Habererk Genel Yayın Yönetmeni İsmail Türk TV5’te katıldığı canlı yayında gözaltına aldığını duyurdu.

Abdullah Aydın Demir’in sunduğu TV5’te yayınlanan “Bi Düşünmek Lazım” programına Habererk Genel Yayın Yönetmeni İsmail Türk Skype bağlantısıyla katıldı.

Abdullah Aydın Demir “Yapılan anketler ve kamuoyu yoklamalarında veriler adalete olan güvenin azaldığı noktasında vurgular yapıyor. Gazetecilerin de tutuklandığı bir gündem var.  Libya'da vefat eden MİT mensubunun ifşa haberi ile ilgili.  Şimdi hem adalete olan güven terazisi ile birlikte bugünkü süreçte bunları nasıl değerlendiriyorsunuz” diye sordu.

İsmail Türk bir paylaşımı rettiwt ettiği için gece evinden alındığını ve altı gün gözaltında kaldığını söyledi.

Türk şu ifadelerle soruya cevap verdi “Gazeteciler bugün tahliye olmuşlar. Geçmiş olsun. Şimdi gazetecilere baskı var mı?  Türkiye'de baskı var mı? Bunların üzerine konuştuğumuz zaman, çok çeşitli şekilde suçlanıyoruz. Türkiye'de başka bir şey daha var. Başınıza bir şey geldiğinde bunu duyulması için bu adaletsizliğin duyulması için şöhretli mi olmak gerekiyor? Bilmiyorum. 

Gazetecilere baskı var mı?

Ben kendimden örnek vereyim geçen yıl evimde sabaha karşı kapı çalındı polis geldi. On, onbeş Polis.  Beni evden aldı. Suçum ne soruyorum “bilmiyoruz gizli”

Neyse Beykoz Emniyetinde öğreniyoruz “Bir twetti rettiwt”lemekten dolayı gözetim altına alınmışım.

Ankara savcılığının talimatıyla. Devlet o kadar masraflar yapıyor Ankara'ya intikal ettik orada 6 gün gözetim altında kaldım.

Sonunda savcının karşısına çıkmadan “Buyurun gidin dediler” dedim ki” beni çağır saydınız ben gelirdim” benim rettiwt yaptığımı iddia ettiğiniz suç işkence ile ilgili.

“İşkence İnsanlık suçu. Türkiye uluslararası sözleşmelere imza atmış. Zaten işkenceyi herkes kınamak zorunda. Siz polis olarak, savcı savcı olarak, hakim hakim olarak, kaldı ki tweetim kapalıydı.Böyle bir şeyi paylaşamadım.  Ama şimdi açayım sizin yanınıza paylaşayım.  Yeniden bu suç işleyeyim.”dedim

Polisler “Bizim yapacak bir şeyimiz yok biz emir kuluyuz” demişlerdi.

Evet 6 günün sonunda bir rapor verildi.  “İsnat edilen suç işlenmemiştir” diye.  Ben bir gazeteci olarak bunu yaşadım. Varın gerisini siz düşünün.

 Şimdi içerideki gazetecilere baskı  var mı yok mu bilmem?  Ama o gazeteciler üzerinden herkese bir korku vermek isteniyor.

Yani bunlar 21 yılda bu güzel ülkemize buna ne kadar ihtiyaç var, niye böyle bir zafiyetimiz var bunu anlamak mümkün değil.  Ama inşallah güzel olur diyoruz. Ne diyelim bu hatalardan ülkemizi yönetenler ve bu işlerden sorumlu olan herkes payını alır.  Bu yakışmayan şeyler ülkemize reva görmezler diyorum.” dedi.