Değerli okuyucularım bugün Milliyetçilerin bitmeyen derdini yazacağım.

Milliyetçi partilerde kurultaylar sonrasında şu gitti bu geldi bu gitmedi tartışması devam ediyor.

Halbuki Milliyetçi camia açısından tartışılması veya irdelenmesi gereken konu bam başkadır.

O da yazı başlığımda olduğu gibi Milliyetçilik nasıl kontrol altında tutuluyor?

Bu konuyu derinlemesine yazımda analiz edeceğim.

***

Milliyetçilik, hiç kuşkusuz demokrasi ile yönetilen ülkelerde bir partinin iktidar olması durumunda faaliyete geçecek bir fikir sistemidir.

Ama her ne hikmetse Milliyetçi partiler bir türlü iktidar olamıyor.

Hiç kuşkusuz bunun birden çok nedeni vardır.

Ama en önemli nedeni Milliyetçi partilerdeki kurultay kargaşasıdır.

***

Milliyetçi partilerdeki kurultayda en önemli mesele değişim arzusu ve iktidar çabasıdır.

Artık Genel Başkan değişiminin imkânsız olduğu Milliyetçi partilerin kurultayında ortaya çıktı.

Bunu bile geçtik artık bir teşkilat divanı bile değişmesi Milliyetçi partilerde imkânsız hale geldi.

Teşkilat divanı değişince o Milliyetçi partilerin siyasi olaylara aksiyon alması daha artacak.

Bu artma sonucunda Milliyetçiğin iktidarının önü açılacak.

***

Hiç kuşkusuz Milliyetçi partilerin iktidarını istemezler.

Çünkü Milliyetçi fikir iktidar olursa emperyalizm çökecektir.

Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Milliyetçi Türkiye acısını unutmayan Batılı Kapitalist Emperyalistler bunun intikamını böyle alıyorlar diyebiliriz.

***

Türkiye’de Milliyetçi partilerin özellikle de teşkilat divanı aracılığıyla kontrol altına tutuyorlar.

Bunu elbette derin devlet yapıyor.

***

Teşkilat demek bir parti için can damardır. Adeta parti için varoluş yok oluş dirilme demektir.

Ve bu Milliyetçi bir parti için on bin kat kat önemlidir.

***

Teşkilat divanını Milliyetçi partilerde derin ve karanlık güçler elbette kontrol altında tutmak isterler.

Öyle de oluyor…

***

Saray da Milliyetçi partilerde bu teşkilat damarını keşfetti.

Zaten bir Milliyetçi parti Saray’ın emri altındadır.

Diğer partiler de teşkilat divanları aracılığıyla Saray’ın veya derin devletin kontrolü altında.

***

En son olan Milliyetçi parti kurultaylarında teşkilat divanı değişsin diyenler görüyorum.

Ben de sosyal medya hesaplarımdan boş yere umuda kapılmayın dedim.

Bu gerekirse o Milliyetçi partilerin bölünmesine bile gitse teşkilat divanı değişmez.

Hatta ilerisini söyleyeyim: Genel Başkanlar bile Milliyetçi partilerde teşkilat divanını değiştiremez.

Bu kadar mı?

Evet bu kadar!..

Nedenini yukarıda yazdım.

Teşkilat divanı değişmeyecekse boş yere nefesinizi tüketmeyin.

***

Teşkilat divanının değişmemesi de Milliyetçi partilerde paradigma değişimine neden olacaktır.

Hafif bir paradigma değil bu ha…

Ülkenin rejim değişikliğine neden olacak diyeyim siz gerisin anlayın.

Görüşmek üzere hoşça kalın okuyucularım…

Sürgündeki Bozkurt

Editör: TE Bilişim