Şimdi Yurt Dışında Olan Ekrem Dumanlı, Altınımsı Çerçevede Gazetenin Özel Bir Nüshasını Birlikte Tutup Cümle Aleme Gösteriyorlardı:
Demokrasinin Zaferi!
Ve Karşılıklı Övgülerin Ardından Pastayı Kesen Erdoğan, “zaman Gazetesi İle 25’inci Yıllara. Bu Pastadaki Ağız Tatlılığını, Fikir Dünyasındaki Ağız Tatlılığı İle Sürdürelim” Diyordu.
1970’li Yıllarda Türk Sağ’ına Egemen Olan, Antikomünizmin Ve Sovyet Karşıtlığının Da Etkisiyle Dini Cemaat Ve Tarikatların Desteği, Hep Merkez Sağ Partilere Olmuştu. Gülen Hareketi Vb. Cemaatler, Hep Merkez Sağ Partilere Oy Verdi. Söz Konusu Olan Cemaat, Geçmişten Günümüze Dyp, Anap Ve 2002’den Sonra Akp’ye Oy Vermiş Ve Akp’yi Açıkça Desteklemişti.
Yine Bundan15 Yıl Önce Yapılan 12 Eylül 2010 Referandumda Gülenistler, Akp’den Daha Fazla Çalıştılar. Fethullah Gülen, 12 Eylül 2010’da Yapılan Referandumun Demokrasi Adına Çok Önemli Bir Adım Olduğunu Söylemişti. Herkül.org'a Konuşan Fethullah Gülen, “imkân Olsa Mezardakileri Bile Kaldırarak Referandumda ‘evet’ Oyu Kullandırmak Lazım. Ben Zannediyorum Kalkarlar Da” Dedi.
Gülen'in Açıklamalarının Tamamı, 2 Ağustos Pazartesi Günü Herkül.org'da Yayınlanmıştı. Gülen Hareketi İçin Referandumda ‘evet’ Çıkması, Akp'nin 50 Defa Seçim Kazanmasından Daha Önemliydi.
Seçim Zamanları Cemaat Evlerinde Akp Övülür Ve Cemaat Mensuplarının Akp’ye Oy Verilmesi Teşvik Edilirdi. Açık Açık Bir Şeye Oy Verilmesi İstendiği Zaman 2010 Referandumuydu. Bu Referandumun Çok Önemli Olduğunu Ve Herkesin 'evet' Oyu Vermesini İstemişlerdi. Hatta Bu Referandumda 'evet' Sonucu Çıkmasının Ak Parti'nin 50 Defa Seçim Kazanmasından Daha Önemli Olduğunu Söylemişlerdi.
Akp 9 Yıldır 15 Temmuz’un Önünün Ve Arkasının Araştırılmasından Rahatsız
Açıklan(a)mayan Bir Olay; ‘allah’ın Lütfu 15 Temmuz’” 15 Temmuz Kalkışmasının Ardından Bazı Noktalar İse Aydınlatılmadı. Kalkışmanın Olacağının Önceden Haber Alınmasına Karşın Bunun Neden Önlenemediği Karanlıkta Kaldı. 15 Temmuz 2016 Kalkışmasında Halen Açıkta Kalan, Cevabını Bekleyen Soru İşaretleri Vardır. Tsk İle İlgili, Mit İle İlgili Siyaset İle İlgili, Özellikle Siyasi Boyutu Nasılsa Bir Türlü Ortaya Çıkarılamıyor.
Tüm Darbelerin, Kalkışmaların Mutlaka Siyasi Ayakları Da Vardır. 15 Temmuz Kalkışma Girişiminin Siyasi Ayağı Daha Ortaya Çıkarılamamıştır. Kalkışmasının Kimler Tarafından Organize Edildiği Hususunda Birçok Soru İşareti Hala Şüphe Sebebidir. 15 Temmuz Kalkışmasının Siyasi Uzantısı, Henüz Açıklığa Kavuşmuş Bir Mesele Değildir.
