Ahmet Davutoğlu katıldığı ASİAD toplantısında konuştu. Davutoğlu yaptığı konuşmada "Kriz yok" demek basiretsizlik, bunlar krizi yönetemiyor" dedi.
Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu Avrasya Sanayici ve İş Adamları Derneği toplantısında isim vermeden Cumhurbaşkan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirerek “Kriz yoktur' demek basiretsizlik. Bunlar krizi yönetemeyecek durumda, bu noktada eleştiride bulunanı dış odak ilan ediyorlar” dedi.
Davutoğlu, “Bu kadar bina diktiler ekonomi mahvoldu. Bina üretmez ki... Krizleri yönetmemiz lazım. Tüm fikirlere açık olmak lazım. Krizi analiz edip engelleyerek süreci yöneteceksiniz. Krizin çözülmesinin ötesinde konuşulmasını engelliyorsanız düşünce üretilmesi üzerinden çözüm bekleyemezsiniz. Maalesef bugün ülkemizde düşünce özgürlüğü kısıtlanıyor. Taviz verilmemesi gereken ilk ilkemiz düşünce özgürlüğünün kısıtlanması olmalıdır” diye konuştu.
ASİAD 5. Olağan Genel Kurulu toplantısı dün Topkapı Mercure Otel’de yapıldı. Kurula CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Saadet Parti Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ve eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, milletvekilleri ve CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu katıldı. Toplantıya eski AKP İl Başkanı Selim Temurci’de katıldı.
‘KABA KUVVETİ UYGULAYANLAR KALIYOR’
Genel kurulda konuşan Karamollaoğlu ASİAD’ın dünya siyasetinde önemli bir etkisi olduğunu belirterek “Dünyayı dikkate almadan bir politika oluşturmamız kolay değildi. Dünyada huzur ve adalet olursa ülkemizde de olur. Önce kendi evimizden, kendi memleketimizden başlamamız lazım. Sermaye ülkeyi terk ediyor. O sermayeyi faaliyet alanında kullanacak olan fikir sahipleri de gidiyor. Geriye sadece kaba kuvvete boyun eğen veya kaba kuvveti uygulayanlar kalıyor. Ülkede işsizlik artıyor. Resmi rakamlarla 5, gayri resmi rakamlarla 8-9 milyonu aştı zaten. Gelir dağılımlarda adaletsiz. Doğru tespitler yaparak doğru çareler üretilmesi lazım” dedi.
‘ELEŞTİREN DIŞ ODAK OLUYOR’
Ahmet Davutoğlu da isim vermeden Cumhrubaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirerek “Kriz yoktur demek basiretsizlik. Bunlar krizi yönetemeyecek durumda, bu noktada eleştiride bulunanı dış odak ilan ediyorlar. Bu kadar bina diktiler ekonomi mahvoldu. Bina üretmez ki... Krizleri yönetmemiz lazım. Tüm fikirlere açık olmak lazım. Krizi analiz edip engelleyerek süreci yöneceksiniz. Krizin çözülmesinin ötesinde konuşulmasını engelliyorsanız düşünce üretilmesi üzerinden çözüm bekleyemezsiniz. Maalesef bugün ülkemizde düşünce özgürlüğü kısıtlanıyor. Taviz verilmemesi gereken ilk ilkemiz düşünce özgürlüğünün kısıtlanması olmalıdır” dedi.
Eski AK Parti Genel Başkanı ve eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ASİAD Olağan Genel Kurul Toplantısı'nda devlet kurumlarındaki işleyişi eleştirdi.
Devletin bütün kurumlarında dikey hiyerarşinin ve yatay etkileşimin neredeyse minimuma indiğini belirten Davutoğlu, "Son 1,5 yıldır bürokrasi tıkanmıştır. En yetkili kişiye ulaşıldığında bir mesele 30 saniyede çözülüp, bürokratik işleyişe girdiği zaman 30 yılda çözülüyorsa devlet işleyişinde problem var demektir" şeklinde konuştu.
''MÜSTEŞARLIKLAR KALDIRILDIĞI ZAMAN YALVARDIM"
Davutoğlu, ''Müsteşarlıklar ortadan kaldırıldığı zaman ulaşabildiğim bütün arkadaşlara yalvardım. Yapmayın. Müsteşarlıklar devlette sürekliliği sağlar. Reforme edin. Ama kurum hafızasını yok ettiğinizde, kurumlara güveni sarstığınızda ve o kurumlar içindeki devlet memurlarının geleceğe dönük beklentilerini, ufuklarını genel müdürlükle sınırlandırdığınızda bir başka şey başlar. Kaliteli meritokrasi olacak insan unsuru oraya gelmez'' dedi.
‘SORUMLU SİYASETÇİLER’
Kılıçdaroğlu da, “Eğer biz 49 yılda az önce saydığım ülkelerin gerisine düştüysek bunun sorumlusu da siyasetçilerdir” dedi. Hukukun ve demokrasinin değerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Sayın Başbakan düşünce özgürlüğü olarak açıkladı. Adaletin olmadığı bir ülke gelişmez, büyümez. Eğer ben farklı düşünüyorsam bunu bir zenginlik olarak algılamamız lazım. Yoksa o toplum kalkınmaz. Adaleti görmezden gelirseniz, ‘Benim her söylediğim kanundur, her söylediğim adalettir’ anlayışına teslim olursanız, Türkiye büyümez” diye konuştu.
Türkiye’den beyin göçü sorununu anımsatan Kılıçdaroğlu, “Alıyoruz, yetiştiriyoruz, okutuyoruz tam verimli çağa geliyor. Türkiye yerine Kanada’ya, Danimarka’ya gidiyor. Maliyet bize, kar onlara. Bu tabloyu yaratan kim? Siyasi anlayış. Buna artık teslim olmayın. Yani ayağınıza kurşun sıkmayın” dedi. Türkiye’nin üreten bir ülke olması gerektiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, “Türkiye’nin borçlanmaması lazım. Tarımda, fabrikada, üniversite, sanat alanında üreteceksiniz. Üreten bir toplum zengin bir toplumdur. Üreten bir toplum geleceğe güven ile bakar, üreten bir toplum alın terine değer verir, üreten bir toplumda huzur ve ferah vardır. Üretiriz ama hepsini bir kişi alır, üretiriz, bir avuç kişi alır. Bunun adaletle dağıtılması lazım” ifadelerini kullandı. Toplantının ardından Kılıçdaroğlu, Karamollaoğlu, Davutoğlu ve Kaftancıoğlu bir süre baş başa görüştü.
