CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya, bütün eğitim sendikalarının itiraz ettiği Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ilgili çarpıcı iddialarda bulundu. Kaya, sınav sorularının elden ele dolaştığını ileri sürerek, sınavın şaibeli olduğunu vurguladı.

Anayasa Mahkemesinin esastan görüşmeye başladığı Öğretmenlik Meslek Kanununa ilişkin TBMM’de düzenlediği basın toplantısında AKP hükümetinin öğretmenlerin ve sendikalarının tüm itirazına rağmen 2022 yılı başında Öğretmenlik Meslek Kanununu çıkarttığını, CHP olarak, öğretmenleri kariyer basamaklarıyla ayrıştırarak, sınava tabii tutan yasayı, 6 Nisan 2022'de Anayasa Mahkemesine götürdüklerini patırlattı.

Kaya, "Dün, 9 Kasım 2022'de de Anayasa Mahkemesi müracaatımızı görüşmeye başladı. Anayasa Mahkemesi’nin, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer ve en çok üyeye sahip 3 eğitim sendikasını dinlemeye karar vermesi hem öğretmenler hem de bizim açımızdan olumlu bir karardır. Anayasa Mahkemesine gidecek sendika temsilcileri tüm sendikaların görüşlerini alarak ortak bir kararla gitmesi çok önemlidir” dedi.

"SINAV İÇİN VİDEO İZLEMEYEN ÖĞRETMENLERİN MÜRACAATLARI KABUL EDİLMEDİ"

CHP’li Yıldırım Kaya, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun yürürlüğe girmesiyle yaşananları şöyle özetledi:

Uzmanlık ve Başöğretmenlik sınavına hazırlanan öğretmenler yaz tatili yapamadı. Uzmanlık sınava girmek için 180 saat, Başöğretmenlik için de 240 saat video izlemek zorunda kaldılar. Öğretmenler 470 sayfada PDF dosyası çalıştı. Videoların tamamını izleyemeyen öğretmenlerin sınava müracaatları sistemden kabul edilmedi.

Eğitim öğretim devam ederken, öğretmenler ders anlatmak yerine, sınava hazırlandıkları için eğitimde ciddi aksaklıklar oldu.

19 Kasım’da yapılacak sınavın hazırlıkları tamamlanmadı. Öğretmenlerin hangi okulda, hangi salonda sınava girecekleri, gözetmenlerin kim olduğu hala belirlenmiş değil.

Öğretmen sendikalarının tümü her platformda sınava karşı olduklarını açıkladılar.

Eğitim işkolunda yetkili sendika olan Eğitim Bir-Sen 1 Kasım 2022'de bir saatlik iş bırakma eylemi yaptı.

2 Kasım 2022'de ise 14 eğitim sendikası basın açıklaması yaprak ortak metne imza attılar. 14 eğitim sendikanın siyasi tercihlerini bir kenara bırakarak eğitim için bir arya gelmeleri, ortak eylem yaparak, ortak metne imza atmaları tarihi bir değere sahiptir.

Sendikaların çeşitli dönemlerde yaptığı eylem ve basın açıklamalarına polis müdahale ederek sendika başkanlarını ve MYK üyelerini yerlerde sürükledi; çok sayıda gözaltılar oldu. Ankara İl Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şubede görevli polis memuru Mukadder Kardiyen kendini de yetiştiren öğretmenlere ters kelepçe takıp, yere yatıran bir kişi. Ahlatlibel'de bir parkın içinde Anayasa Mahkemesi kararını beklerken adalet nöbeti tutan, bir sendika genel başkanını 20 polisin yere yatırdığı tabloyla karşılaştık.

Sendika Başkanları ve MYK üyeleri yerlerde sürüklenerek gözaltına alındı. Yüz bin üyesi olan Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Kadem Özbay'ı yere yatırıp, ters kelepçe takarak gözaltına almak yiğitlik mi? Eğitim Sen Merkez Yönetim Kurulu üyesi Ahmet Karagöz'ün parmağını kırmak yiğitlik mi?

1 milyon 250 bin öğretmen okulda, sınıfta, öğretmenler odasında mutlu bir şekilde bir araya gelip, kaygısız bir şekilde ders anlatamaz oldu.

SORULAR ÇALINDI MI?

Tüm bu nedenlerle; öğretmenler, öğrenciler, veliler ve eğitim dünyasının Anayasa Mahkemesi'nin yürütmeyi durdurma ve kanunun bazı maddeleri hakkında iptal kararı vermesini beklediğini belirten CHP’li vekil Yıldırım Kaya, çarpıcı bir iddiayı da gündeme getirdi. Kaya, “Öğretmenlerin kabul etmediği bir sınav telafisi imkansız sorunlar doğuracağından, 19 Kasım 2022'de yapılacak sınavın Milli Eğitim Bakanlığı tarafından iptal edilmesi gerekir. Bu sınav şaibelidir. Çünkü öğretmenler arasında bir haftadır sınavda çıkacak soruların elden ele dolaştığı iddia ediliyor. Bazı sendikaların sınav kitapçığı dağıttığı, sınavda çıkan sorularında dağıtıldığı iddialar arasında. Bu iddialar devam ederken bu sınav yapılamaz” dedi.

"ANAYASA MAHKAMESİ SINAVDAN ÖNCE KARARINI AÇIKLAMALI"

CHP’li Kaya, “Anayasa Mahkemesine çağrım, kararınızı 19 Kasım uzmanlı sınavından önce vermelisiniz. Üzülerek söylüyorum, 19 Kasım'dan sonraki kararınız tartışmalı olacaktır. Yüce Mahkemenin kararının tartışmalı olmasını asla istemeyiz. Ayrıca tüm sendikaların yazılı görüş bildirmelerine de imkan tanınması, adaletin terazisinin adil şekilde ölçmesini sağlayacaktır. Sendikalarımıza verdikleri söz hakkından dolayı, Anayasa Mahkemesi üyelerine de teşekkürlerimi sunuyorum” diye seslendi.

Editör: Yadigar Hanım