Darbe Girişimini Araştırmakla İlgili Tbmm’ De Bir Komisyon, 9 Gün İçerisinde Bakanlar Kurulu'nun Emri İle Kuruldu. Muhalefet Partilerinin De Üye Verdiği 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu, 4 Ay 15 Gün Süren Bir Çalışmanın Ardından 637 Sayfalık Bir Rapor Kaleme Aldı. Raporun Hazırlanması İçin 141 Tanığın İfadesi Alındı. Ancak, İfadesi Alınanlardan Çok Alınmayanlar Konuşuldu. Gecenin Kilit İki İsmi Hakan Fidan Ve Hulusi Akar Da Komisyon Önünde Sözlü İfade Vermedi. Akar'a On Soru Yazılı Olarak Gönderildi. Fidan İse 38 Sayfalık Bir Rapor İle Komisyona Bilgi Aktardı.
15 Temmuz Darbe Girişimi Araştırma Komisyonu, 15 Temmuz Darbe Girişimine İlişkin Rapor Yayınladı. Akp’nin Hâkim Olduğu Tbmm 15 Temmuz Darbesini Araştırma Komisyonu, Darbenin Siyasi Ayağının Tespit Edilmediğini Açıklamıştır.
Cemaatin Akp İle İktidar Ortaklığına Değinilmemiş, Bu Anlamda Kalkışmanın Siyasal Ayağına Yönelik De Bir Karartma Yapılmıştır. Bu Soruşturma Kapsamında Kalkışma Gecesinin Karanlıkta Kalan Yönlerinin Aydınlatılmasına Yönelik Muhataplarla Görüşmeler Yapılmamıştır. Bu Anlamda Meclis Araştırma Komisyonu, Darbe Girişimi Ve Gülen Cemaatinin Niteliği, İlişkileri Ve Eylemleri Hakkında Gerçek Bir Hesaplaşmanın Önünü Açacak Bir Soruşturma Yerine, Darbe Girişimini İktidarın Belirlediği Sınırların İçine Hapsetmiştir.
15 Temmuz Girişimine Yönelik Yürütülen Soruşturmalar Sonucunda, Kalkışma Girişiminin Açığa Çıkartılması Bir Yana Pek Çok Yönüyle Girişim Karartılmaktadır. Meclis Araştırma Komisyonu’nun Hazırladığı Rapor Öncelikle Girişiminin Hem Tarihi Arka Planını Hem De Güncel İlişkilerini Ortaya Koymak Bir Yana, Onları Çarpıtmaktadır.
15 Temmuz Darbe Komisyonu Raporu, Tamamen Taraflıdır. Akp, 15 Temmuz Kalkışmasının Ortaya Çıkmasını Ve Hakikatin Bilinmesini Engellemiştir. 12 Temmuz 2017 De Dönemim Tbmm Başkanı İsmail Kahraman’a Sunulan “darbe” Raporu Mecliste Okunmadı. Akp Okunmasından Bile Rahatsız Oldu.
Akp Hükümeti Çok Eksiklikleri Ve Tutarsızlıkları Olmasına Rağmen, Raporun Tamamının Yayınlanmasını Engelledi Akp, Kalkışmanın Siyasi Ayağının Ortaya Çıkmasından Rahatız Oldu Çünkü, Akp’yi Kazıyınca Altında Cemaatle Olan İlişkiler Ortaya Çıkıyordu.
Siyasal İktidarın Başından Beri Kalkışmayı, Bütün Gerçekliğiyle Ve Çıplaklığıyla Açığa Çıkarma Gibi Bir Niyetti Yoktu. 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu Değil, Kapatma Komisyonudur. Akp – Gülen İşbirliğinin Ortaya Çıkmasından Korktular.
Akp, Kendisine Dokunabilecek Noktaları İse Karartmakta Ve Saklamaktadır. Akp’nin Amacı Gerçekleri Ortaya Çıkarmak Değil. Fakat Gerçekler Uzun Süre Bastırılamaz, Gizlenemezler. Hakikati Öldürmek Mümkün Değildir.
15 Temmuz’la İlgili Açığa Kavuşturulmamış, Üzerinde Şüphe Bulutları Olan Konular Var. Akp İktidarının Cemaatle İlişkileri Ayrıca Masaya Yatırılıp, Enine Boyuna Tahlil Edilmelidir. 15 Temmuz’la Gerçek Anlamda Hesaplaşmayan Bir Akp Var. Akp, Devletin Kılcal Damarlarını Ele Geçiren Gülenizmin En Büyük Müttefiki Olmaktan Dolayı Suçludur. Kimse Gülenist Yapının Türkiye’de Kalkışma-darbe Yapmaya Soyunacak Kadar Güçlenmesinin Sorumluluğunu, Başkalarının Üzerine Yıkarak Kurtulamaz. Kriminal Bir Yapıya Dönüşen Cemaatin/ Gülenist Hareketin Kimler Tarafından El Bebek Gül Bebek Semirtildiği Açık Ve Nettir.
