Habererk.com Genel Yayın Yönetmeni İsmail Türk, AKP hükümetinin ülkeye yeni sığınmacıların getirilmesi için hazırlıklar yaptığı iddialarına ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Türk, sığınmacıların Türkiye’ye nasıl ve neden getirildiğini açıkladı.
Mavi Karadeniz TV’de Gizem Fidan’ın gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Türk, bürokratik kaynaklara dayandırılan Türkiye’ye 10 bin yeni Afgan sığınmacının getirilerek Karadeniz bölgesindeki illere yerleştirileceği yönündeki iddialara açıklık getirdi. Türkiye’de ilk olarak Yunanistan’dan başlayan ve bugün tehlikeli boyutlara ulaşan göçlerin kronolojisini anlatan Türk, şunları söyledi:
“SIRT ÇANTALARINA UYUŞTURUCU KOYUP TÜRKİYE’YE GÖNDERİYORLAR”
“İklimden doğan bir göç var, bir de terörden, savaştan doğan göç var. Yani çeşitli sebeplerle göçler yaşanıyor. Türkiye, bir tampon bölge, güçlü ve zengin bölgelerin koruma duvarı gibi bir hale getirildi. Bu sadece bugünün sorunu değil. Bunu sadece AKP’ye yıkmak da doğru değil. Ama en büyük zarar vereni AKP döneminde. BOP eş başkanlığı hevesiyle başlayan, ‘Kardeşim Esad’dan düşman Esad’a, Orta Doğu’daki Amerika’nın emperyalistlerin yapmak istediği devrimlere alt yapı oluşturmak, son olarak da Taliban’a karşı başarısızlığa uğrayınca devam etti. Rusya’dan sonra Amerika’da orayı terk edince işbirlikçi Afganları Amerika’ya getirmek için kişi başına 10 bin dolara mal olacakken kişi başına bin dolar maliyetle, ceplerine 1000-2000 dolar ile bir kilo da uyuşturucu koyup sırt çantasıyla İran üzerinden Türkiye’ye gönderdiler.
Esad Arap Birliği’ne katıldığında ‘Ben Türkiye ile Türkiye topraklarından çekilmeden görüşmem’ dedi. Eğer Suriye devleti terör ile ilgili tedbirleri alabiliyorsa bu anlaşmalar yapılır ama bunların hepsi 1 seneye sığacak şeyler değil. Bu sürecin başlatılması bile güzel.
Şimdi tutturmuşlar bir ‘ensar’, ‘muhacir’ hikayesi. 10 milyon ensar mı olur, muhacir mi olur? Karşı çıkınca gavurlukla, zındıklıkla suçluyorlar. İnsanlar bu yüzden konuşamıyor, gerçeği söyleyemiyor. Siyasi partilerin hangisine güvenelim. Bir partiye karşı çıkıyorum, benim partim gidiyor bana sormadan onunla anlaşma yapıyor. ‘Ben bunu Cumhurbaşkanı seçeceğim’ diyorum ertesi gün gidiyor Cumhurbaşkanının deyimiyle diğerinin elemanı oluyor. Pazartesi nasıl bir Türkiye’ye uyanacağız bilmiyorum. Ama herkes mutlaka sandığa gidip oy vermeli.”
Gençlere de öğütler de veren Türk, “Yurt dışına giderim, orada mutlu yaşarım, çocuklarımı yetiştiririm gibi fantastik, romantik şeylerden uzak durun. Kendi cehenneminizden başkalarının cennetine gidip sahip olamazsınız. Yurt dışında yaşayan insanların çoğu mutlu değil. Yurt dışında çalışan insanların çocukları 15 yaşında uyuşturucu batağına düşüyor. Orada kendi hayatınızı izole etmiş olursunuz. Avrupa açık hapishanedir. 1 hafta güzeldir. Kalın 1 sene de görün. Orada iş yapanlara bir şey demiyorum ama burada dar gelirliden, memurdan daha güzel hayatı olanlar burada demokrasi yok diye gitmek yerine, burayı cennet yapma mücadelesine katılsınlar. Biz vatanımızı cennet yapmak için mücadele etmeliyiz” ifadelerini kullandı.
