Evet!
DEĞİŞİM MUTLAKA GERÇEKLEŞMELİDİR,BU DEĞİŞİMİ, KENDİSİNİ HİÇ DEĞİŞTİRMEMİŞLER GERÇEKLEŞTİRMELİDİR.

Siyasi bir beklenti olmadıgı zaman, acı gerçekleri kamuoyuna rahatça yapabilirsiniz.

Genelbaşkan'a karşı olmak ayrı,partiye karşı olmak ayrı bir olaydır...
Yıllarca MHP ile birlikte yatar,MHP ile birlikte kalkarsanız,hiç kimse sizin aklınızdan geçeni kaleme aldığınız zaman ,size gösterilen tepki veya tavır umurunuzda bile olmaz.

Evet bu işler böyledir...
Birilerini eleştirmek için önce kendinize bir bakacaksınız.

Her zaman söylüyorum,MHP zor günler geçirmiş ve bugünlere gelirken çok bedeller ödemiştir.

12 Eylül günlerini kast ederek söylemiyorum,normal siyasi hayatında MHP'yi mahkum etmek isteyenlerin,hedeflerine ortak olanların bugün MHP konusunda yorum yapması istediği kadar kendilerine göre doğruyu yazsalarda, rağbet gördüğüne inanmıyorum.

Şahsım adına söylüyorum:
Söylediklerimde yanılıyorda olabilirim,dün bu harekete zerre kadar zararı olmuş, hiç bir şahısla MHP'yi tartışmam.

Kenan Evren'le başlayıp,Özalla birlikte devam eden, AKP ile zirveye çıkan MHP düşmanlığı günlerinde,hareketi ikiye üçe bölme çabalarında olanları iyi tanıyor ,onları asla MHP'ye bakış açısından ciddiye bile almamak gerekir.

Nedeni açık?
Dün karşısına dikilip yok etmeye çalıştığınız değerleri,bugün bana anlatamazsınız...
Anlatsanızda asla inandırıcı olamazsınız.

Beni MHP dışında hiç bir Parti'nin problemi ilgilendirmiyor,kendini ülkücü olarak kabul etmiş BBP veya AKP için hiç yorum yazmadım,hiçte umurumda değildir...
O arkadaşlara saygı duyarım o kadar.

Neden?
Biri çıkar kardeşim sen bize oymu verdin,yada bizim partilimisin bu kadar içişlerimize karışıyorsun derse,sadece ona hak veririm.

Benimle aynı görüşü paylaşan ve değişimden yana olan arkadaşlar, bana "bu ne perhiz.ne lahana turşusu" diyebilirler.

Aklıma getirmek bile istemiyorum?
Nedir o?
Dün Avrupa'da Türk federasyon'u yüzüstü bırakıp gidenlerin,adeta Türk federasyonu çökertme girişiminde bulunanların,yarın MHP yönetimini eline geçirdiği zaman,yıllarca maddi ve manevi olarak,Türk federasyonu ayakta tutan,eli ölülesi insanlara bakışları ne olacak,yada oradaki insanların onlara bakışları ne olacak onu düşündükçe yüreğim sızlıyor.

Bunları yaşamayanların yüreğinin sızlayacağına inanmadığım gibi,hareketin ölçüsünü değiştireceğine inanıyorum.

Rahmetli Başbuğumuz seminerlerinde,islamın şartının 7 olduğunu söyler...
Altıncısı haddini bilmek...
Yedincisi haddini bilmeyene haddini bildirmek derdi. 

Evet!.
Herkes haddini bilecek,hacmi kadar konuşacak veya yazacak,değişimden yana olmak asla yanlıştan yana olmak değildir.

Siyasette yaptığınız yanlışın cezasını çekmek çokça görülen bir olaydır,kendisinin yanlış yaptığına inandığı AKP,en gözde Bakanı Ali Babacan'ı kenara almıştır.

Ben 2002'den bugüne MHP ve ülkücü kuruluşlarda görev yapmadım,MHP'den asla vazgeçmedim,vazgeçmediğim halde,Konya'da mikrofonu elimden aldılar.

Sonuç olarak:
Siyasette bunlar oluyor,olacak...
Zaten ülkücü harekette ödül ve ceza olsa,başkanlık divanında kaç kişi kalır...
Bütün sıkıntılar kuralsızlıktan olmaktadır...
Gerçekten Ülkü devi dediğimiz insanlar,partiden içeri giremiyorlar.

Hani diyorlar ya!.
Kardeşim bütünlüğü sağlamak için herkesi kucaklamak lazım...
Tabiki herkesi kucaklamak gerekir...
İktidar olabilmenin gereğidir...
Fakat!.
Mevlana'nın postuna oturmak yok...
Geçip karşısına önce sadakat dersi alacaksın...
Zaten kendi değerlerinden taviz vereceksen,var iktidarda olma ne farkeder.

Müktedir olmak için gelişimi ve değişimi sonuna kadar destekliyorum...
İktidar ve müktedir olmak için,değerlerimizi terk edeceksek,öyle bir görüşüde reddediyorum.

Sadakat'mı?
Başarısızlık'mı derseniz?
Sadakat başarıyı mutlaka birgün getirecektir derim.

Bütün bunlara gözyuman ülkücü hareketin , değişimi yanlışlarla yapacagını zannetmiyorum...

Bu yazının daha çok devamı var,bana tarafsız görünüyorsun diyorlar,benim bütün yazılarımı okursanız,en büyük taraf olduğumu daha iyi görürsünüz.

Allah'a emanet olunuz

HABİB YALÇIN