Zafer Partisi Bursa İl Başkanlığı’ndan teşkilatına motivasyon kahvaltısında bir araya geldi.

Mudanya’nın Kumyaka köyünde İl Başkanı Halil İbrahim Aydın ve yönetim kurulu tarafından organize edilen etkinliğe Osmangazi ilçe Başkanı Adem Şimşek, Nilüfer İlçe Başkanı Işıl Eskin, Gemlik İlçe Başkanı Nilüfer Toprakçı, Mustafakemalpaşa İlçe Başkanı Köksal Şenkuyumcu ile partililer katıldı. Organizasyona Genel Başkan Yardımcısı Adem Taşkaya, Genel Sekreter Yardımcısı İsmail Türk, GİK Üyesi ve Genel Başkan Başdanışmanı Bayram Kazancı, MDK Üyesi Hidayet Sevinç ile Kurucular Kurulu Üyesi Mahmut Kara da katılarak İl Başkanı Aydın’ı yalnız bırakmadı.

GİK Üyesi ve Başdanışman Kazancı; Genel Başkan Prof. Dr. Ümit Özdağ ile canlı bağlantı yaparak salondakileri görüştürdü.

Özdağ; “Aziz Bursalılar, partimizin gönüldaşları, yolumuz uzun, meşekatli, ama inanıyorum ki; siz içinizdeki azimle bunu da başaracaksınız. Yakın gelecekteki iktidarımız hayırlı olsun.” dedi.

Organizasyonda teşkilatlara seslenen Zafer Partisi Bursa İl Başkanı Halil İbrahim Aydın; “Zafer Partisi kurulduğu günden bugüne kadar yapmış olduğu atamalarla hızla büyüyen, Türkiye’nin ihtiyaçlarını gören bir parti olduğunu kanıtlamıştır. Ülkemizi 20 yıla yakın zamandır yöneten iktidarın yanlışları ortadadır. Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı’nın gelinen süreçte oyları hızla azalmakta, vatandaşlarımızın iktidara güvenli bakış açısını azaltmaktadır. Yapılacak en doğru iş bu güven ortamının azaldığı günlerde Atatürk ve Türk milliyetçisi olan Zafer Partisi’ni kurmak ve onu toplum içerisinde yeşertmekti. Var olun dava arkadaşlarım.” dedi.

“ZAFER PARTİSİ; ATATÜRK ÇİZGİSİ İLE BÜTÜNLEŞMİŞTİR”

GİK Üyesi ve Genel Başkan Başdanışmanı Bayram Kazancı da yaptığı konuşmada, “Ülkenin geldiği durumu analiz ederseniz, ağır ekonomik travmadan geçmiş, iç ve dış güvenlik sorunlarının tavan yaptığı bir Türkiye görürsünüz. Özellikle yurdun dört bir tarafına yayılan, nüfusun yaklaşık onda birine (1/10) tekabül eden yoğunlukta bir göçmen kitlesi ile karşı karşıya kaldığımızı ve bu sığınmacı kitleye yıllık bütçemizin de neredeyse yüzde 15 gibi rakamı onların barınma ile sağlık sorunlarını karşılamak amacıyla harcandığını göreceksiniz. 2023 seçimlerinde AK Parti iktidarını ve Saray Rejimini değiştirmekten başka bir tasarruf içinde bulunmayacağız. Zafer Partisi, Erdoğan’ın iktidarı devam etsin diye çaba harcayan Cumhur İttifakı, ya da Erdoğan koltuğunu muhafaza etsin diye körler, sağırlar oynayan Millet İttifakı’nın yaptığını yapmayacaktır. Kardeşlerin birbirlerinin boğazına saldırdığı bugünlerde siyaseti kutuplaştırmayacağız. Siyasete nitelik ve nicelik katacağız. PKK’ya yanaşan bir HDP ile ilişkili partilerden de olmayacağız. Zafer Partisi; Atatürk çizgisi ile bütünleşmiştir. Kendini ülkücü ve Türk milliyetçisi olarak tanımlamış bir Genel Başkan düşünün ki; Anadolu’nun doğu illeri ziyaretinde vatandaşın “Burası Kürdistan” çıkışına haddini bildiremiyor! Anadolu’da yaşayan herkes Türkiye’dir. Bizleri geçmişte Alevi-Sünni, Türk-Kürd, sağcı-solcu tanımlamalarıyla bölmeye çalıştılar, başaramıdılar ama bugün Türkiye’nin bir bölümünü bizden kopartmaya çalışıyorlar. O nedenle de siyasetin kılcal damarları üzerinden bunları gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Zafer Partisi iktidarında azami 1 yıl içinde tüm mültecileri ülkemizden göndereceğiz.” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE SİSTEMATİK STRATEJİK GÖÇ MÜHENDİSLİĞİ TEHDİDİ ALTINDA!”

