
BUDA İSMAİL TÜRK ÖZELEŞTİRİSİ
BUDA İSMAİL TÜRK ÖZELEŞTİRİSİ
Biraz önce Anadolu yakası SKM yani MHP nin seçim koordinasyon merkezinden geliyorum,üşüyorum ayaklarımdan üşüyünce ağır ameliyat geçirdiğim bağırsak hastalığım nüksediyor,birkaç gün içinde ancak kendime gelebiliyorum.Kendi kendime sordum ey İsmail Türk sen ne yapıyorsun? Sen ne istiyorsun? Bir yandan yalan yanlış bilgilerle de olsa eleştirdiğin mahkemelik olduğun insanların milletvekili olmaları için çalışıyorsun,bir yandan da aynı insanlarla kavga ediyorsun!Bu iç hesaplaşmalar ışığında ben kimle kavgalıyım,kimlerle mahkemeliğim diye bakıyorum.E devlet şifremle sayfama girip adli sayfama baktım Sadır Durmaz,Harun Öztürk,Volkan Yılmaz isimli şimdi milletvekili adayı olan dava arkadaşlarımla mahkemeliğim.Diğerleri bitmiş.Musavat Dervişoğlu,Faruk Bal ve birkaç isim sadece Faruk Bal tazminata mahkum ettirmiş ve icra çıkartmış.Bunları gördüm.
Çok sevdiğim sözü senet olan vicdanlı ve meseleleri her yönünden sağlıkla değerlendiren güvendiğim bir ağabeyime telefon açtım.Kendine anlattım ve ilk defa duyduğum dinledikçe utandığım,vicdanımı sızlatan bilgilerle kolum kanadım kırıldı! Bak İsmailciğim dedi,seni senin zannettiğinden fazla takip eden biriyim samimiyetinden asla şüphe etmem,mücadelen taktire şayandır ancak hele iki isim var ki bunlara çok haksızlık ettin,günahlarını aldın diyerek söze girdi.Bahse konu kişiler Mevlüt Karakaya ve Sadır Durmaz dı.Tanısaydın en çok seveceğin bu iki insan tanıdığım en şerefli ülkücü bürokratlardır.Uzun yıllardır tanıdığım bu iki insan için sana saatlerce güzel şeyler anlatabilirim,hele hele Sadır Durmaz dan helallik almaz isen işin zor oturduğu evden dolayı şu an bile yaşadığı sıkıntıları bilseydin,bu evi nasıl yaptığını bilseydin milyon kere pişman olacağını biliyorum derken bana güvendiğinin işaretini de veriyordu…
Bunları duyduktan sonra iyi bir ülkücüye ne yapmak düşer? Tabiî ki bu insanlardan özür dilemek helallik almak düşer.Ben özellikle Sadır Durmaz beye çok ciddi haksızlık yaptığımı başka araştırmalarımla da gördüm.Üzüldüğüm bu yazılarda bana bilgi verenlerin dava kaygısı ile değil de sadece mevkii,makam,nefsi arzularla bir anlamda kullanılmamızdır!Demek ki bazı iddialar bize nakledildiğinde bir kere değil bin kere araştırmak ve muhatapları ile de görüşmek gereğinin farz olduğunu da tecrübe etmiş olduk!Hangi yolu izleyip bu kucaklaşmayı yapacağımı bilmesem de Ülküdaşların barışması,yanlışlardan kurtulması için bizlere öncülük etmesi için gerçekten ağabeylere ne kadar çok ihtiyacımız olduğunu tekrar tekrar fark ettim.Evet bu bühtan ve iftira niteliğindeki yazılarımızın ne gibi sonuçlar vereceğini düşünmeden beklide bir tek bu şahıslardan değil bu şahısların ailelerinden ve camiamızdan da özür diliyorum.Müslüman Günah işler ama asla Günah satamaz! İnancımla benim yüzümden yanlışlara bu yanlışlara inananlardan da özür diliyorum.Rabbimden de tövbe diliyor ülkücülerin birbirini sevmesi için hep birlik de dua edelim diyorum…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.