MHP Genel Başkan adayı Meral Akşener, İstanbul Avcılar'da düzenlenen "hayır" etkinliğinde konuştu. Ülkücüler salona sığmayınca program dışarıda devam etti.

Vatansevenler Derneği'nin düzenlediği "Milli İradenin Önemi" programı şehitler için saygı duruşu ve ardından İstiklal Marşı'nın okunması ile başladı. 

İşte Akşener'in konuşmalarından satır başları:

"Sizden ilk ricam bu yolda benim için slogan atmayın. Biz bu yola bir bütün olarak yola çıktık. Benim gittiğim her yerde ampuller patlıyor o yüzden ne olur ne olmaz diye gaz lambamla geldim. Bu salona sığmıyoruz ve dışarıda burada bulunanların en az üç katı kadar kardeşim var. Ben diyorum ki kimse için sorun olmazsa dışarıda konuşalım."

"O CUNTACILAR KADAR MİLLETE SAYGINIZ YOK"

"Buradan bir kez daha değerli dernek başkanlarımı kutluyorum. Bu günlerde Meral Akşener'i çağırmak yürek ister. Yolda gelirken afişler gördüm. 'Hakimiyet Milletindir' yazıyordu. Hakimiyetin milletin olduğunu kabul ediyorsak -referandumda 'evet' diyenleri başımızın tacı ettiğimiz gibi 'hayır' diyenleri de asla hain yerine koyamayız. O nedenle iktidar imkanları ile çıkıp konuşanlar, medya ve para gücünü saçanlar, buradan sizlere bir çağrıda bulunmak isterim: OHAL şartlarında 'hayır' deme cesaretini göstererek referanduma gidiyoruz. Ben 12 Eylül'ü gördüm. Bu cuntacılar ne bana, ne babama dokunmadılar. 82 Anayasası için referanduma gittik. O dönem 'hayır' diyenleri tutuklamadılar. Demem o ki, parayı kullanıyorsunuz ve iftiralarla bir milleti hainlikle suçluyorsunuz. O cuntacılar kadar bile millete saygınız yok. Bırakın bizim vergimizle harcadığınız paraları. Gelin sahaya, meydana eşit biçimde yarışalım ve çıkan sonuca birlikte saygı duyalım. 16 Nisan akşamı iradenizle 80 milyon kere ‘hayır’ diyeceksiniz ve Türkiye’nin her yerinde huzur hakim olacak"

"BURADAN MEYDAN OKUYORUM!"

"Bugün hukukun üstünlüğü, adalet ve ahlak gitti. Kararname devleti olduk. ‘Hayır’ derseniz 16 Nisan akşamı göreceksiniz ki adalet tecelli edecek. Göreceğiz ki, o iktidar sahipleri bu ‘hayır’ karşısında gerekeni yapmak zorunda kalacaklar. Sayın Cumhurbaşkanı'na sesleniyorum: Siz rekabeti severdiniz, hadi gelin bırakın forsu, çıkın Saray'dan ve gelin aramıza. Eşit şekilde yarışalım. Gittiğim her yerde ampuller patlıyor ama patlak ampuller bizi yıldıramaz. Çünkü sizler cesaretin adısınız, çünkü sizler Türk Milletisiniz..."

"Bahçeli, başkanlığı gündeme getirirken dedi ki; 'Cumhurbaşkanını suç işlemekten koruyalım. Fiili durumu, hukuki duruma getirelim." Bunun üstüne AKP ile taslak oluşturdu. Yeni  anayasaya ihtiyaç var ama önce gelin seçim yasasını değiştirelim ve seçime gidelim. Tamamen milletin seçtiği bir meclis oluşturalım. O hükümetle anayasa oluşturalım. Bundan kaçtılar çünkü siyasi partiler yasasını değiştirmeye yanaşmadılar. Şimdi bir teklifte daha bulunuyorum. Madem Bahçeli’nin teklifi anayasal suça engel olmaktır; Sayın Cumhurbaşkanı 16 Nisan’dan sonra çıkın meydanlara, partili seçime gidelim. Buradan size meydan okuyorum. Kadın halimle korkmuyorum da erkek halinizle mi korkuyorsunuz. Halkın arasına gelin…"

"BAHÇELİ'NİN KOLTUĞUNUN BEKA SORUNU"

"Bizim devlet adamı dediğimiz kişilerin karşısında PKK’lılar oturdu. O zaman beka sorunu yoktu Şimdiki beka sorunu, nedir anlatmak zorunda kalacaksınız. Her yerde soracağım bunu size. Oslo’da, Habur’da, Dolmabahçe'de yapılan görüşmelerde bebek katilinin verdiği teklifin okunduğu dönemde, beka sorunu yokken bugün var. Evet bir beka sorunu vardır. O da Sayın Bahçeli'nin koltuğunun beka sorunudur. 

"Bütün bunlarla birlikte bir yalan söyleniyor milletime. Hepiniz cep telefonlarını çıkaracaksınız. Bu ülkenin bekası için herkesten ‘hayır’ isteyeceksiniz. Sayın Cumhurbaşkanı... Bizleri sevmeyebilirsiniz. 28 Şubat karanlığındaki gibi size yalakalık yapanlar yarın bir karanlık olduğunda yok olacaklardır. Onun için diyorum ki, size bu ülkede güçlüler muhtar olamazsın dedi. Bu millet sizi önce başbakan sonra Cumhurbaşkanı yaptı."

"Sayın Abdullah Gül, sizin ayağınıza hangi prangayı taktı? Bunu anlatın. Biz alt tarafı bir kurultay yapmak istedik. Siz bunun üzerine ülkenin başbakanını değiştirdiniz. Görülüyor ki sizin ayağınıza pranga vuran yok. Şimdi burayı dolduran aziz hemşerilerime anlatmak zorundasınız. Bu prangalar dış dünyadansa, Putin'den, Merkel’dense söyleyin ve biz o prangaları Türkiye adına, sizin adınıza kırıp atalım. Köprü yapmak hizmettir amenna.

"80 MİLYON KERE 'HAYIR'"

'Çanakkale geçilmez' diyorlardı, 'biz geçiyoruz' dediler. O lafın arkasında bir vatan sevdası vardı Çanakkale geçilemedi. Başbakan şimdi diyor ki, 'Geçilmez diyorlardı geçtik' Sizin tarih bilginiz eksik. Biz hareketimizi Çanakkale’den başlattık. Bayrağımızı avucumuza aldık ve dedik ki: ‘Çanakkale geçilmez. Biz kararlıyız. Bu Vatan için kurban olmaya geldik. Ne yaparsanız yapın, ne iftira atarsanız atın engel olamayacaksınız.' Gelin bu milletin kutsallarını yerle bir etmeyin. Sayın Bahçeli dedi ki: 'Birlikte anayasa hazırladık.' Sayın Cumhurbaşkanı da bunun üzerine 'hayalim olan tasarı' geliyor diye konuştu. Şimdi de Bahçeli kandırıldı. Gerçeğin ne olduğunu millet bilmek istiyor. Bu mesele devletin bekası için midir? Cumhurbaşkanı'nın hayali için midir? Biz kandırılmayacağız ve 16 Nisan’da 80 milyon kere ‘hayır’ diyeceğiz."

Editör: TE Bilişim