Şimdi ülkemizde son moda bir girişim var. Kendi partilerinde yıllarca statükoyu savunanlar altlarındaki koltuğu kaybedince hemen ayrılıp yeni bir parti kuruyorlar. Yazmayacaktım ama Remzi Çayır tarafından yapılan bir açıklama üzerine bu notu yazıyorum: Muhsin Yazıcıoğlu’nun şehadetinden sonra yıllarca partinin genel başkanlarının yaptığı yanlışları (Muhsin Reisin şehadet sürecinin yönetilememesi, 15 Temmuz’a kadar Fetöcüleri, 15 Temmuz sonrasında da Ak Partiyi kayıtsız şartsız destekleme hususları, statükocu yönetimlere yıllarca destek olma vs.) ayakta alkışladınız ve yanlış yapanlara “hain” damgası vurdunuz. Şimdi kendi fetvanıza göre “Hain”lik(!) yaparak yeni bir parti kurma peşine düştünüz. “Muhsini Yol”, sloganını kullanıyorsunuz ama gerçekten Şehit Muhsin Yazıcıoğlu yaşasaydı sizi destekler miydi? Bana göre hayır. Zaten siz de bu açıklamayı yapmaya mecbur kaldığım açıklamasında aynen şöyle diyerek bunu itiraf ediyorsunuz: “Muhsin Yazıcıoğlu’nun arkadaşlarının öncülüğünde Türkiye’de kendisini sosyal demokrat, milliyetçi, milli görüşçü, AK Partili veya İYİ Partili sayan, geleceğinde daha iyi bir Türkiye, daha yaşanabilir Türkiye, insanların adalet duygusunun güçlendiği, sistemin insana hizmet ettiği, insanı mutlu yaşattığı bir Türkiye ideali ile bir araya gelmiş arkadaşlar olarak kendimizi tarif edebiliriz. Şu anda Milli Yol Hareketi olarak ifade edebiliriz. Bir platform kurduk. Genel merkezimiz Ankara İskitler’de. Büyük, müstakil 5 katlı bir yer tuttuk. FARKLI KESİMLERDEN, ALEVİ KARDEŞLERİMİZDEN, SOSYAL DEMOKRATLARDAN, ÜLKÜCÜLER BAŞTA OLMAK ÜZERE BİR YAPI OLUŞTURUYORUZ. Bu yapının temel amacı siyaseti değişim ve dönüşüme uğratmak. Var olan bu sistem Türkiye meselelerini çözememektedir. Rahmetli genel başkanın ifadesiyle, yıllar yılı söylemişti ‘Bu elbise bu millete dar geliyor’ diye. Ne yazık ki, sistem insanı bir türlü mutlu etmiyor. Bütün umutları öteleyen erteleyen, cennet vaadini ahrete bırakan bir anlayış. Halbuki siyaset insanlara burada da cenneti yaşatmalı, bunun için siyaset yapılmalı. İnsanın onurunu ve haysiyetini koruması ve gelecekten endişe duymaması için siyaset yapılmalı.” Muhsin Yazıcıoğlu partisindeyiz “FARKLI KESİMLERDEN, ALEVİLERDEN, SOSYAL DEMOKRATLARDAN…” müteşekkil bir yapı mı oluşturdu? Partisini genişletmek için her kesime zeytin dalı mı uzattı, yoksa, “Bu yolda tek başına da kalsam yürürüm” diyerek ilkelerine mi sarıldı? Elbette ikincisini yaptı. Şimdi sizden isteğim her Türk vatandaşının hakkı olan parti kurma çalışmaları yaparken lütfen Muhsin Yazıcıoğlu’nu istismar edecek açıklamalar yapmamanızdır. Mesela bu açıklamanız üzerine, “Siz Muhsin Yazıcıoğlu’nun arkadaşınız da BBP’de, MHP’de, İYİ’de, Zafer’de veya benim gibi herhangi bir partide yer almayanlar değil mi?” diye bir soru sorsam ne cevap verirsiniz? Geçmişte sizi katil diye damgalayan “odatv” şimdi yaptığınız bu çalışmalarınıza destek çıkma adına, “Cumhur İttifakı’nda çatlak, Muhsin Yazıcıoğlu’nun arkadaşları harekete geçti. BBP kurucu başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun arkadaşları, partilerinden istifa ederek Milli Yol Hareketi ismiyle yeni parti kurma hazırlıklarına başladı.” Şeklinde haberleştirerek sizi hemen manşetine taşıyorsa durup düşünmenizi tavsiye ediyorum. Bu açıklamayı da, “Senin gerçek dostun, kardeşim dikkat et önünde çukur var diyendir.” Diyen Hz. Ali (ra) sözü olarak algılamanızı dilerim. Not: Aşağıdaki linkte BBP genel başkanlığına adaylığımı koymam ve çekilmemin gerekçeleri var. Ben bunları açıklarken siz BBP’deki statükoyu destekliyordunuz: https://selimcorakli.wordpress.com/2021/10/03/bbp-genel-baskanligina-nicin-adayim/