Danışma ve istişareye en fazla ihtiyaç duyulan alan siyasettir. Fakat bu ülkede en az yapılan şey de istişaredir. Herkes her şeyi bilince(!) danışmaya da ihtiyaç kalmıyor.

Son yıllarda yaşanan sorunların bir çoğunun arkasında -ben bilirim- kibri yatıyor.

Suriye ve çözüm sürecinden sonra Barzani ile yaşananların arkasında da bu şişik ego var.

Aslında Barzani'nin ne yapacağı baştan belliydi. Çünkü özerk yönetimlerin ordusu olmaz. Özerk yönetimler dışişleri ve milli savunmada kesin olarak merkezi yönetime bağlıdırlar. Ordu kuramazlar,kendi başlarına dış ülkelerle ilişkiye geçemezler. Bunları yapan bir siyasi birime özerk yönetim denmez,bağımsız devlet denir.

İspanya bağımsızlık referandumu yapan Katalonya'ya müdahale etti,Katalonya'nın  karşı koyacak ordusu,askeri var mıydı? Yoktu.  Ama Barzani'nin var. Bir bölgesel yönetim asker besliyorsa bağımsızlığı hedefliyor demektir. O askeri bizim eğittiğimizi Başbakan Binali Yıldırım söyledi. Şimdi biz neyi, kime şikayet ediyoruz? Hem bağımsız devlet olsunlar diye ordusunu eğit, hem de referandum yapınca çığlık at.Hangisine inanalım?

FETÖ İSTİSMARI

Bu ülkenin askerine,polisine kurşun sıkan, adı ne olursa olsun ihanet içindedir.  Darbenin,terörün,şiddetin haklısı yoktur. Lakin bunu fırsat bilerek siyasi rakiplerine FETÖ etiketi yapıştıranların da ahlakı yoktur. Önüne gelene FETÖ yaftası vurmak korkaklıktır, siyasi rekabete girebilecek yüreğe sahip olamamaktır.

On üç yıl boyunca FETÖ ile kimin halvete girdiği bellidir. Eski HSYK üyelerinin itirafları gazete arşivlerinde duruyor. Yargıtay'ın,Danıştay'ın,HSYK'nin nasıl paylaşıldığını bir değil, bir kaç itirafçı birden anlattı. Kimseye FETÖ'cü diyemeyecek bir parti varsa o da AKP'dir. Sen on üç yıl ittifak yap, ne isterlerse fazlasıyla ver,pis işlerini bu kadrolara yaptır,sonrada çık bütün günahı başkalarının üstüne yık. Bu günah  başka hiç kimsenin değil, iktidarın günahıdır.

Herkes aldatılabilir, iktidar da aldatıldım diyor.Gerçekten aldanmışta olabilirler.Çünkü en kolay aldanma yolu Allah,peygamber diye yapılandır.  Lakin aldananın da başkalarını muaheze etmeye,yargılamaya,etiketlemeye hakkı yoktur.

İSLAMCILIK İSLAMA KARŞI

AKP oy verenler muhtemelen daha ahlaklı, daha dine saygılı,kul hakkına daha saygılı bir iktidar için oy verdiler. Bugün gelinen nokta -o seçmenin- İslam karşıtı olarak gördüğü iktidarların dönemini bile aratır mahiyette. Geçenlerde Baskın Oran'ın bir yazısı sosyal medyada büyük yankı yaptı.  Oran, iyi ki AKP iktidara geldi, AKP'nin bugün yaptıklarını  senelerce uğraşsak muhafazakar seçmene anlatamazdık diyor. Yazıyı okuyanların yüzü kızarmış mıdır bilemiyorum,ama on beş yıllık AKP tecrübesinden sonra siyasal İslamcılarda vehmedilen ne kadar erdem varsa hepsi bir bir uçup gitti. Bugün kaç kişi siyasal İslamcılar çalmaz,rüşvet almaz,israf etmez,kul hakkı yemez,zulüm yapmaz,iftira atmaz,yalan söylemez diyebilir? AKP'ye duyulan tepki gittikçe Müslümanlığa,dindarlığa yöneliyor.28 Şubatçılar insanları İslamcı yapmıştı,AKP insanları  Atatürkçü,demokrat hatta solcu yapıyor. Belki de tek faydası bu oldu,insanların ezberi bozuldu,düşüncelerini,kabullerini,geçmişe dair kanaatlerini  gözden geçirerek zincirlerini kırdılar.Fakat içi boş bir  İslamcılıkla,İslam'a vurdukları darbenin vebalinden nasıl kurtulurlar bilemiyorum. İnsanları Allah'ın dininden soğutmaktan daha büyük bir günah olabilir mi?