CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli arasında gerginliğe neden olan Uludere ziyareti tartışmasına MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın da katıldı. Yalçın, Uludere ziyareti üzerinden kendisine yüklenen Devlet Bahçeli'ye "Sen kim, bizim milliyetçiliğimizi tartmak, ölçmek kim!" sözleriyle karşılık veren CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na yanıt verdi.

Sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımla Kemal Kılıçdaroğlu’na yüklenen Yalçın, "Bakıyorsunuz, seçimde ezici çoğunlukla cumhurbaşkanı seçiliyor… Kemal Kılıçdaroğlu; sonra bir günde ekonomiyi düzeltiyor, iki günde ülkeyi dünya devi hâline getiriyor. Bilumum salgınları bitirip bütün mültecileri yolluyor. Kaynağı, projesi var mı? Canım, palavranın sermayesi sınırsız! Kılıçdaroğlu Kemal Bey, Fransız yazar Alphonse Daudet’nin tiplemesi ve sözde aslan avcısı Tarasconlu Palavracı’nın günümüzde siyaset hayatımızı şenlendiren iz düşümü gibi… Düz ovada boş tüfekle keklik avına çıkan Kılıçdaroğlu’nun bol keseden sıraladığı vaatler, bir Silifke türküsünü hatırlatıyor: Aslı yok yaylasında bin beş yüz koyunum var benim. Herkes kesesinden yesin içsin, saltanatım var benim” dedi.

"MARKS'IN MÜRİDİ İKEN NASIL MİLLİYETÇİ OLUNUYOR?"

Yalçın, “Bütün bunlar yetmiyor, Kemal Kılıçdaroğlu bir de Sayın Genel Başkanımıza laf yetiştirmeye çalışıyor. Milliyetçilikte şampiyonluğunu ilan ediyor!” şeklinde konuşarak şunları söyledi:

"Kılıçdaroğlu Kemal Bey’e soralım! Hem HDP-PKK’nın hamisi, hem Demirtaş’ın şakirdi ve sözcüsü, hem demokratik özerklik isteklerinin destekçisi, hem de Marks’ın müridi iken; nasıl milliyetçi olunuyor? Bu arada bütün dünya Sultan Abdülhamit Han sondaj gemisini konuşuyor, Kılıçdaroğlu görmüyor, görmezden geliyor. Zillet ittifakının çapsız sözcülerinden biri kamuoyu önünde bir gazeteciye alenen küfrediyor, beslemesi de darp ediyor, Kılıçdaroğlu sesini bile çıkarmıyor. Kılıçdaroğlu, zillet ittifakı ile arkasına saklanan kripto aktör HDP-PKK’dan oluşan 6+1 mavracılar kumpanyasının cumhurbaşkanlığı adaylığı için biçilmiş kaftan… Kel başa şimşir tarak!”

Editör: Yadigar Hanım