Dün ajanslardan iki Sayıştay ve bir Yargıtay haberi geçti. Türkiye’de ki; at izinin it izine karıştığı bir ortamda yine de iyi ki ülkemizde bir Sayıştay var, bir Yargıtay var diyorum.

Sayıştay raporunda; Saray’ın bir günlük giderinin 10 milyon TL olduğunu tespit etmiş. Sevgili okuyucularım. İktidar bir yıl önce tüm kamu kurum ve kuruluşlarını bağlayacak tasarruf tedbirlerini işleme koymuştu. Ancak bu tasarruf genelgesi beli ki, iktidar ve mensuplarını kapsam dışında bırakıyor. Düşünsenize Saray’ın günlük harcaması 10 milyon TL.

Bu tasarruf genelgesi gereği iktidar yanlı belediyeler istediği gibi gazete ve dergilere istediği gibi reklam verebiliyorlar. İstedikleri gibi israfa yönelik harcama yapabiliyorlar.  Ama muhalefete ait belediyelerde bir kuruş dahi reklam vermek yasak. Bu bir çifte standart değil kırk standart olarak okunabilir.

Sayıştay’ın yayınlanan ikinci raporunda ise; “Türkiye’nin Nasıl Yağmalandığı” ifade ediliyordu.

Haber Şöyle:

138 devlet kuruluşu vakıf ve derneklere yapılan yardımları gizlemiş. Sayıştay Türkiye’nin nasıl yağmalandığını açıkladı. Yiyorlar yiyorlar doymuyorlar

Haberin manşeti böyle idi. Detaylarında daha ayrıntılı bilgiler mevcuttu. Devletin mali işleri denetlemekle görevli bir kuruluşu eğer böyle bir gizli harcamayı ortaya çıkarabiliyorsa, çıkarılamayan veya Sayıştay’ın incelemediği kuruluşlarda bilinmez neler neler oluyordur.

Sayıştay’ın bu can sıkıcı haberlerinden sonra vatandaşları rahatlatacak bir Yargıtay kararından bahsetmek istiyorum.

Yargıtay milyonları ilgilendiren bir emsal karara imza attı.

Haber Şöyle:

Yargıtay, milyonlarca tüketiciyi yakından ilgilendiren emsal niteliğinde bir karara imza attı. Yargıtay, cihazların garanti süresi dolduktan sonra ağır ayıptan dolayı kullanılamaz hâle gelmesi durumunda da tüketici haklarının geçerli olduğuna hükmetti.

Yargıtay’dan milyonlarca tüketiciyi ilgilendiren emsal karar: Garanti süresi dolan ağır ayıplı cihazın parası istenebilecek

 

Sayıştay’ın can sıkan haberlerinden sonra Yargıtay’ın bu kararı okuyanda bir rahatlama getirdiği inancındayım. Düşünsenize, bir cihaz alıyorsunuz garanti süresi bitmiş ama kullanıcıdan kaynaklanmayan bir kusur ortaya çıkıyor. Sana diyorlar ki garanti süresi dolmuş bizim yapacak bir şeyimiz yoktur. Yargıtay işte bu problemi kökten çözmüş durumda. Garanti süresi dolsa bile ayıplı bir kusurdan satıcının sorumlu olduğuna karar verdi.

Bu ülkede her şeyin dejenere olduğu, at izinin it izine karıştığını son zamanlarda daha fazla ifade eder olmuştuk. Ancak Sayıştay’ın yapılan usulsüzlük ve yolsuzlukları ortaya çıkarması, Yargıtay’ın insanları rahatlatacak konulara karar vermesi insanı az da olsa geleceğe dair ümitlendiriyor.

BU ÜLKEDE İYİKİ DE BİR SAYIŞTAY VAR, İYİKİ BİR YARGITAY VAR.

NE MUTLU TÜRKÜM VE MÜSLÜMANIM DİYENE VE DİYEBİLENE