AKP Grup Başkanvekili iken cumhuriyeti hedef alan sözleri ile tepki toplayan ve 31 Ekim tarihinde görevinden istifa eden Mahir Ünal'a destek geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkiye Yüzyılı toplantısında çalınan şarkısını yapan Yücel Arzen, Ünal'a destek mesajı yayınladı.

Yücel Arzen, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Bir (gerçek) sanatçı, bir müzik insanı, bir besteci olarak Sayın Mahir Ünal’ın sözlerinin altına ben de imza atarım. Düşünce Çölümüzün yılan, akrep ve çıyanları bir cennet arayan ve çölü bir vahaya dönüştürmek için çalışanları anlayamaz!” dedi.

AK Parti MKYK Üyesi Emre Cemil Ayvalı ise “Millet kavramını ve birey olma bilincini ümmetin karşısında konumlandırmak, hele hele buna cumhuriyeti alet etmek cehalettir, art niyettir. Bu yüzeysellik ne tarihimize ne de 100. Yılına koşan bir milletin mensuplarına yakışır” diye yazdı.

AK Parti Tanıtım ve Medya Başkan Yardımcısı Ömer Arvas da destek mesajında şu ifadelere yer verdi:

“Ümmet: Hz. Muhammed'e inanarak, söylediklerini uygulayarak çevresinde toplanan Müslümanların tümü… Bir kavramı yüceltmek için zıttı o olmadığı halde farklı bir kavrama saldırmak art niyetliliktir. Düşmanlık yapmak için belli günleri seçmek o güne değer verenlere de kötülüktür.”

AK Parti Çevre, Şehir ve Kültür Başkan Yardımcısı Eyüp Gökhan Özekin, “Mahir Ünal şükür vesilemiz” dedi. Özekin şunları yazdı:

“Bab'Aziz'i @mahirunal ile izlemiştik. ‘Bu dünyada herkesin tamamlaması gereken bir görevi vardır’ der Bab Aziz. Ve "inancı olan kaybolmaz. Barış içinde olan yolunu kaybetmez"... Hepimiz yürümekle mükellefiz. Mahir abi gibi yol arkadaşları şükür vesilemiz.”

İktidara yakınlığı ile bilinen Yeni Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, "Kültür devrimi olarak Cumhuriyet bizim alfabemizi, dilimizi, bütün düşünmemizi yok etmiştir" açıklamasına gelen tepkilerin ardından Mahir Ünal’ın AKP Grup Başkanvekili görevinden istifa etmesini köşesine taşıdı.

Dilipak, siyasetçilerin “hayal taciri” olduğunu ve belirterek şu ifadeleri kullandı:

“İlle de çoğunluğun oyunu alacağım diyeceksiniz, herkesin gönlünü razı etmeniz gerek ve bu esasen mümkün değil. O zaman yalan söyleyeceksiniz. Ya azınlığın oyu ile iktidar olacaksınız o da ancak çok akıllı, dürüst ve cesur, adil, emin olursanız bir de insanlar sizler için bunlar bilirler ve yalan söylemezler, söz verdiklerinde sözlerinde dururlar derse. Bu da genel olarak seçicilerin seçtiği, halkında dürüst insanlara bu anlamda hakem olarak yetki vermesi ile mümkün. Yoksa işte, son KPSS sınavındaki yarayı bile saramazsınız. İptal ettiğiniz sınavın iptaline sebep olanları hesaba çekemezsiniz.

Herkesin gönlünü yapayım derken, biri affını ister, yerine daha önce affını isteyen bir bayanı getirirsiniz. Ama onu da kimse tebrik bile etmez. Yazık değil mi bu partiye, bu atamayı yapana, atanan kişiye.”

Editör: Yadigar Hanım