Adli Tıp Kurumu: Mehmet Murat Çalık'ın cezaevi şartlarında kalmasında engel yok

Adli Tıp Kurumu, İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik soruşturma kapsamında tutuklanan ve Beylikdüzü Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Mehmet Murat Çalık hakkında raporunu tamamladı. Rapor, mevcut tıbbi tetkik ve muayene bulgularına göre, Çalık'ın cezaevi koşullarında kalmasının sağlığı açısından bir engel teşkil etmediğini ortaya koydu.

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının talebi üzerine hazırlanan mütalaada, Çalık'ın sağlık geçmişi detaylı bir şekilde incelendi. 1999'da Marmara Üniversitesi Hastanesi'nde akut myeloid lösemi tanısı alan Çalık, Ocak-Haziran 2000 tarihleri arasında 4 kür kemoterapi gördü. 17 Nisan 2002'de Türk Silahlı Kuvvetlerince askerliğe elverişsiz bulunduğu belirtilirken, Ocak 2008'de ise Marmara Üniversitesi Hastanesi'nde sağ tükürük bezinde tümör nedeniyle ameliyat oldu. İzmir Şehir Hastanesi Tıbbi Onkoloji Kliniği'nin son değerlendirmesi ise tükürük bezi tümörü açısından tekrarlama veya metastaz bulgusu tespit etmediğini gösterdi. Ayrıca, Beylikdüzü Devlet Hastanesi'nin 25 Nisan 2023 tarihli raporunda, Çalık'ın silah bulundurma veya taşıma ruhsatı almasında sağlık açısından bir sakınca olmadığı belirtildi.

Adli Tıp Kurumu'nun mütalaasında, Çalık'ın İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Hematoloji Kliniği'nde 4 Temmuz'da boyundan yapılan biyopsinin iyi huylu olduğu, endoskopik biyopsisinde midede saptanan poliplerin de iyi huylu olduğu kaydedildi. 14 Temmuz 2025 tarihli bir başka raporda ise, 9 Temmuz'da göğüs ağrısı şikayetiyle hastaneye gelen Çalık'ın EKG'sinin ve kan değerlerinin normal olduğu, koroner yoğun bakıma alındığı, ancak göğüs ağrısının tekrarlamadığı ve ritim bozukluğu gözlenmediği belirtildi. 16 Temmuz 2025'teki kurul muayenesinde ise son zamanlarda kilo kaybı ve iştahsızlık şikayetleri olduğu, ancak genel durumunun iyi, bilincinin açık ve desteksiz hareket edebildiği tespit edildi. 4 Ağustos'ta vücut ağırlığının 85 kilogram, vücut kitle indeksinin 25,5 olduğu ve kilo alımının gerçekleştiği belirtilen mütalaada, yapılan tetkiklerde patolojik bir bulguya rastlanmadığı ve lösemi, lenfoma ve miyelodisplazi gibi hastalıklar açısından patolojik bulgu tespit edilmediği vurgulandı.