AKP Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun bir televizyon programında İl Başkanlığımıza yönelik yaptığı suçlamaya karşılık İl Başkanımız Sayın Mehmet Bülent KARATAŞ’ın cevabıdır:
AKP’nin dün İstanbul Yenikapı’da düzenlediği açık hava toplantısı cılız bir katılıma sahne olmakla kalmamış tam bir fiyasko ve hezimete dönüşmüştür.
13 yıllık iktidarın millet nezdinde hızla eriyip itibar ve destek kaybettiği saklanamayacak ölçüde ortaya çıkmıştır.
İstanbullu kardeşlerimin AKP’den hızla uzaklaşması şöyle dursun, tahmin ve beklentilerin ötesinde bu partiye yüzünü döndükleri de belirginlik kazanmıştır.
AKP’yi İstanbul’da korku dağları sarmıştır.
Yenikapı’da hüsran yaşayan ve boş alana hitap eden Sayın Başbakan’ın şahsımı hedef alarak kara propagandacı şeklinde itham etmesi, spekülatif ve tahrikkar haberler yaptırdığımı söylemesi öncelikle ibretlik bir akıl tutulmasıdır.
AKP’nin, Yenikapı’da aldığı ağır yarayı MHP’ye yıkma gayret ve teşebbüsü beyhude bir çırpınıştır.
Başbakan’ın AKP’deki inişi örtbas amacıyla sorumlu imalatı ve partimizi teröre destek vermekle suçlaması maksadını aşan ve ahlaki seviyeyi aşındıran vahim bir saptırmadır.
MHP İstanbul İl Başkanı olarak tarafımıza gelen bilgi ve ihbarları vatandaşlarımızla paylaşmanın yanında, olası tehlikeler karşısında herkesi uyarmak en doğal görevimizdir.
AKP’nin Yenikapı açık hava toplantısı öncesinde, Samatya’daki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin acil servisine doktor takviyesi, mezkur hastanenin kroner yoğun bakımının boşaltılması zımnen terör tehdidin kabulü, hakim olan korku ve tehlikelerin teyididir.
18 Ekim’de yüzbinlerce insanımızı gösterdiği teveccühü hazmedemeğinden partimize ambargo uygulanmasını, alınmayan tedbir ve güvenlik önlemlerinin farkında olarak, AKP’nin çifte standartçı yaklaşımını milletimizin bilgisine sunduk.
Sayın Başbakan’ın bundan rahatsızlık duyması her şeyden önce kendi bileceği bir konudur.
Ve taşıdığı görevin ağırlığını inkar edercesine şahsımla polemiğe tevessül etmesi, MHP İstanbul İl Başkanlığı’nı karalama tevessülü kendisine yakışmadığı gibi tarafımızdan da yadırgatıcı bulunmuştur.
Sayın Başbakan’a gerekli ve hak ettiği eleştirileri Milliyetçi-Ülkücü Hareket’in lideri esasen ve tam olarak yapmış, yapmaya da devam etmektedir.
Bunun dışında Sayın Başbakan’ın şahsımı ve partimizi haksız, temelsiz ve asılsız olarak hedef alan sözlerinin tamamen uydurma, 1 Kasım’ın gerginliği olarak yorumluyor, takdiri aziz İstanbullu kardeşlerimize bırakıyorum.
