DİNİ ve MİLLİ HAYATLA İLGİLİ İKİ TEHDİT

Ortadoğu'daki gelişmeler sadece sınırlarımızı tehdit etmiyor dini hayatı da şu veya bu şekilde tehdit ediyor.Son yıllarda din algısında meydana gelen değişme bu tehdidin somut bir göstergesi.

IŞİD, selefi görüşlere sahip ehli sünnet çerçevesinin dışında kalan kanlı bir örgüt.İslami materyalizm diyebileceğimiz görüşlere sahip. Dini bir bütün olarak algılamak yerine bir ayeti alıp onu izah eden, açıklayan ayetleri görmezden gelerek hüküm veren bir yapı Söz gelimi Peygamber efendimizin harp hiledir hadisini bizi aldatan bizden değildir hadisinden bağımsız veya onu görmezden gelerek değerlendirirseniz, hile herkese karşı kullanılan bir harp taktiğine döner .Bizi aldatan bizden değildir hadisi ışığında değerlendirdiğinizde bunu dindarlara karşı kullanamayacağınızı, ayrıca harp haline mahsus bir ilke olduğunu anlarsınız.Kuran'ın lafzına kayıtsız şartsız bağlılık çoğu zaman anlamını ıskalamaya neden olduğu için selefi görüşler İslam dünyasında Fırkayı dalle olarak nitelendirilmiştir.Son yıllara kadar bu tür görüşler Türk dünyasında taraftar bulmamış,din algımıza yabancı kalmıştır. Ancak Suriye'deki gelişmelerden sonra IŞİD'e yüzleri bulan katılımlar bölgedeki tehdidin coğrafya ile sınırlı kalmadığını din algımızı da ciddi şekilde tehdit ettiğini ortaya koymuştur.

Keza Humeyni ihtilalinden sonra Türkiye'de yükselen İrancılık 90'lı yıllarda tavsamış, son yıllarda yeniden ivme kazanmıştır.Türkiye'den çok İran'a bağlılık duyan sayısız cemaat rahat rahat faaliyet gösterebilmektedir.İran'a gruplar halinde götürülen gençler kısa bir süre sonra mezhep değiştirmekte bu coğrafyanın din anlayışına yabancılaşmaktadır. Mezhep değiştirmek sadece din algısında değişime yol açmamakta zamanla milliyet değişimine de sebep olmaktadır. Ehli Sünnetten Şiiliğe geçenlerin çoğu aynı zamanda birer İran sempatizanına dönüşmekte, Türkiye ile İran arasındaki muhtemel bir çelişkide İran'a yakın duracakları izlenimini vermektedirler.Dini yabancılaşma milli yabancılaşmaya da beraberinde getirmektedir.Bunu İran odaklı cemaatlere giden gelenlerin tavırlarında,söz ve davranışlarında görmek mümkündür.

Bir ikinci tehdit de şudur: Cemaat bağlamında yapılan operasyonlar sadece Gülen cemaatinin itibarını vurmakla kalmamış, tüm cemaatlerle ilgili ciddi şüphe ve tereddütlerin doğmasına neden olmuştur. Medya yoluyla öyle bir şeytanlaştırma,aşağılama kampanyası yürütülmüştür ki, özelde Gülen cemaati,genelde tüm cemaatler bir suç ve ihanet odağı haline getirilmiştir. Bu propagandaların ortalama bir insanda yaratacağı etki bellidir.Bundan böyle herhangi bir cemaate güvenmek,itimat etmek,dini bir cemaatin içinde bulunmayı istemek gittikçe zorlaşmıştır. Oysa yaşadığımız dünyada dini bir hayat yaşamak ancak ortak hassasiyetlere,yaşama disiplinine sahip insanlarla bir arada bulunmakla mümkündür.Müslümanlık da öteki dinler de ancak öyle bir çevrede bulunmakla yaşanılabilmekte, çevre kaybedilince İslam'ı yaşama yoğunluğu da azalmaktadır.Cemaatler bir nevi sosyal akrabalıklar tesis ederek insanları belli ölçüler içinde tutabilmekte,onlara İslam'ın prensipleri içinde bir hayat sunabilmektedirler. O çevre yok edilince dini hayat da zorlaşmakta, çağın hastalıkları önüne geleni savurup atabilmektir.Cemaat veya cemaatlerle savaşın gelecek yıllara bırakacağı en kötü miras bu olacaktır.

Kaldı ki bu sanıldığı gibi sadece Gülen cemaati ile sınırlı bir mücadele değildir. Birini hedefe almak ötekilere olan güven ve itimadı da sarsmakta operasyonların artçı sarsıntıları bütün cemaatleri vurmaktadır.Cemaatlerden koparılan insan kalabalıkların içine savunmasız müdafaasız bir şekilde atılmaktadır. er cemaatin hataları kusurları olabilir. Ancak bu hiç bir zaman toplu bir yok etmeye haklılık kazandırmaz. Kişisel bir kavganın Türkiye'nin kaderini etkileyecek, ehli sünnet Müslümanlığını dalalet fırkaları karşısında savunmasız bırakacak noktaya getirilmesi yanlıştır.Yok edilen bir cemaat değil, top yekün cemaatlerin oluşturmaya çalıştığı İslami atmosferdir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arşivi