Belçikalı ressam Nancy Vanderstraeten, Avrupa'da birçok ülkeyi gezdikten sonra ziyaret ettiği Türkiye'ye hayran kalıp, eşiyle 42 yıl önce İstanbul'da yaşamaya başladı.

15 yıl önce de eşini kaybeden Naciye Hanım, dağcılık sporuyla ilgilenen kızının isteğiyle Antalya'ya yerleşti.
Geyikbayırı Mahallesi'ndeki evlerinde organik tarım, mobilya dekorasyonu, ahşap boyama, ressamlık yapan Naciye Hanım, 7 yıl önce Parkinson hastalığına yakalandı.
Geçmişte ziyaret ettiği bazı Avrupa ülkeleri ile ABD'de, Parkinson hastalarının rehabilitasyon merkezlerinde boksla ilgilendiğini gördü. Doktorlarının da tavsiye etmesi üzerine boks yapmak için bir spor salonuna kaydoldu.

"1.5 SAAT ANTRENMAN YAPIYORUM"


Boks başladığında çok sayıda ilaç kullandığını, yürümekte zorlandığını ve titreme sorunundan dolayı gündelik yaşam kalitesinin azalmaya başladığını söyleyen Naciye Hanım, “3 yıl önce hastalığın etkilerini yaşıyordum. Haftanın üç günü kent merkezine 30 kilometre uzaklıktaki evimden çıkarak 1 saat süren yolculuğun ardından spor salonuna gidip boks yaptım. Eldivenlerimi giyip 1.5 saat ringde antrenman yapıyorum.” dedi.
Fizik tedavi ile boks antrenmanlarını uyumlu hale getiren Nancy (Naciye) Vanderstraeten, spora başladığı 3 yıllık dönemde daha hızlı ve vücudunu dik tutarak yürüdüğünü, basamaklardan inip çıkarak titreme sorununu en aza indirmeyi başardığını ifade etti.

Editör: TE Bilişim