Habererk’in saygıdeğer okuyucuları; bizim gibi ordu-millet ülkeleri savaşla yok etmek mümkün değildir bunun içindir ki emperyalistler içe dönük dönük enerji sarfiyatı ile toplumu kutuplaştırıp birbirine düşürmek istemektedir…
Yaklaşık 100 yıldır neokapitalist Hristiyan batı dünyası ülke içerisindeki işbirlikçileri sayesinde yüksek propaganda yaparak tarihimizi ve tarihi şahsiyetlerimizi birbiri ile çatıştırarak toplumu birbirine adeta düşman etmiştir…
Öylesine güçlü toplum mühendisliği ile algı operasyonu yapmışlar ki 100 yılın sonunda ya Atatürkçüsünüz ya da Vahdettin’ci; ya Osmanlıcısınız yada cumhuriyetçi!!!
Toplum öyle bir noktaya gelmiş ki ben hem Osmanlıcıyım hem de Cumhuriyetçi dediğinizde insanlar yahu olur mu öyle şey demeye başlamışlar...!!
Maneviyat bahçemize dadanan leş kargalarının önüne set çekip Osmanlı ile Cumhuriyet’imizin kavgasına seyirci kalmamalıyız… önce Osmanlı ve Cumhuriyet’in kavgasına son vermeli sonrasında ise Osmanlı ile Cumhuriyeti barıştırmalıyız…
İşte bu barışı sağlayan iktidar büyük iktidar olur; bu barışı sağlayan iktidar gerçekten devrim ruhu taşıyan iktidar olur…
Kıymetli okuyucular; sosyal bilimlere göre tarih: birbirini takip eden anlar ve o anlar içinde yaşanan olaylar silsilesidir… anı yaşayan kişi o zaman dilimindeki olayları yazdığında kişisel egolarına göre an tarifi yaptığından oradan pek sağlıklı değerlendirme çıkmaz; ne zamanki o an tarih olur ve o anı yazan ile yazanların toplamı ortaya çıkar ve bu yazılanlar tarihin ve zamanın ortaya çıkardığı vesikalarla birleşir ise işte o zaman gerçek veya gerçeğe en yakın tarih ortaya çıkmış olur…
Sosyal bilimlerin bu tarih tarifine göre: 100 yıl öncesinin bütün hatıratları ile başta Lozan olmak üzere bütün belgeleri gösteriyor ki Cumhuriyet Osmanlının devamıdır…
Özetle: nasıl Selçuklu Gazneliler’in devamı ise Osmanlı’da Selçukluların devamıdır akabinde ise cumhuriyette Osmanlının devamıdır… devlet ve müesses nizam aynı, resmi dil aynı, millet aynı, kültür aynı, vatan coğrafyası aynı.
Selçukoğullarından hanedanlığı Osmanoğulları almış.
Osmanoğullarından da hanedanlığı cumhuriyet almıştır.
O zaman şu soruyu sormalıyız: bugün cumhuriyetçi olanların geçmişi ve kökleri yok mu onlar Osmanlı veya Selçuklu torunu değiller mi? Bir başka deyişle Osmanlıcı olanlar cumhuriyetçi olamazlar mı? Nedir bu kargaşa ve Aslı olmayan kavga?
Osmanlı mutlak monarşiden meşruti monarşiye geçtiği gün cumhuriyete doğru koşmaya başlamıştı eğer Osmanlı işgale uğramasa idi er yada geç modern dünya gereği Osmanlı cumhuriyeti zaten ilan edecekti… kurtuluş savaşını veren gazi Mustafa Kemal şartlar müsait olduğu için bu süreci sadece hızlandırmış oldu… Cumhuriyet; harf devriminden, şapka devrimine kadar Osmanlı’da düşünülmemiş veya denenmemiş hiç bir şeyi hayata geçirmemiştir; yapılan devrimlerin tamamı Osmanlı’da ya düşünülmüş yada denenmiş çalışmalardır… Osmanlı ile cumhuriyetin anayasası birebir aynıdır anayasası bile aynı olan bir yerde iki farklı devletten bahsetmek abesle iştigal olsa gerek; Harbiye’sinden defterdarlığına, maliyesinden hazinesine hatta kabinesine kadar Cumhuriyet Osmanlı devlet yapısının/ anlayışının ve mirasının üzerine inşa edilmiştir… Cumhuriyet ve Osmanlı’yı birbirinden koparmaya kimsenin gücü yetmez zira
Cumhuriyet ve Osmanlı birbirinin mütemmim cüzüdür ve pek çok parametre üzerinden birbirinin ayrılmaz parçasıdır…
En netice olarak 100 yıldır emperyalistlerin birbirimize düşmemiz için içimize soktukları ideolojik fitne oyunlarına gelmemeli ve bu konuda çoluk çocuğumuzu bilgilendirmeli/bilinçlendirmeliyiz…
Kim ne derse desin sultan Alparslan’da benim Göksultan Vahdettin’de, Ulu hakan Abdülhamid handa benim başbuğ Mustafa Kemal Atatürk’te…
Efkarı Umumiyenin huzurunda haykırıyorum: ne mutlu bize ki hem Osmanlıyız hem de Cumhuriyet vatandaşı…