Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, Karadeniz programı kapsamında geldiği Trabzon'da basın toplantısı düzenledi. Toplantıda sığınmacı ve kaçakların gerçek rakamını açıklayan Özdağ, AKP'nin Türkiye'de bulunan sığınmacılara yönelik açıkladığı rakamların gerçeği yansıtmadığını söyledi.

İstanbul'daki sığınmacı ve kaçak istilasından kaçanların Karadeniz'de memleketlerine döndüklerinde, kentlerinde ekonomik sıkıntıların yanında burada da kaçak istilasıyla karşı karşıya kaldıklarına dikkat çeken Özdağ, "Samsun, Giresun, Ordu esnafı, sığınmacılardan bıkmış durumda. AK Parti, 'Türk milletine düşman' sığınmacı politikasıyla, ülkemizin göç adı altında işgal edilmesinin yolunu açmıştır" dedi.

Özdağ, şunları söyledi:

"BM, geri dönen sayısını 100 bin olarak veriyor. AKP 500 bin kişi döndü derken yalan söylüyor. İşte gerçek rakamlar. Buna göre; Temmuz 2022 itibarıyla, 64 bin Iraklıya vatandaşlık verildi. 56 bin İranlıya vatandaşlık verildi. Afrika ülkelerinden gelenlere 54 bin vatandaşlık verilmiş. 13 bin Pakistanlıya vatandaşlık verilmiş. 37 bin Afgan’a vatandaşlık verilmiş. Dün, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, TV'de vatandaşlık verilen Afgan sayısının 39 bin 294 olduğunu açıkladı. Bu benim 1 ay önce açıkladığım sayıdan 1481 tane daha fazla. Demek ki, son 1 ayda 1481 Afgan'a daha vatandaşlık vermişler.

Sayın Soylu'ya teşekkür ediyorum. Kendisine bağlı vatandaşlık ve nüfus işlerinin yalan söylediğini, benim doğru söylediğimi teyit etti. Sadece İstanbul'da günde ortalama 70 Suriyeli aileye vatandaşlık veriliyor. Bunu 8 ile çarpın. Anne, baba ve 6 çocuk... Biliyorum ki bu rakamı İçişleri bugün yalanlayacak. Vatandaşlık verilenlere 10 yıl oy vermeyi engelleyen bir yasal düzenleme yapılması kaçınılmazdır. AK Parti gidince bu vatandaşlıkların hepsini iptal edeceğiz.

Sen anladın Oğlum! Soylu, seni bir kere uyardım, ben korkutacağın politikacılardan değilim. Özel istihbarat ekiplerin benimle ilgili ancak benim istediğim kadarını biliyorlar. Benim istemediğim hiçbir şeyi bilemezler. Devletin kaynaklarını, parasını, istihbaratını pis hesapların için kullanıyorsun. AKP içinde kimlere hangi kumpasları hazırladığını, kimleri takip ettirdiğini, kimlere itibar suikastı yaptığını biliyoruz! Vekillerin konuşmalarını izlediğini, elinden geçtiğini sen söyledin basın toplantısında. Sen kimsin ki TBMM üyelerinin özel görüşmelerini dinleme hakkını kendinde görüyorsun! Seni son kez uyarıyorum Süleyman! Senin fonladığın sözde psikolojik harpçılar bir daha ahlaksız iftiralarla saldırırlarsa, ben senin gibi Twitter'da kimsesiz hesaplar üzerinden onların arkasına saklanıp iftira atmam. Basın toplantısı düzenlerim, bana atmış olduğun iftiraların hepsini kamuoyuna gösteririm, onun karşısında da gerçekleri sansürsüz anlatırım.

Ben siyasetin terbiye ile ve siyaset sınırları içinde yapılması gerektiğine inanan bir gelenekten geliyorum. Senin gibi, FETÖ ile benzeri yapılarla mafyayla ilişkim yok. Benimle ilgili istediğin dezenformasyonu yap ama bunu yaparken şunu düşün, benim hesabını veremeyeceğim hiçbir şey yok. Senin çok şey var. Ben kimsenin arkasına saklanmam, toplantı düzenler bildiklerimi anlatır, çık cevap ver derim. Sen anladın, sen anladın oğlum!"

Editör: Yadigar Hanım