Genel Sekreter Yardımcısı İsmail Türk ise; “Ülkemizin en büyük sorunlarından biri kayıtlı kayıtsız ülkeye giren bize göre sayıları 10 milyona ulaşan devletin rakamlarına göre 7 milyon civarındaki 60 ülkeden sınırımızdan giren sığınmacılardır. Her milletin de her ne hikmetse kendisine has bir tanımlaması var. Stratejik Göç Mühendisliği birçok ülkeyi parçalamış, milletler var oluş ilkelerini kaybetmiştir. Ülkemiz son 7 yıl içinde bu sığınmacı grupların her türlü barınma, eğitim, sağlık harcamaları için 120 milyar dolar ödenek harcamıştır. Bugün ülkenin yakın sorunlarına baktığınız zaman bir EYT var, geçinmekte zorlanan emekli vatandaşlarımız var, üniversite kazanıp kalacak yer bulamadığı için parklarda sabahlayan evlatlarımız var, tarlasındaki ürün ederini alamadığı için ürününü tarlada bırakmak zorunda kalıp hıçkıra hıçkıra ağlayan çiftçimiz var. İşçi, esnaf, memur kısacası insanlar yaşadıkları Türkiye’den memnun değil. Biz Zafer Partisi olarak ülkemizin girdiği çıkmaz sokaktan çıkartacak kadrolarımızla iktidara talibiz. ABD’nin Kızılderililere, İsraillilerin Filistinlilere yaşattığı zulmü unutursak varlık sebeplerimizi de inkar ederiz.” diye konuştu.

“SİYASET LİDER ÜRETEMİYOR!”

Genel Başkan Yardımcısı Adem Taşkaya da; “20 yıllık iktidar kendinde oluşan alerji nedeniyle ülkede Atatürk adına ne varsa yıktı, yok etti, yok edemediklerini de işletme ayağıyla sattı! Tespit ettik 24 kurum sadece 2021 yılı içinde el değiştirerek yabancı sermayenin tekeline geçmiş. Şuan ucube gözüyle bakılan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi yakın vadede AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yararken, sistem uzun vadede HDP’nin işine yarıyor. HDP şuan kilit parti konumuna bu sistemle de gelmiş bulunuyor.” dedi.

Taşkaya konuşmasında şunları söyledi:

“Yerli ve milli işler ile gündeme geleceğiz” diye yola çıkanlar bu ülkenin 85 milyon vatandaşının geleceğinden 35 yılını çalarak borçlandırdı. Nereniz yerli, nereniz milli! Oysa ki; ülkemizin insanları 20 yıl önce milenyum çağında neler yapabiliriz, nasıl gelecek nesillere örnek olabiliriz, konumundaydı. Melez milliyetçi parti konumunda olan İYİ Parti’nin tabanı Erdoğan karşıtlığı üzerine kurulduysa da İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in böyle bir derdi yok. MHP’nin tek derdi AK Partileşmek ve Erdoğan’ı koltuğunda tutmak, İYİ Parti’nin derdi ise CHP’leşmek! Biz bu yüzden MHP’den ve İYİ Parti’den ayrıldık. Bugün Millet İttifakı, “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” üzerinde 6 parti ile bir çalışma yapıyor. Size peşin peşin söyleyeyim. Millet İttifakı; iktidar olsa bile 4-5 yıldan önce bu sistem Türkiye’de uygulanamaz! Bu arkadaşlar daha önce kendi partililerinden gizli gizli yeni bir Anayasa üzerinde çalışmıştı. İYİ Parti adına da bu işi Bursa Milletvekili Ahmet Erozan yapmıştı. Canlı yayında ben bunu açıkladım. Ne İYİ Parti yöneticilerinden, ne de Erozan’dan bir yalanlama gelmedi. Bunun arzu ederlerse gerçek olup olmadığını video kayıtlarını da gösterebilirim. TÜGVA bugün alternatif FETÖ olmuştur. FETÖ’nün birçok gayrimenkulü TÜGVA’da. Devlet kurumuna girmek isteyen gençler önce geliyor TÜGVA’ya üye oluyor, ödenmesi gereken bir maddiyat varsa da oraya bağış olarak yapıyor. TÜGVA ile birlikte paralel yapı gitti adeta bir meridyen yapı geldi. Eski Türkiye’de Yasama-Yürütme-Yargı vardı, şimdi o gitti onun yerine Recep-Tayyip-Erdoğan geldi. TÜGVA FETÖ’nün imkanlarını kullanarak devleti devşirdi. Siyasi partilerin bir ideolojisi olmalı. Olmayan parti ayakta kalmamalı. Siyaset lider üretemiyor. Zafer Partisi’nin kuruluş kodlarında bu gerçekler saklı.”

Editör: TE Bilişim