Akp Genel Başkanı Erdoğan, İlk Günden Beri Darbe Girişiminin Ardındaki Gerçekleri Öğrenmek İçin En Küçük Bir Adım Bile Atmadı. Tbmm Komisyonu’nu Çalıştırtmadı, Akar Ve Fidan Gibi Kamu Görevlilerinin Bu Komisyona İfade Vermeleri İçin Israrcı Olmadı.
Kalkışmayı Fırsata Çevirdiler. Otoriter Rejiim Kurmaya Çalışıyorlar
Temmuz 2016 Hain Kalkışma Girişimini Fırsata Çeviren, Kendi İktidarını Güçlendirmek İçin Kullanan Bir Akp İktidarı Var. Cemaat’in Önünü Açanlar, Devlet Kurumlarını Cemaat Kadrolarına Teslim Edenler, Şimdi “darbeyi” Bastırdık Diye Nutuklar Atıyorlar, Açıklamalar Yapıyorlar.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kalkışmanın Yaşandığı 15 Temmuz 2016 Gecesi İstanbul Atatürk Havalimanı’nda Yaptığı Açıklamada, “şu Anda Bu Çıkış, Bu Hareket Allah’ın Büyük Bir Lütfu. Bu Tertemiz Olması Gereken Tsk’nın Temizlenmesine Vesile Olacak Bir Harekettir” Demişti.
Çok Yönlü Karanlık Binali Yıldırım İse Katıldığı Bir Programda 'bugüne Kadar Hoşunuza Gitmeyen, Sizi En Çok Zorlayan Proje Neydi?' Sorusuna Gülerek “yani Hoşuma Gitmeyen Proje 15 Temmuz. Keşke Olmasaydı” Diyerek Gülerek Cevap Vermişti.
Erdoğan Ve Akp İktidarının Önceden Bilgisi Olduğu İddiaları Da Kamuoyunda Dile Getirilmektedir. Gerçi Erdoğan Kalkışmayı, “sır Küpüm” Dediği Hakan Fidan’dan Değil “eniştem Ziya’dan” Öğrendim Diyor.
Bugün "15 Temmuz'dan Kim Faydalandı?" Sorusuna Verilecek Cevap Bellidir! 15 Temmuz Kalkışması Olmasaydı, Cumhurbaşkanlığı Sistemi Adı Altında Saray Rejimi İnşa Edilemezdi. Adına ‘başkanlık Sistemi’ Denilen Antidemokratik Bir Sisteme Geçilemezdi. Üç Yıllık Partili Başkanlık Sistemi Her Alanda İflasla Sonuçlandı. Yargı Bağımsızlığını Kaybetti, Devlet Kurumlarının İçi Boşaltıldı, Hak Ve Özgürlükler Her Alanda Kısıtlandı.
15 Temmuz Kalkışmasının Karanlıkta Bırakılmak İstenen Yanlarına Dair Sorular Sormamız, Boşa Değil. 15 Temmuz, İktidarını Kaybetmek Üzere Olan Akp'yi Kurtarmış, Bir De Rejim Değişikliği Yapma Fırsatı Vermiştir. 15 Temmuz Kalkışması, Türkiye İçin Bir ‘felaket’ Oldu; Ancak Bu Felaket, Demokratik Parlamenter Sistemi Ortadan Kaldırmak İçin Bir ‘fırsat’ Olarak Kullanıldı.
15 Temmuz, Erdoğan'ın Kendi Deyişiyle, Allah'ın Bir Lütfu Oldu. Çünkü Eli Güçlendi. Türkiye'de Otoriter Rejim İnşa Etmeye Çalışan İktidar Partisi, 15 Temmuz Kalkışmasını Bunun İçin Bir Fırsata Çevirdi.
Darbelerin Panzehiri Tam Demokrasi, Özgürlük, Demokratik Hukuk Devletidir
Darbelerin Panzehiri Otoriterleşme, Hukuksuzluk Değil, Demokrasi Ve Özgürlüktür! Darbelerin Ve Yarattığı Tahribatın Panzehiri Demokraside Aranmalıdır.
Darbelerin Panzehiri Demokrasi Ve Özgürlüklerin Genişletilmesidir.
Darbelerin Panzehiri Şartsız Demokrasi, Hukukun İşlerliğidir. Ancak Bugün Darbe İle Mücadele Demokrasi İle Mücadeleye Dönüştü.
Darbelerin Panzehiri Sivil Anayasa, Demokratik Siyasetin Ve Toplumsal Adaletin Güçlendirilmesidir.
Darbeyle Kalkışmalarla Cuntalarla Mücadele, Güçlü Bir Demokrasiyle Beraber Şeffaf Ve Hesap Verebilir, Siyasi Ve İdari Bir Sistemin İnşasıyla Mümkündür.
Demokrasiden, Anayasal Özgürlüklerden Korkanlar, Otoriter Zihniyete Sahip Çevrelerdir. Apoletli Ya Da Sivil Darbelerin Önüne Geçmenin Yolu Kesintisiz Demokrasi Ve Hukuk Devletidir.
Dolaylı Ve Doğrudan Darbe İmasında Bulunan Siyasal İktidar Otoriter–parti Devletini Daha Fazla Güçlendirmenin Peşindedir. Darbelerin Panzehiri Daha Güçlü Hukuk, Demokrasi Ve Güçlü Parlamenter Demokratik Sistemdir. Yaşadığımız Yüz Yılda Hiçbir Otoriter Ve Darbeci Zihniyetin Yeri Yoktur, Halkın İradesi Esastır.
Demokrasinin Tesisi Ve Hukukun Egemen Kılınması Darbe Ve Darbecilere ‘bir Daha Asla’ Demenin Yolu Adalete, Demokrasiye Ve Çoğulculuğa Sahip Çıkmaktan Geçiyor. Darbe Demek Demokrasi Düşmanlığı Demektir. Darbe Demek İnsan Hak Ve Özgürlüklerinin Yok Sayılması Demektir.
Askeri Darbelerin Panzehiri Gerçek Bir Demokrasi, Adil Bir Hukuk Devleti, Fikir Ve İfade Özgürlüğü, Güçler Ayrılığı İlkesi, Güçlü Bir Parlamenter Demokrasidir.
Dün Askeri Vesayet, Bugün Saray Vesayeti
Kalkışmaya Varan Süreç, Akp İle Cemaat Arasında On Yıl Süren “balayının” Son Bulmasının Kaçınılmaz Sonucuydu.. Girişilen Karşılıklı Hamlelerden Sonra, Devleti Yöneten Konumda Olmanın Avantajını Kullanan Akp, Devlet Desteğiyle Cemaati Yendi.
Cemaatle Kavgaya Tutuşunca Düzenin Farklı Güçleriyle İttifaklar Kuran Akp, Mhp İle Olan Ortaklığını “cumhur İttifakı” Adı Altında “resmi” Hale Getirdi. Akp, 15 Temmuz’u Otoriter Rejimi Tahkim Etmenin İmkanı Olarak Kullandı. Anayasayı Değiştirdi, Tek Adam Rejimini Kurdu.
15 Temmuz 2016’da Gerçekleştirilen Kalkışmayı “allah’ın Lütfu” İlan Eden Tayyip Erdoğan’la Destekçileri Aradan Geçen 9 Yılda Ülkeyi Otoriter Rejime Sürüklediler. 15 Temmuz, Tek Adamlığa Dayanan Bir Hukuk Dışılığı Ve Demokratik Gerilemeyi Doğurmuştur. Bu Gerilemeyi Durduracak Tek Yol, Hukuk Ve Demokrasidir.
Dün Askeri Vesayet, Yargı Vesayeti Vardı. Bugün İse Parti Vesayeti, Saray Vesayeti Var. Demokrasi Üzerindeki Her Türlü Vesayeti Ortadan Kaldırmakla Övünen Akp, Kendi Vesayet Düzenini Kurmuştur. Türkiye’deki Birçok Kurum Ve Kuruluş, Akp İktidarının Siyasi Birer Temsilciliği Haline Gelmiştir. Akp İktidarının Etrafında Kümelenmiş Bir Çıkar Grubu, Hiçbir Hukuki, Ahlaki Ölçü Tanımıyor. Akp İktidarı, Hukuk Devletini Ve Güçler Ayrılığı İlkesini Ayaklar Altına Almış, Yasama, Yürütme Ve Yargı Organını Kendine Tabi Hale Getirmiştir.
