Babacan'dan Çözüm Süreci ve Ekonomiye Eleştiriler

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Yeni Yol Grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 1 Ekim'de başlayan ve PKK'nın fesih kararını açıklamasıyla devam eden çözüm sürecini eleştirel bir bakış açısıyla değerlendiren Babacan, sürecin her aşamasında Cumhurbaşkanı'nın toplumu ve Meclis'i doğrudan bilgilendirme ve adımları açıkça sahiplenme gerekliliğine vurgu yaptı. Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın iş tutma yöntemini eleştirerek, riskleri başkalarına yükleyip işler yolunda giderse süreci sahiplendiğini, aksi takdirde vazgeçtiğini belirtti ve 40 yıllık terör sorununu çözmek için Cumhurbaşkanı'nın tüm riskleri üstlenmesi gerektiğini vurguladı.

PKK'nın fesih kararındaki rahatsız edici unsurları dile getiren Babacan, iktidarı, toplumun sinir uçlarıyla oynayan bu açıklamanın tehlikesinin farkında olmaya ve gereğini yapmaya çağırdı. Silahların teslimi ve kontrolü gibi konularda tereddüde yol açmayacak usullerin kullanılması gerektiğini ifade etti. Önümüzdeki aylarda örgütün fesih süreciyle ilgili karmaşık gelişmeler yaşanacağını ve Meclis'te görüşülmesi gereken konuların olduğunu belirtti. Babacan, bu diyalog zemininin Türkiye'nin dört bir tarafına yayılmasını umduğunu ve hiçbir ayrımı kabul etmeyen bir Türkiye için çalıştıklarını söyledi.

Babacan, Türkiye'nin önünde yeni bir fırsat penceresi açıldığını ancak büyük bir tarihi fırsatın göz göre göre kaçırıldığını savundu. ÇAYKUR'un açıkladığı çay alım fiyatını eleştiren Babacan, çay üretim maliyetinin 25 lirayı bulduğunu, işçilik dahil 29 liraya çıktığını, ancak ÇAYKUR'un alım fiyatındaki artışın yüzde 33'te kaldığını ve bunun resmi enflasyonun altında olduğunu belirtti. Tarım ve hayvancılığın en zor döneminden geçildiğini, 1 milyon ton mısırın ithal edilmesi kararını eleştirerek mevcut tarım politikasını sert bir dille eleştirdi. Ayrıca, ülkenin ekonomik krizde olduğunu, doğan bebek sayısının 937 bine düştüğünü ve bunun gençlerin evlenememesinden kaynaklandığını, hükümetin sunduğu destek paketlerinin yetersiz olduğunu ve gençlere kulak verilmesi gerektiğini ifade etti.