OMÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Demir, Türkiye'nin bir tarım ülkesi olduğunu ve kalkınmasının da tarım ve tarıma dayalı sanayiyle mümkün olacağını savundu.  Prof. Dr. Demir bu konuda şunları söyledi:

"Ülkemiz hızlı bir şekilde yapılanma ve değişimi birlikte yaşıyor.  Türkiye'nin geleceğinin tarımda olduğunun, ülkeyi idare eden her insan bilincinde ve farkında. Ülkenin başkanlık sisteminin devreye girmesi ve Türkiye'de tarımda yeni bir anlayışın ve olgunun gelmesi kanaatindeyim. Bu da tarımda profesyonelleşmedir. Dünya artık tarımsal üretimde ve alanda profesyonel bir üretim ve anlayışa geçmiş durumdadır. Biz eğer dünyayla yarışacaksak, bu ülkeyi geleceğe taşıyıp kalkınacaksak mutlaka tarımda ve tarıma dayalı sanayide ülkenin önünü açacak projeksiyonları birlikte yapmamız lazım. 2023 vizyonunun ortaya konulduğu sürece kısa bir süre kaldı. Bu dönüşümü çok hızlı yapmak zorundayız. Dönüşümün ana öğesi ise Türkiye'de kırsal alanda yaşayan insanlarımızın yoğunlukta olduğu bir üretim şekli hakim. Buna biz 'köylülük' diyoruz. Ama Türkiye'de kırsal kesimde yaşayan her insana çiftçi gözüyle bakılıyor. Halbuki dünyanın her yerinde köylü yaşamı ayrı bir yaşam şeklidir. Çiftçilik profesyonel bir iştir. Her köylünün çiftçi olması mümkün değildir. Her köylüyü de profesyonel çiftçi olarak tanımlamak yanlıştır." 

ÇİFTÇİLİK VE KÖYLÜLÜK BİRBİRİNDEN AYRILMALI

Türkiye'de çiftçiliğin ve köylülüğün birbirinden ayrılarak profesyonel tarım işletmelerine adım atılması gerektiğini vurgulayan Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Demir sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bizim ülkemizde de çiftçilik ve köylülüğü birbirinden ayırma vakti gelmiştir. O nedenle hızlı bir şekilde kanunlarla, maddelerle, istenirse de yönetmeliklerle yapılır. Bununla ilgili bakanlıklar ya da Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı gerekli girişimlerde bulunmalıdır. Mutlaka profesyonel tarımın adımlarını atmalıyız. Türkiye'de köylülükle çiftçiliği birbirinden ayırmalıyız. Köylülük doğal yapımızda var. İnsanların yüzde 25 ile 30'u kırsal alanda yaşıyor. Nüfusumuzun yüzde 67'si bir şekilde köylerle bağlantılı ama profesyonel çiftçilikle uğraşacak insan sayısı dünyada yüzde 7 ile 8'dir. Bu sayı Türkiye'de de bu oranı geçmez. Bizim her bölgede profesyonel tarım işletmelerinin alanlarını belirleyip, bu işi yapacak profesyonel üreticilere ve kişilere sertifikalı olarak ihtiyacımız var. Bu anlamda da o çiftçileri geliştirecek ve yönlendirecek bir sisteme ihtiyacımız var. Bu konuda ilgili bakanımızın çok duyarlı ve hassas olduğunu biliyorum. Onların önderliğinde, çalışmaların çok hızlı bir şekilde devreye girmesi gerektiğinin kanaatindeyim."