CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Hayatı boyunca, sadece düşüncesini açıkladı diye insanları hapse atarsanız, bu yanlıştır. Dünyanın gidişine terstir" dedi. Kılıçdaroğlu, eski bakanlardan Fikri Sağlar’ın “Türbanlı bir hakimin hakkımda sağlıklı bir karar vereceğini düşünmüyorum” şeklindeki sözlerine sert tepki gösterdi: "Böyle bir ayrımcılığı asla kabul etmiyor ve doğru bulmuyorum."

Kılıçdaroğlu, yılın son gününü İstanbul’a ayırdı. CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile bir araya gelen Kılıçdaroğlu Kemerburgaz’daki “Atık Yakma ve Biyometanizasyon Tesisleri”nde incelemelerde bulunup, Hacıosman’daki Atatürk Kent Ormanı’nda yürüyüş yaptı. Kılıçtdaroğlu, daha sonra gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

CHP Lideri, "2021’den ne bekliyoruz?" sorusuna, "2020’de pek çok sorunumuz oldu; acılar yaşadık, depremler oldu, şehitlerimiz oldu. 2021 yılına hepimiz umutla başlayacağız. 2021 yılının acısız, güzel ve sağlıklı bir yıl olmasını, Covid-19’un artık ülkemizden ve dünyadan gitmesini istiyoruz. Çocuklarımız, okullara gitsinler, öğrensinler, sosyal yaşamın içinde yer alsınlar. Hayatın güzel olmasını istiyoruz ve diliyoruz. Bu akşam da bütün yurttaşlarımızın huzur içinde bir akşam geçirmelerini diliyoruz. En büyük arzumuz bu” diye karşılık verdi.

'BİNLERCE İNSAN, ÇÖP KONTEYNERLERDER BESLENİYOR'

Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ekonomik reformlardan söz ettiği, özgürlüklere değindiği ve sanatçılarla ilgili değerlendirmelerinin yer aldığı yeni yıl mesasıyla ilgili de şunları söyledi:

"2020’de, sadece pandemi süreci değil, depremler değil, ekonomi konusunda da kötü bir yıl geçirdik. Yoksulluk derinleşti. Malum, açık; binlerce insan, çöp konteynerlerden besleniyor. Dolayısıyla ekonomide ciddi bir değişime, ciddi bir dönüşüme ihtiyaç var. Yani faiz ve döviz ekseninden ekonominin kurtarılarak; üretim, yatırım ve istihdam eksenine dönmesi lazım. Eğer bunu yapabilirlerse, çok güzel bir şey yapmış olurlar. Milyonlarca üniversite mezunu bu ülkede işsizken, herhalde bunun bir sorumlusu vardır. O sorumlu, ‘Ben, milyonlarca işsize iş bulacağım. Ekonomiyi düzelteceğim, ekonomide reform yapacağım’ diyor. Bunları yaparsa, alkışlarız. Bu kadar basit. Keşke herkesin işi olsa. Keşke herkes rahatlıkla, huzur içinde çalışsa, üretse, alın teri dökse, kazandığı parayla akşam evine huzur içinde dönse. Bizim de en büyük arzumuz bu. Bunu vadediyor ve gerçekleştiriyorlarsa, benim de görevim onları alkışlamaktır. Ama bunu yapmıyorlarsa, kimse kusura bakmasın ben o zaman eleştiririm. Yani Londra’daki bir avuç tefeciye değil, bu ülkenin insanlarına çalışacaklar. Eğer akılları başlarına gelmiş, ‘Artık biz faizcilere değil, tefecilere değil, kendi halkımıza, kendi işsizimize çalışacağız. Onlara istihdam yaratacağız’ diyorlarsa, benim başımın üstünde yerleri vardır.”

'TÜRBAN AYRIMCILIĞINI ASLA KABUL ETMİYOR VE DOĞRU BULMUYORUM'

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin "Sık sık, ‘Türban gündemden kalkmalı, başörtüsü konuşulmamalı’ diyorsunuz. Sayın Fikri Sağlar’ın dün bir yorumu oldu, 'Türbanlı bir hakimin hakkımda sağlıklı bir karar vereceğini düşünmüyorum' şeklinde. Siz böyle bir düşünceyi paylaşır mısınız?" sorusu üzerine de şunları dile getirdi:

"Nasıl paylaşırım arkadaşlar? Çağın neresindeyiz biz? Kişi, başörtüsü takar, takmaz. Bu onun tercihidir. Peki benim görevim nedir? Onun tercihine saygı duymaktır. Hakim, hukukun üstünlüğü ve vicdanı kanaatine göre karar verirse, adaleti yerinde dağıtırsa, gerçek anlamda hakimdir. Başımın üstünde yeri vardır. Başörtüsü takıp takmaması ayrı bir şey. O, onun yaşam tarzıdır. Buna benim saygı duymam lazım. Ben, saygı duyarken gerçek anlamda adalet dağıtmasını bekleyeceğim. Adalet dağıttığı sürece hiçbir sorunum yok. Bizim Parti Meclisi’mizde de üstelik hukuk mezunu arkadaşlarımız var. Görev yapıyorlar. Böyle bir ayrımcılığı asla kabul etmiyor ve doğru bulmuyorum.”

Editör: TE Bilişim