Parti Devlet Bütünleşmesi Otoriter Rejimlerde Olur
Türkiye Otokratik Bir Yönetim Altındadır. Parti-devlet Bütünleşmesi, Otoriter Rejimlerde Olur. . Demokrasilerin Karşıtı Olarak, Otokratik Yönetimlerin En Belirgin Özelliği Egemenin/egemenlerin Yönetme Otoritesini Başka Bir Kaynaktan Değil De Doğrudan Doğruya Kendisinden/kendilerinden Alması, Bu Otoriteyi Kimseyle Paylaşmaması Ve Yaptıklarından Dolayı Kimseye Hesap Vermek Zorunda Olmamasıdır. Türkiye’de Yaşananlar, Hukuksuzluklar Ancak İstibdatla, Otokrasi İle Tek Adamla Yönetilen Rejimlerde Olur. Açık Veya Örtülü Darbe Ve Muhtıra Dönemleri, Artık Son Bulmalıdır. Dün De Bugün De Çare, Daima Demokratik Hukuk Devletinde Ve Özgürlükçü Demokrasidedir.
Demokrasiden Bahsetmek, Hukuk İstemek Hukukun Üstünlüğünü Savunmak “suç” Olarak Görülemez. Darbelere, Otoriter Yönetim Anlayışlarına Karşı Demokrasiyi Ve Özgürlükleri Savunmak Zorundayız. Ülkemizin Meselelerini Demokratik Siyasetle Ve Diyalogla Çözmeliyiz.
Ne Parti Devleti Ne Cemaat Devleti. Doğru Olan Savunulması Ve Sahip Çıkılması Gereken; Demokratik Hukuk Devletidir. Her Türlü Otoriter Ve Totaliter Rejimlere Karşı Çıkmak, Tavır Almak, Demokrasiyi Ve Hukuku Savunmak, Her Vatan Evladının Tarihi Görevidir.
15 Temmuz Şerrinden Bir Hayır Çıkarmak, Türkiye Demokrasisinin Üzerine Oturacağı Zemini Güçlendirmek Mümkündü. Ancak Akp İktidarı Tam Tersini Yaptı. Demokrasiyi Rafa Kaldırdı .demokratik Kurumları Yok Etti.
15 Temmuz Kakışmasının “kontrollü” Ya Da “şaibeli” Diye Tanımlanması Boşuna Değil. Zira, Halen Açığa Çıkartılmayan Birçok Karanlık Noktası Var. Örneğin Siyasi Ayağı Halen Gizleniyor.
15 Temmuz 2016 Hain Kalkışmasının Arka Planı Hâlâ Tam Olarak Aydınlatılamasa Bile, Özü Ve Hayata Geçiriliş Biçimiyle Demokratik Kazanımlarımızı Ve Demokrasimizin Geleceğini Dumura Uğratan Meş’um Bir Kalkışma Girişimidir Ve Lânetlenmelidir.
Cemaatler Asla Siyasallaşmamalı Siyasetin Arka Bahçesi Olmamalı!
Cemaatler, Toplumları Yönetmekle Değil, İnsanların İnanç Ve İrfan Dünyalarını Zenginleştirmekle Yükümlüdür. Cemaatler Asla Siyasallaşmamalı. Cemaatler Siyasetin Arka Bahçesi Olmamalı, Devleti Yönetmek Cemaatlerin İşi Olamaz. Cemaatlerin İşi Devleti, Devletin İşi Cemaatleri Yönetmek Değildir. Cemaatlerin Devletleşmesi Problemiyle Karşı Karşıya Kalıyoruz.
Bugün Karşı Karşıya Kaldığımız Sorun Budur. Tarikat/cemaat Özelliğini Kaybetmiş Birer Çıkar Şebekesine Dönmüş Bazı Yapıların Varlığı Bir Gerçektir. Devleti Ele Geçirmeyi Planlayan Yasa Dışı , Hukuk Dışı, Kirli , Karanlık Her Türlü Alçak Girişimlere Devlet Asla İzin Vermez. Devlet, Devlet Olmanın Gereğini Yapar. Yapmak Zorundadır Da.
Bir Cemaat Özelinde Devlette Kadrolaşmak Gibi Birşey Olmamalı, Olamaz. Devlette Görev Yapmanın Tek Bir Ölçüsü Vardır; Ehliyet, Liyakat
15 Temmuz'un Kahraman Şehitlerini Rahmetle Anıyoruz. Kabirleri Nur, Mekânları Cennet, Ruhları Şad Olsun!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.