2023 de yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminin ısınma turları hız kesmeden ve her gün daha bir gerçeklikle sürüyor.

6 siyasi parti bir masada toplanmış ama seçimi kazanmaya yetmediği görülüyor.

Siyaset bir al ver şeklinde organize edildiği için seçimi kazanmaya yeterlilik olarak gördükleri HDP’nin kapısını çalacakları net olarak belli oldu.

Artık biliyoruz ki masa 6 parti değil 7 partiye çıktı.

7’nci partide kazanmaya yetmezse ne olacak, kime müracaat edilecek, kime ne vaat edilecek.

2000 yılından önce yapılan seçimlerden sonra bir parti tek başına iktidar olmamışsa koalisyon kuracak partiler devletin bakanlıklarını, genel müdürlüklerini koalisyon görüşmelerinde paylaşırlardı.

Ak Parti-MHP’nin getirdiği başkanlık sisteminde devletin bakanlıkları ve genel müdürlükleri seçimden önce paylaşılacağa benziyor.

Bu bağlamda 2023 seçimine girecek CHP’nin HDP’ye göz kırpıp üstü örtülü bakanlık teklif ettiği görülüyor.

HDP’li bir bakan olabilir mi? HDP Milli Güvenlik Kurulunda temsil edilebilir mi?

HDP’li bir bakanın Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli kararlarının alındığı, çok önemli devlet sırlarının paylaşıldığı bir kurumda Türk milleti kendisini ne kadar güvende hisseder.

HDP emperyalizmin hizmetinde bir parti olmanın dışında Türkiye’nin 40 yıldır devlet ve millet olarak savaştığı bir terör örgütünün legal görünümlü siyasi partisi.

Hiç kimse “HDP legaldir, meclistedir, meclis başkanvekilliği vardır, milletvekilleri belediye başkanlıkları vardır” demesin.

İcraatın içinde olmak başka, söylemde kalmak başka.

Birisi “Bir Kürt bakan olmasın” derse herkesten önce biz karşı çıkarız.

Eğer toplumumuzun fakirliğine, acılarına, güvenliğine bir inandırıcı reçete sunabiliyorsa, Anadolu coğrafyasına vatanım, Ay yıldızlı şanlı bayrağımıza bayrağım diyorsa, bu topraklarda birlikte bir gelecek planlıyorsa bakanın Kürt veya Türk olmasının çok bir önemi yoktur.

Orada ancak liyakat aramalıyız.

Fakat Türk milletine savaş açmış PKK’nın uzantısı olmuş bir yapının değil bakanı bizim devletimizde odacısı bile olmamalıdır.

HDP eski genel başkanı Selahattin Demirtaş “Bir Kürt olarak benimde Ankara’da, Trabzon’da Türkler kadar hakkım var” demiş.

Kürtlerin Ankara’da, Trabzon’da Türkler kadar hakkı var ama Türk milletine savaş açmış PKK’nın kravatlı kolu olan ihanet şebekesinin Hakkâri’de, Şırnak’ta dahi hakkı yoktur.

CHP Van’ın Çatak ilçesinde veya Şırnak’ın Beytülşebap ilçesinde yaşayan liyakati yeterli bir T.C vatandaşına bakanlık teklif edebilir.

Seçimi kazanırsa kuracağı kabinede dilediği kadar Kürt bakan istihdam edebilir.

Ama bugünden HDP’ye bakanlık teklif edilmesi gerek HDPPKK’nın hamisi, koruyucusu, destekçisi ABD’ye gerekse terörün odağı Kandil dağına gerekse Kuzey Suriye’de oluşturulan ve 70 bin silahlı askere sahip ordusu bulunan PYD’ye, gerekse Türkiye içindeki PKK uzantılarına bir mesaj gönderme isteği olduğu görülmektedir.

Osmanlının son zamanın dada Bugünkü Amerikancılar gibi İngilizciler vardı ve sürekli Osmanlının yöneticileri onlardı.

Sonunda bir İngiliz denizaltısı ile yurdumuzdan kaçmak zorunda kaldılar.

Türkiye’deki Amerikancılara çok yakın bir örnek daha verelim.

Taliban’ın iktidara geldiği Afganistan’da ABD işbirlikçilerinin uçaklara sinekler gibi yapıştıklarını, fazlalıkların uçaklardan nasıl atıldıkları görüntülerini arama motorlarından defalarca izlesinler.

Sonunda emperyalistler mutlaka kovulur.

İşbirlikçilerin önce yüzlerine tükürülür… Sonra…