Genel Başkan Yardımcısı Kaptan Kartal başkanlığındaki bir BBP heyeti önceki gün Diyarbakır’ı ziyaret ederek çeşitli temaslarda bulundu.

Haftalardır Sur’da nöbet tutan asker ve polislerle görüştü. Onlara karanfil dağıtarak bu milletin duasının kendileriyle olduğunu ifade etti.

Esnaf ziyaretleri yapılarak, sokakta ki vatandaşın şikayetleri dinlendi.

Telefonla konuştuğum Kartal, iki Diyarbakır var, biri terörden ve onun uzantılarından bıkmış,devleti yanında görmek isteyen gerçek Diyarbakır, öteki medyanın şişirdiği PKK ideolojisi ile zehirlenmiş halkın yüzde 5’ini bile teşkil etmeyen diğer Diyarbakır. Kartal, bölge halkının kesinlikle bölünmek,ayrılmak veya Özerklik gibi bir talebinin olmadığını bunu HDP ve medyada mevzilenmiş taraftarlarının köpürttüğünü söylüyor. Şimdiye kadar terörle Kürt kökenli vatandaşlarımızı ayıralım aynı kefeye koymayalım diyorduk, şimdi bir şey daha söylüyorum ,yoğun baskı ve tek taraflı propaganda neticesi HDP ye oy veren her vatandaşımızı da HDP ideolojisi ile özdeşleştirmeyelim diyorum .Bu önemli bir ayrım, oy vermekle bir partinin bütün görüşleri kabul edilmiş olmuyor. Bazen partiler amaçlarının tam tersi nedenlerle de halkı maniple ederek oy alabiliyor. Son yıllarda PKK ve HDP’nin din üzerinden toplumu nasıl aldattığını,dini bağlamı dışına taşırarak nasıl oy aldığını biliyorsunuz. Nitekim, dün Yeni Çağ’dan Ahmet Takan yazdı,terör örgütü hendeklere kutsallık kazandırmak için bunu yüce peygamberin Hendek Savaşı ile özdeşleştiren yoğun bir propaganda çalışması başlatmış…

Karşı propaganda olmayınca bu tek yanlı kampanya zihinlerde ciddi izler bırakıyor. Kartal, bölgenin en önemli meselesinin özgür bir siyasal rekabet zemininin olmaması olduğunu söylüyor Örgüt baskısı kalksa, vatandaş alternatif siyasetlerle tanışsa çok farklı bir politik manzaranın ortaya çıkacağını, HDP’nin son günlerde yaptığı basın açıklamalarına kimsenin gitmediğini örnek göstererek ifade ediyor. Hiç mi tepki almadınız şeklindeki soruma, vatandaşı gezerken bir iki kişi, siz gelseniz barış için Apo ile görüşmeyecek misiniz diye sordu, ben de görüşeceğiz ama barış için değil asmak için dedim, mırıldanıp, söylenip, kafa göz sallayıp gittiler,

 BBP heyetinin Diyarbakır izlenimleri moral verici. Ancak Sur’un temizlenmesinin zaman alacağını, tepkiler neticesi yarım bırakılması halinde ileride daha feci sonuçlara neden olacağını onun için kamuoyunun sabırla beklemesi gerektiğini ifade ediyorlar.

Güneydoğu ne hikmetse HDP dışındaki partiler tarafından ihmal edildi. Burada nasıl olsa oy alamayacağız düşüncesiyle bölge halkı HDP’nin kucağına itildi. Vatandaş seçim dönemlerinde karşısında HDP dışında hiçbir partiyi görmedi. Halbuki halka gitmenin oy kazanmaktan daha önemli neticeleri var. Ayrılıkçı bir partiyle baş başa kalmak, toplumda bir terk edilmişlik, bölgeden vaz geçilmişlik duygusu yaratıyor. Türkiye’nin diğer bölgelerindeki siyasi rekabetin ayniyle bu bölgeye de taşınması, partilerin vatandaşa yalnız olmadıklarını hissettirmesi lazım.

BBP, davası ve irfanı büyük, cesameti küçük bir parti. Medya’da kolay kolay yer bulamadığı için de bu tip hayırlı girişimleri kaybolup gidiyor. Keşke diğer partiler de benzer teşebbüsler de bulunsalar da batıda bölge ile ilgili oluşan yargılar bir nebze olsun değişse. Siyaset nutukla, oturmakla, yatmakla olmuyor, başarmak için koşmak,terlemek,vatandaşın ayağına gitmek gerekiyor. Keşke, BBP’nin bu kim bilir kaçıncı defadır yaptığı Diyarbakır çıkarmasını MHP’de yapsa… HDP’nin hedeflediği Kürt-Türk ayrışmasına bir kılıç darbesi vursa, MHP’yi hapsetmek istedikleri imajdan çıkarıp ülke insanları arasında birlik köprüleri kuran bir mevkie yerleştirse, fena mı olurdu?