Toplumumuzda bazı kavramlar çok kolay kullanılır hale geldi :

"Münafık, vatan haini, fetöcü" suçlamaları havalarda uçuşuyor.

İspat ?

Yok.

Sadece algı yaratma çabası var.

Peki Müslümanlığın ve Türklüğün neresinde ispatsız suçlama yapabilme özgürlüğü ya da izni var ?

"Kul Hakkına" girmeyi bu kadar kolayca göze alabilen insanlar ilahi olarak dinimizin, beşeri olarak ta kanunlarımızın farkında değiller mi ?

Muhtemelen değiller.

Zira olsalar üç kuruşluk dünyevi menfaat için kul hakkı gibi bir yükle ahirete gitmek istemezler.

Farkında olsalar kanunlar karşısında iftira suçlamasıyla hesap verme durumunu göz ardı etmezler.

Farkındalar ise vah ki onlara vah vah...

Türk Devleti binlerce yıllık tarihiyle ve kurumlarıyla oturmuş bir devlettir.

Kendisine hainlik edeni de, teröriste destek vereni de ilgili kurumları vasıtasıyla herkesten önce tespit eder ve gereğini yapar. 

Bugün medyada, sokaklarda, ikili sohbetlerde birilerini vatan haini ya da fetöcü diye suçlayanlar Türk Devletinin itibarını düşüren insanlardır. Zira bu devlet kendisine hainlik edenlerin cezasını keser. 

Bu mübarek din de birinin bir başkasının hakkında ileri süreceği ithamları kurallara bağlamıştır. İspatsız suçlama, bumerang gibi suçlayanın kendisine yol, su, elektrik olarak geri döner.

Türk Milletinin 24 Haziran'da sandık başına giderek mührünü emaneten teslim edeceği isimleri seçeceği bir yarış ortamında siyasilerden havada  kalan  suçlamalar yapmalarını değil, ekonomi, tarım, milli eğitim, milli savunma gibi konulardaki politikalarını anlatmalarını bekliyoruz.

Özellikle iktidar cenahı bunları yapmayıp  safi suçlama dolu konuşmalar yapınca, propagandalarını ispata kadar geçecek sürede ters algının yaratacağı etki üzerine oturtunca, insan ister istemez bu iş TAMAM diye düşünüyor.