Yeniden Refah Partisi Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Doğan Bekin, Çin ile Türkiye arasında yapılan suçluların iadesi anlaşması tek taraflı olarak Çin Ulusal Halk Kongresi Daimi Komitesi’nde oylanarak kabul edilmesine ve Türkiye'de yükselen tepkilere yönelik değerlendirmede bulundu.

Doğu Türkistan politikasını Çin ile ekonomik ilişkiler belirliyor

Bekin konu ile ilgili şunları kaydetti:

"Hatırlanacağı üzere, Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çin’de düzenlenen “Tek Kuşak ve Tek Yol Uluslararası İşbirliği Forumu”na katılmadan bir gün önce, 13 Mayıs 2017 tarihinde Çin’in başkenti Pekin’de Çin Halk Cumhuriyeti Devlet Başkanı Şi Cinpink ile birlikte Türk ve Çin heyetleri arasında yapılan ikili görüşmelere başkanlık yapmış ve bu toplantıda dönemin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile Çin Halk Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Wang Yi arasında ‘Suçluların İadesi Anlaşması’ imzalanmış idi. Ak Parti hükümeti yetkilileri, söz konusu anlaşma çerçevesinde Doğu Türkistan Türklerini yok sayan Çin’in, ulus devlet ve toprak bütünlüğü politikasını ve Çin’in terörle mücadele hakkını tanıdıklarını çeşitli vesilelerle alenen ifade ettiler. Sayın Erdoğan, 2009 yılında başbakan olarak görev yaptığı dönemde, Doğu Türkistan Türklerine yapılanların soykırım olduğunu açıkça ifade ederken, 2016 yılında ise Çin’in yörüngesinde adımlar atmaya başlayarak Doğu Türkistan politikasını Çin ile geliştirmeye başladığı ekonomik işbirliğine feda etmeyi yeğledi. Öyle ki, Doğu Türkistan Türklerinin önde gelen politik şahsiyeti olan Abdulkadir Yapçan’ın 2017 yılında Türkiye’den sınır dışı edilmeye kalkışılması ile Çin’e anlam yüklü mesaj verilmeye çalışıldı.

'İktidar ekonomik darboğaz nedeniyle Çin'e mahkum politika izliyor'

Ak Parti iktidarının Türkiye’yi içine soktuğu ekonomik darboğaz nedeniyle Doğu Türkistan Türkleri konusunda Çin’e mahkûm bir politika izlemesi kabul edilebilir bir durum olmadığını vurgulayan Bekin; Sayın Erdoğan’ın böyle bir politik yaklaşım içerisinde olması hiç şüphesiz ekonomik kriz içerisindeki Türkiye'nin Çin ile olan ticari ilişkilerini inkıtaa uğratmama anlayışından olsa gerek. Şöyle ki, geçen yıl Türkiye’nin Çin’den ithalatı 18 milyar 497 milyon dolar düzeyinde iken, ihracatı ise 2 milyar 587 milyon düzeyinde gerçekleşti. 2016 yılından itibaren her iki ülke, enerji ve sağlık başta olmak üzere birçok alanda 10 ikili anlaşmaya imza attı. " ifadelerini kullandı.

Çin anlaşmanın yürürlüğe girmesi için baskı yapacak

Bekin konu ile ilgili sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bütün bunlardan yola çıkarak, 2017'de imzalanan ‘Suçluların İadesi Anlaşması’nın Çin Ulusal Halk Kongresi Daimi Komitesi tarafından onanmasının açıklanması karşısında Türkiye’de büyük tepki ortaya çıkarırken, söz konusu anlaşmanın yürürlüğe girebilmesi adına Ak Parti iktidarı tarafından benzer şekilde TBMM’ne onanabilmesi için Çin yetkilileri tarafından zorlanacağı kuvvetle muhtemeldir. Sonuç olarak, birçok ülke ile kriz boyutunda büyük sorunlar yaşamakta olan Ak Parti iktidarı, Çin ile olan nakit akışı ve borçlanma nedeniyle Çin hükümeti tarafından Uygur Türklerine uygulanmakta olan baskıcı politikalarını görmezden gelmesi ve Çin ile ilişkilerini sıcak tutmaya çalışması bir vakıadır. "

Editör: TE Bilişim