BİR MEGALOMANIN HEZEYANLARI MI,DEVLET AKLININ İFLASI MI?

 HDP-İmralı görüşmeleri Avrupa’da kitap halinde yayınlandı. Bazı yayınevleri Türkiye’de de dağıtımını yapıyor. Kitabın kadim bir dostumun gönderdiği 32 sayfasını okudum. Okudukça insan dehşet içinde kalıyor. Çözüm sürecinde devlete hakim olan ihanet mantığını çıplak gözle görebiliyorsunuz.

Kitabın 259. Sayfasında Öcalan MİT müsteşarı Hakan Fidan’ın çözüm sürecini topluma kabul ettirmek için,” Ülke öyle bir hale gelsin ki,ne Başkan’ın özgürlüğü (yani Apo’nun) ne de diğer demokratik haklar artık tartışılmayacak bir hal alsın,biz de nihai çözümü geliştirelim” görüşünde olduğunu söylüyor. (Bu cümleyi tefsire gerek var mı? Önce ülke kaosa sürüklenerek toplum bunaltılacak ardından normal şartlarda kabulü mümkün olmayan düzenlemeler başka çare kalmadı diye dayatılacak.)

264. sayfada, “Ben hem Emre Taner ile hem Hakan Fidan’ın,duruşlarını gördüm ve bu süreci başlattım.2009 dan itibaren bu süreç üstüme kaldı.(burada sürecin çok önceden başladığı Öcalan’ın Mit müsteşarları Taner ile Fidan’ın duruşlarından cesaret aldığı anlaşılıyor. Yine aynı sayfada ,”Bütün çabalarıma rağmen Tayyip’i cemaatten uzaklaştıramadım. Darbe dinamiği var önlemini al,burada büyük bir oyun var dedim. Tarih beni doğruladı, O darbeyi bu masa önledi.(Belli ki Öcalan uzun süre iktidara cemaatle ilgili telkinlerde bulunmuş, sonraki gelişmelerde pay sahibi olduğunu açıkça itiraf ediyor.

305. sayfada,”Gülen cemaati bizi hep savaşa çekmek istedi,her bir KCK tutuklaması savaşa çağrıydı.Şimdi yeni bir paralel yapılanma ile karşı karşıyayız.MİT’in Kürdistan bürolarını istediler vermeyince de Hakan beye operasyon planlıyorlar(…) biz şu anda silah bırakmayız,JİTEM,Gladio ve koruculuk devrededir,Mevcut durum Anadolu’nun kadim barışına denk düşmez.Barışın ertelenecek hali yoktur. Biz gerillayı artık çekmeyiz,onlar tedbirlerini alırlar.. (Burada hem KCK operasyonlarını cemaatin başlattığını söylüyor,hem de silah bırakacaklar nutuklarını yalanlıyor. Bir taraftan barış ertelenemez derken diğer taraftan gerillayı çekmeyiz,onlar tedbirlerini alırlar diyerek satır aralarından dağ kadrosuna çekilmeyin mesajı gönderiyor.)

302. sayfada S.S.Önder karakol yapımlarından şikayet ederek Öcalan’a şunları söylüyor;” bu Karakol mevzularını bakanlarla da görüştük, ilk defa Efgan beyden bu durumda olumlu bir yaklaşım gördük. Efgan bey Lice’deki karakolun yapımının tamamen durdurulacağını diğer yerler içinde ortak bir komisyonla hangisi gereklidir hangisi gereksizdir,birlikte tespit edeceğimizi söyledi” diyor.(Düşünebiliyor musunuz PKK istemiyor diye karakol yapımı bırakılıyor,yapılacak yerler için ise HDP ile ortak komisyon kurulacağı taahhüt ediliyor. Şehirlerin niçin bu hale geldiğini şimdi anladınız mı?)

Kitabın 316.sayfasında ise Öcalan İmralı’ya götürülüşünü ve sorgulanmasını şu şekilde aktarıyor: Buraya ilk getirildiğimde Jandarma,genel Kurmay,Emniyet,Kara Kuvvetleri,MİT güya beni çapraz sorguya almışlardı. Ciddi bir tek soru bile sormadılar. PKK kaç gram esrar sattı, nerede ne oldu gibi birkaç adi yük suçlamaya çalıştılar,Bu kadar sığ yaklaşımlar devlette de var.Tayyip bey de on iki yılda bu Şefkat Tepe’yi yapanlarla kol kola yürüyerek Kürtleri tasfiye etmeye çalıştı.(Öcalan burada güya sorguda bir şey vermediğini ifade etmeye çalışıyor oysa iş birliğine hazır olduğunu söylerken verdiği fotoğraf hafızalarda cap canlı duruyor.)

Kitapta daha bir sürü ayrıntı var,mesela KCK’yı PYD’yi kendisinin kurduğunu söylüyor. KCK’yı kurarken bazı devlet kurumlarının başında olanlar da Apo’ya sufle yapmışlar.El ele ülkeyi felaketin eşiğine getiren yapılanmayı birlikte inşa etmişler. Aynı kişiler şimdi de Güneydoğu’dan her gün gelen şehit cenazelerini istismar ediyor.Ülkeyi terörün kucağına atanlar kendi suç ve zaaflarını ona buna yamamaya çalışıyor. Kitapta bir magelomanın hezeyanları sayılacak çok şey varsa da devlet aklının iflas ettiğini bütün çıplaklığı ile görüyorsunuz. İmralı’da çözüm ve barış adı altında devletin temellerine dinamit konulmuş…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arşivi