Bir söylenti dolaşıyor.
Kıbrıs’ta öldürülen Halil Falyalı oteline gelip kumar oynayan, konaklayan Türk siyasetçilerin 45 kasette kayıtlarını almış.
Sayın cumhurbaşkanımız bu 45 kasetin varlığından tedirgin olmuş ve Kuzey Kıbrıs büyükelçimizi kasetlerin bulunması için görevlendirilmiş.
Maaşını Türk milletinin ödediği Türkiye’nin Lefkoşe büyükelçisi mafyanın çektiği iddia edilen 45 kasetin peşine düşmüş.
Hangi yolla olduğu belli olmayan bir şekilde 45 kaseti bulmuş ama kırkını teslim etmiş en ilginçleri olan beşini kendisine ayırmış.
Tabi bu arada teslim ettiği 40 kasetin birer kopyasını da kendisine saklamış.
Tabi olay ortaya çıkınca maaşını Türk milletinin ödediği Türkiye’nin Lefkoşe büyükelçisi merkeze alınmış.
Bu arada öldürülen mafya lideri Halil Falyalı’nın kasetleri kendisini korumaları karşılığında MOSSAD ve CIA ya verdiği öğrenildi.
Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan, Kıbrıs Rum kesimini tanıyarak birer büyükelçi atadılar.
Aynı Türk devletleri Türkiye’nin Kıbrıs’ta işgalci olduğu BM kararına imza attı.
Sadece bir Orhangazi köprüsü parasına yani 12 milyar dolara.
3 Türk devletini bu davranışına Türkiye’nin hiçbir tepkisi olmadı.
Ne bir kınama ne bir açıklama.
Türkiye devleti bu olayı sanki olmamış gibi görmezlikten geldi.
İktidar yancısı PKK DEM’lileri gün boyu arıyor, hatırlarını soruyor, katilleri hoş tutmaya çalışıyor.
İşi bu ona verilen görev bu .
Görev adamı.
İktidarı Türk devletlerinin Rum kesimini tanımasına ses çıkaramayacak , kıpırdayamayacak noktaya getiren olgunun Kıbrıs’ta MOSSAD’a teslim edilen kasetler olduğu iddia ediliyor.
Arızalı, teslim alınabilen, ülkesini satmaya meyilli yönetici tipinden bıktık.
Devletimizi , ülkemizi yönetecek insanları seçerken biraz dikkat edelim kardeşim …
