Haber Erk İmtiyaz Sahibi İsmail Türk, bu hafta koronavirüs duası ile ilgili bazı açıklamalarda bulundu.

İsmail Türk açıklamasında, "Virüsten dünyada ölümler çok üzülüyoruz. Dünyanın pek çok ülkesinde karantinalar. teyakkuzlar deva etmekte. Ama İslam dünyası ve ülkemizdeki din istismarcıları fırsatı bulurlarda kaza yaparlar mı? Efendim virüs duası varmış. Virüs duası icat etmişler."

"Mantıken dualar Kur'an yolu ile bize intikal ettiğine göre bu Kur'an'ın indirildiği tarihlerde koronavirüsü olmadığına göre bu virüsün duasını nereden uydurduklarını tabi ki merak ediyoruz. Siz de merak edeceksiniz. İşin mizahi tarafını bir kenara bıraktığınızda virüse dua okuyanlar boş durmadılar. Yanmaz kefen bezi imal ettiler. Buna inanan yakınen tanıdığım insanlar var. Bu nasıl bir şeydir diyor?"

"Diyorum ki böyle bir saçmalık olmaz! İşin manevi boyutu var, ruhani boyutu var. Mezardaki ceset tırnaklarınızı kesip attığınız ne ise o da odur. Yanma, yanmama gibi bir şey yoktur. Töbe de diyor bana! Bu yanmaz kefen senin gibi insanlara zaten nasip olmaz. Bu mübarek insanlara nasip olur. Onlarda yanmazlar diyorlar."

"Bununla da kalmıyorlar! Mezarlar, mezarların içi dışı evler gibi artık. Işıklı mezar, klimalı mezar, cenaze törenleri, cenaze öncesi, cenaze sonrası… İstismar alanı olabildiğince açık. İnsanlarımızın dini duygularını bu şekilde istismar etmek insanları gerçek din anlayışından uzak etmektedir."

Virüs Duası Diye Bir Şey Yok

"Virüs duası gibi bir şey olmayacağını tabi ki bilim adamları ve bu işin uzmanları açıklamalılar. Çünkü Türkiye'de ve İslam dünyasında bu hurafelere inanmaya hazır milyonlar var. Bunun örneği birçok tarikat, cemaat ve terör örgütü olan yapılanmalardır. Bir insanın önüne bu dindir, bu Allah'ın emridir tabusu ile gittiğinizde insanlar körüne körüne sorgulamadan, kendi dili ile okuyup anlamadan inanan insanlar bu tür tuzaklara daha kolay düşebilmektedirler."

"Din istismarcılarının panzehiri gerçek aydınlık sahibi din adamları olmalıdır. Bu aydınlanma önce okullarda sonra camilerde ve diğer sivil toplum örgütlerinde, gazetelerde, üniversitelerde devam ederek şekillenmelidir. Bu vesile ile diyoruz ki ahlaklı insanlar yetiştirmek isteyenler önce insanlarımıza yanlış kuralları öğretmek lazım. İnsanlarımız kısa yoldan zengin olmayı bir başarı ama alın teri kurumadan birinin maaşını vermemenin uyanık sanan bir zihniyetin içindeyiz."

"Bu zihniyeti insanlıktan uzaklaştıracak bütün kavramları yine yok edecek. Bu virüs duası ile bu programı kapatmış oluyoruz." ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilişim